bize de mi menü

• ardından bir "fuck the menu!" cumlesi patlatmak elzemdir...
• bu başlık niye tutmamış hiç anlamadım. az önce (bkz: maskeyi çenesine indirip ağzı açıkta dolaşan insan) başlığını görünce aklıma geldi. cem yılmaz'ın en iyi tespiti budur. tek cümlelik ne kadar çomarsın testidir bu.
  
  bu ülkenin çomarının en sevdiği şey. kuralları çiğnemek. nerede olursa olsun.
  
  maslow'un piramidinde 4. basamağa kendini felsefi, sanat, spor, edebiyat gibi konularda geliştirip çıkılması gerekir. bunu beceremeyen ama ego sahibi de olan çomar, bu basamağa atlamanın kendince bir yolunu bulmuştur.
  
  kolektivist gruplarda kendini adamdan saydırmak, kuralları çiğneyerek kendini ortalamanın üstünde görmek.
  
  mesela bize de mi menü derken ben diğerlerinden farklıyım bana onlarla aynı muameleyi yapma der fakat aslında hiç bir farkı yoktur hatta kendini üstte gördüğü insanlardan daha alttadır.
  
  aynı şeyler sıra beklememek, lisede hocaya posta koymak, vs gibi şeylerde de vardır. geçen a101e girdim kekonun ağzında maske yok. kasada teyze söyledi maskesiz dışarı çıkılması yasak diye. keko çıkarken "ben virüsten korkmam" dedi. geri zekalı çoğunluğun yaptığını yapmayarak onlardan farklı ve üstün olduğunu sanıyor ama aslında onlardan altta bunu kabullenemiyor asıl.
  
  velhasıl kelam söyleyeceklerim bu kadar. maslow'un 4. katına çabalayarak, emek vererek çıkmalısınız. böyle vasat bir şekilde çıkmaya çalışınca 4. kat vasattan geçilmiyor. haliyle 5. kata da çıkılmıyor.
  
  ulan ülkenin maslow piramidi bile vasat. lanet olsun böyle işe.
• venedikli ressam jacobello alberegno'nun 14. yüzyılın sonunda resmettiği kıyamet poliptiği adlı eserin sol panelinde tasvir edilen lanetlenmiş ruhların, ellerinde amel defterleriyle cehennemde yaptıkları inkar ve pazarlık sahnesini görünce aklıma gelen söz.^*
  
  detay1
  
  şu önde "bak güzel abicim, bir saniye dinle, anlatacağım!" diyen tip kesinlikle türk: detay2