kahve
-
en büyük bagimlilik. sigaradan ote. sabahlari bir kadindan daha guzel gorunen ve kokan nesne. kafeinsiz olani haric her turlusu ayri guzeldir. soguk icilen turleri de vardir.
-
halk arasinda kahvehane kisaltmasi, bitmek bilmeyen cali$ma gecelerinin yegane ayakta tutucusu. kavanozu acildiginda insanin yuzune carpan e$siz kokuya hastayim.
-
kahve telvesini limonla karıstırarak
güzel bir karı$ım elde edersiniz ve bunu direk icersiniz bogaza cok iyi geliyor -
buharla pisirilmis lavazza...
-
yalnizligi paylasan dost..
-
sutsuz kahve molasi her zaman caziptir
-
bir cafede otururken opsiyonel lrak kullanılan
ders calısırken fonksiyonel olarak devreye giren uyku düşmanı ajan(agent) -
bitmemesi gereken seyler listesinde ikinci sey. (bkz: ikinci gizemi)
-
sabahlari eksikliginin ki$i uzerindeki etkileri "don't talk to me before i have my cup of coffee" $eklinde ozetlenebilecek bagimlilik. temel maddesi kafein olup, ayni adli agacta yeti$en meyvesinin ezilmesi ile elde edilir. kola ile kari$tirilmasi durumunda uyarici etkisi peak vurur, ancak etkinin geci$i ozellikle du$uk tansiyon problemli bunyelerde "lank diye bayilma" $eklinde gercekle$eceginden tavsiye edilmez, edilmemelidir..
-
bir zamanlar yemen'den gelen şey..
örnek: kahve yemenden gelir, havar yarim..
fincana damlatılan şey
örnek: fincana damladırlar vay vay..
fallara kaynak olan şey (bkz: anne tripleri)
kendine has fincanı olan sulu sıcak içecek.
kahve içilen mekana da ismini veren içecek. günümüzde kelime deformasyona uğrayıp kafe şeklini almış.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap