• önemli edit: doktor ya da psikolog değilim. tıbbi rahatsızlıklarınız için tek adresiniz doktor olmalı. bu yazı bir internet araştırması olup, şahsımın bir iddiası yoktur. işbu araştırmayı 2013 yılında kendi amatör çabalarımla internetteki yabancı makaleleri tarayarak yapmıştım, çeşitli sebeplerle entryleri silmiştim, şimdi yazıyı yenileyip tekrar yayımlıyorum. yazıda kullanılan referanslar, kaynak bölümünde bulunmakta olup, detaylı okuma için kaynaklara başvurmanızı tavsiye ederim. rakamlar ve istatistikler yazının yazıldığı döneme aittir.

    pornografi bağımlılığından kurtulma rehberi:

    çağımızın vebası olup, genç dimağlarımızı iliklerine kadar sömüren, insanımızı abazanlaştırıp, piksel sevdalısı haline getiren bu illetten kurtulma rehberidir. yazıyı olabildiğince kısa ve öz tutmaya çalıştım. baştan sona soluklana soluklana, özümsenerek okunursa faydalı olacağı kanısındayım. yer yer bilimsel bir dil hâkim olsa da, vakanın vahametini kavrama açısından elzemdir.

    öncelikle çok meşhur bir deneyle başlamak istiyorum. yine bir deney ve yine fareler. bir eril fare sürekli aynı dişi fare ile çiftleştirilir ve eril farenin çiftleşmelerdeki ejakülasyon (boşalma) süresinin giderek arttığı, dakikalarca performans gösterdiği gözleniyor (1dk-16dk). bir sonraki aşamada ise, bu eril faremiz, her çiftleşmede farklı bir dişi fareyle izdivaç eder. bir önceki denemede performansı sürekli artan fare, deneyin bu aşamasında hemen hemen aynı ejakülasyon dakikasında kalır ve dişi farelere rezil-rüsva olur (1dk-3dk). eril fare, aynı dişi ile çiftleştikçe giderek azalan miktarda dopamin üretmeye başlar fakat dişi fare değiştirildiği an, eril faredeki dopamin tavan yapar. işte bütün memelilerdeki bu vakaya coolidge effect diyoruz. aynı deney, dişi fareler ve dişi memeliler için de geçerlidir.

    dopamin demişken hemen dopaminden bahsedeyim. dopamin, bir başka deyişle, bağımlılık molekülü, genlerimize hizmet etmek için bizi motive etmeye yarayan hormondur. dopamin salgısı, novelty dediğimiz “yeniliklerle” dalgalanmalar gösterir. yeni bir kalem aldığımız zaman içimizde oluşan yazma hissi, vizyona giren filme gitme isteği, iphone’un son modeli çıktığında değiştirme arzusu hissetmemizin nedeni hep bu hormondur.

    novelty ise fare deneyindeki yeniliktir. pornografi izleyen bir insan 10 saniye x pornosu izledikten sonra başka bir sekme açıp, o sekmede de y pornosu izlemeye devam etmesi, yenilik arzusundandır. dopamin yenilik ve değişikle artmaktadır. pornografik görüntü izlerken firefox’u, chorme’u sekme manyağı yapıp pornodan pornoya atlanılmasının temel nedeni, her yenilikte dopamin seviyesinin artmasıdır. fare deneyinde, eril farenin sürekli yeni bir dişi fareyle çiftleştirilmesinde olduğu gibi.

    dopamin hormonu, ödül döngüsü dediğimiz, adını pavlov’un köpeği deneyiyle duymuş olduğumuz mekanizmayı tetikler. ıvan pavlov, köpeğine her et verişinde zil çalmaktadır. bir süre sonra et getirmeden sadece zil çaldığında da köpeğin ağzının sulandığı gözlemler. ödül döngüsü, bağımlılıklarımıza giden yoldaki duraklardan bir başkasıdır. peki, ödül nedir? köpek için et iken, insan için yiyecek, seks, kumar, oyun, arkadaşlık veya novelty olabilir (olumlu-olumsuz çok çeşidi mevcut).

    pornografi ve dopamin ilişkisini irdeleyecek olursak; hayatımızın her anına nüfuz eden internet ile pornografik novelty sadece bir tık ötededir. gerçi türkiye’de porno siteleri yasak olduğu için 2-3 tık diyelim biz ona.* bu kolay erişilebilirlik, ödül döngümüzü dengesizleştiren temel etmen oluyor çünkü porno sitelerindeki uçsuz bucaksız porno envanteri insanlara limitsiz “yenilikler” sunuyor (bkz: porno kategorileri).

    peki, bu ödül döngümüzü doyuran limitsiz yenilikler karşısında, bu çarkın dönmesine hiç karşı koymaya çalışmamış bir beyin, bir süre sonra ne hale gelir? yani canı her istediğinde porno izleyen birey, nereye evrilir? cevap veriyorum; porno bağımlılığını en nihayetinde kabullenme veya cinsel şartlanma.

    öncelikle şunu bir kabul edelim; porno bağımlılığı ile seks bağımlılığı birbirinden tamamen farklı. porno bağımlığı internet bağımlılığıdır ve ekrandaki piksel piksel olan çıplaklığa olan bağımlılıktır. seks bağımlılığı ise pornografi bağımlılığından farklıdır.

    insanoğlu bazen şöyle bir yanılgıya düşüyor: “bağımlılık sadece madde bağımlılığı ile gerçekleşir”. ancak rakamlar bize tam tersini söylüyor. amerika’da alkol ve madde bağımlılığı yüzde 10-15 iken, ödül döngüsü ile vuku bulan ve yukarda da bahsettiğim listede bulunan “yiyecek (ödül döngüsünü işleten) tüketim dengesizliği”, amerikan halkının yüzde 75’ini normalden fazla kilolu ve yüzde 35’ini de obez yapıyor. bu arada yeri gelmişken hemen ifade edeyim, geçtiğimiz yıllarda içerisinde obezite hastalık kategorisine alındı. ne alaka demeyin, dengesiz yiyecek tüketimi de çok ciddi başka bir bağımlılıktır. ancak konumuz bu değil.

    dengesiz yiyecek tüketimi örneğinde olduğu gibi pornografiye de genlerimizin evrimsel amaçla meylettiği ödül döngüsü mekanizmasıyla bağımlı hale geliniyor ve bu da pornografiyi madde bağımlılığından daha potansiyelli bir bağımlılık olarak karşımıza çıkarıyor. ıhtiyacımızdan fazla tüketme bağımlılığı ise, doyma hissinden sonra, doyma sürecinde yemek yerken aldığımız hazzı (dopaminal) arama ihtiyacından kaynaklanıyor ve bizleri daha fazla tüketmeye yöneltiyor. gelişmiş ülkelerdeki zenginlik, herkesin tüketim delisi haline gelmesi ve rakamlarda da görüldüğü gibi her 4 kişiden 3’ünün “fazlasının” olmasına neden oluyor. yiyeceğe rahatça erişen insan hep daha fazlasını tüketmek istiyor. ancak biliyoruz ki afrika ülkelerinde böyle bir ihtimal yok. erişemeyen insan “kilolu” olamıyor, bağımlılığa yakalanmamış oluyor. durum pornografide de aynı. mouse’un tek tıkıyla arzuladığı çıplaklığı karşısında görebiliyor, erişebiliyor.

    “genlerimizden gelen, dölleme ve tüketme “hırsı”, canlıların en öncelikli içgüdülerindedir.”

    insanoğlunun dölleme hırsı, aynı anda onlarca iki boyutlu, vamp ve bir o kadar şehvet dolu hatunu bir arada karşısında görünce zirve yapıyor ve hepsini döllemeye çalışıyor. müşteki, ekrandaki doğurganlık özelliklerine sahip (iri memeli, geniş kalçalı) dişi ile neslini devam ettirmek istiyor. içgüdüsel olarak en uygun anne adayını döllemek için pornografik sitelerde fink atıyor. ancak eli boş dönüyor.* protein kaybına mı üzülelim yoksa beynine verdiği zarara mı?

    gelin birazcık da pornografinin yukarda bahsettiğimiz sistemleri kullanarak, beynimize nasıl zarar verdiğini detaylandırarak görelim.

    hassaslaşma: geçmişte ödül döngümüzle aldığımız hazlar beynimizde kilit anılara olan hassaslığımızı arttırıyor ve hep hatırdaki hazza yöneltiyor. bunun bir sonraki adımı ise, hatırdaki anının geçmişte nasıl elde edildiğidir. yani porno sitesinde “lesbian at beach” diye aratıp, karşınıza gelen pornoyu izlediğiniz zaman aldığınız haz, bir sonraki deneyimlerinizde de elde etmek istediğiniz hedeftir. hal böyle olunca bir sonraki deneyiminiz de aynı keywordlerle oluyor. fetişliğe giden yol bu mekanizma ile gerçekleşiyor.

    alışkanlığı edinme safhasında ise karşımıza delta fosb proteini çıkıyor. pornografiyle beraber dönmeye başlayan ödül mekanizması, delta fosb birikmesine neden oluyor. ancak bu birikme, madde bağımlılığında gerçekleşmiyor çünkü madde bağımlılığında uyuşturan madde direkt rol alıyor ve ödül mekanizması kullanılmıyor. bir başka deyişle, madde bağımlılığında uyuşturan maddenin beyne yaptığı etki ile delta fosb birikiminin porno bağımlılığında beyinde oluşturduğu sonuçlar benzer kapılara çıkmakta.

    delta fosb, ödül döngüsü devam ederken müştekiyi ödül döngüsünün devam etmesi gerektiğine ikna ediyor. buna binge mekanizması deniyor. binge mekanizması memelilere evrimsel avantajlar kazandıran bir mekanizmadır. bir aslanı örnek alacak olursak, kaç günde bir geyik denk getirebiliyor ki? ancak yakaladığında bütün bir geyiği yiyebilmesi gerekiyor. işte bu noktada binge devreye giriyor ve aslanın bütün bir geyiği bitirebilmesini sağlıyor. fırsatlar nadir ve tek parça ise bu mekanizma kusursuz işliyor. (netflix'te arka arkaya onlarca bölüm dizi izlemeye de "binge watching" deniyor)

    binge’e pornografi açısından bakacak olursak durum vahim. insan internet sayesinde gerçek hayatta hiç denk getiremeyeceği güzellikte birçok hatunla/erkekle sanal cima eyliyor. yetmiyor aynı anda 10 tane farklı pornografik video açıp hepsiyle halvete girmeye çalışıyor. beyin doğası gereği bu büyük pastaya saldırıyor. ancak olay burada kalmıyor. çünkü pornografik görüntüye istediği her an ulaşabiliyor. bir tilki belki haftada bir kez geyik leşi denk getirebilirken, pornografi bağımlısı zat, her gün kadınlarla sanal seks yapıyor ve binge mekanizmasını alt-üst ediyor.

    aşırı üretim delta fosb proteini, porno izleme sırasında kullanılan sinir bağlantılarını düzenleyip, bu güzergâhı (sinir hattı) güçlendirmeye neden oluyor. böylelikle bir süre sonra sistem otomatikleşiyor, bir başka deyişle bağımlılık safhasına çıkıyor. öyle ki bu işlem sırasında beyne yerleşen imgeler porno izlemeye tahrik ediyor. örnek verecek olursak; mini etek giymiş bir kadının pornosu imgeleştiğinde, sokakta gördüğünüz mini etekli bir kadın kolayca bu sistemi uyarıyor ve bilinçaltına porno izleme isteği aşılıyor. aynen pavlov’un köpeği deneyinde olduğu gibi. zil çalınıyor ve köpeğin ağzı sulanıyor.*

    duyarsızlaşma: dopamin, dopamin reseptörlerini ve ödül döngüsünü daha duyarsız hale getirerek alınan hazzı azaltıyor ve dopamine daha bağımlı hale geliyor çünkü eski hazza ulaşabilmek için daha fazla dopamin istiyor sistem, bu da giderek körleşen kısır bir döngüye neden oluyor.

    hassaslaşmanın götürüsü olarak artan porno izleme neticesinde sinir sistemi dopamin bombardımanına tutulmuş oluyor. bir süre sonra sistem duyarsızlaşmaya başlayınca sistem dopamin miktarını attırmaya yöneliyor. sistem kilitleniyor. beyne ve sinir sistemine dışardaki başka hiçbir şey ilgi çekici gelmiyor. vücut bu sanal döllemeye odaklandığından gerçek hayattaki kadın-erkek ilişkisi ikinci plana düşüyor. duyarsızlaşma, beynin porno bağımlılığı ile bağlantılı imge bulabilmek için ultra aktif bir hal almasına neden oluyor. sistem düşük dopamin sinyali nedeniyle bir türlü tatmin olamaz hale geliyor.

    hassaslaşma ve duyarsızlaşma, bağımlılıkların temelini oluşturmaktadır.

    düzenli porno izleyicileri, ilk izledikleri pornolardaki tadı alabilmek için farklı arayışlara giriyor. şaşırtıcı, farklı, yasak ve hatta korkunçlu videolara kayma eğilimi taşıyorlar. öyle ki, çıplak popo resimleriyle başlamış bir porno izleme kariyeri, saldırgan videoları izleyerek devam ediyor. porno sitelerindeki akla-hayale gelmeyecek kategorilerin nedeni, porno bağımlılarının zamanla farklı arayışlara girme içgüdülerinden kaynaklanır. şu anda x kategoride videolarla tatmin oluyorsanız, beyniniz o yöne kayarak tatmin aramış ve beyniniz de değişmiştir.

    muhtasar: aşırı tüketime (porno)---> dopamin ---> delta fosb ve binge bozuklukları ---> bağımlılık.

    aşırı tüketim porno ne kadardır? bu sorunun cevabı ile kaç el kumar oynayınca kumar bağımlısı olunur sorusunun cevabı aynı.

    bağımlılık nedir? çoğu insan sadece kimyasalların bağımlılık yapacağına inanır ve porno izleme tutkusunun bir bağımlılık olmadığını söyler. ancak nöropsikologlar tam tersini söylemekte. çok farklı alandaki, çok farklı “şeylerin” bağımlılık yapabileceği vakidir. internetin yayınlaşmasıyla beraber internet bağımlılığı başlığı altında birçok bilimsel araştırma yapıldı ancak ilk başlarda porno bağımlılığı, internet bağımlılığı başlığı altında spesifize edilmedi. hatırlarsınız vakti zamanında internet bağımlılığıyla beraber gelen asosyalleşme konusu işlenirdi. acaba internete bakmadan ne kadar durabilirim gibisinden. bizden her şeyiyle minimum 10 sene önde giden amerika’da şu anda porno bağımlılığı işlenmektedir. daha bize tam olarak uğramamış olması şaşırtıcı değildir. ancak bizler biliyoruz ki, eskiden bağımlılık olarak addetmediğimiz çoğu şeyin artık bağımlılık olduğunu kabul ediyoruz (bilgisayar oyunları, kumar, abur-cubur tüketimi).

    porno bağımlılığını özel yapan şeyler: 7/24 ulaşılabilir olması, bedava olması, tek kişilik olması, sınırsız çeşitlilik, kolay erişim, porno tüketiminde bir sınır olmaması (yiyecek ve madde bağımlılığında farklı), aşırı tüketimde tiksinmeye yol açmaması (bu da yiyecekten ve madde bağımlılığından farklı çünkü 2 paket aile boyu lays yeseniz bile 3. de kesinlikle iğrenmeye başlarsınız).

    düzenli porno kullanımı sonucunda oluşan semptomlar: erken boşalma, cinsel birleşim sırasında iktidarsızlık, çok mastürbasyon az zevk, artan sosyal tedirginlik, güvensizlik, karakter dışı davranışlar, dengesiz erekte, konsantrasyon eksikliği, yüksek tedirginlik, depresyon, beyin işlevlerinde yavaşlama ve gecikme. not: semptomlar sizde oluyorsa bunun sebebi pornografidir denilemez, başka sebeplerle bu şikayetleri yaşıyor olabilirsiniz bu yüzden doktora gitmelisiniz.

    gördüğünüz gibi ilaç prospektüsüne döndü olay. peki, beynimizi ve ödül döngümüzü eski haline getirebilmek için ne yapmalıyız?

    yenilenme süreci: bu yenilenme sürecinde uzak durulacaklar: porno, porno üzerine hayal kurmak, erotik hikâyeler, internette pornografik ya da erotik fotolara bakmak ve sair. ta ki iyileşene kadar. bu süreci etkili ve kısa tutmak için mastürbasyonu “bu süreç boyunca” bırakmak bir metottur. zorlu bir yol, fakat etkili. ancak zorunlu değildir mastürbasyonu bırakmak. beyin dopamine o kadar bağımlı bir hale gelmiştir ki müştekilerde, bu süreçte en küçük tetikleyici faktörler bile bu perhizi bozmanıza neden olabilir. yenilenme süreci irade ve kararlılık ister.

    iyileşme sürecine girip, porno perhizi yapan bireylerin bazıları, yukarda saydığım semptomlara odaklanarak motive oldukları da vakidir. pornografi bağımlılığında en sık karşılaşılan semptomlarından biri olan iktidarsızlık (erectile dysfunction), porno izleyicilerinin iyileşmek için pornografiden uzak, çileli bir yenilenme dönemine katlanabilmelerine motive eden makul bir sebeptir. ama diğerlerinde olduğu gibi bunun da nedeni bir başka şey olabilir, o yüzden lütfen doktora başvurunuz, internet iyileşme yeri değil.

    bu dönem zarfında mastürbasyona ihtiyaç duydunuz anlar, bu ihtiyacın sizin gerçek libidonuzdan değil de bağımlılığınızdan ötürü olduğunu bilmelisiniz. piksele olan aşkınızdan dolayı, malum organın erekte bile olmadığı zamanlar mastürbasyon yapma ihtiyacı hissedersiniz. işte bunlar hep bağımlılık. vücudunuz dopamin için yakarıyordur adeta.

    pornografi ve mastürbasyon pavlov’un köpeği deneyindeki ağız sulanması ve zil sesi gibi bağlantılıdır. porno bağımlısı bir bireyde zili çalarsanız(pornografi) ağzı sulanır. zaman her şeyin ilacıdır diye boşuna demiyor büyüklerimiz. zaman içerisinde işlemeyen bu bağlantı zayıflayacaktır.

    iyileşme süreci aslında bireyin kendisini ve beynini değiştirdiği bir dönemdir. bu çok da kolay değildir. porno izlememek çok basit bir işlemmiş gibi görünebilir fakat bağımlıysanız ciddi bir emek ister. iyileşme dönemine kararlı bir şekilde kendinizi hazırlayıp başladıktan sonra hiçbir nedenle porno izlememelisiniz. 5 saniyelik bir video bile. izlediğiniz herhangi bir pornografik öğe sürecin kötüye gitmesine sebep olur. bu nedenle pornografi ve ona giden bütün yolları kesin. öyle anlar olacaktır ki, eroini bitince krize giren bir madde bağımlısı gibi baktığınız her yeri cinsel obje olarak görebilirsiniz. sorun yok. bu iyileşme süreci anti-mastürbasyonik bir süreç değildir. beyninizi ve zihninizi kirleten pornografidir asıl düşman, bunu unutmayalım.

    bu kadar porno, pornografi demişken önemli bir noktanın altını çizmek isterim. beynimizin aslında pornodan çok da haberi yok. pornografi eroin gibi ödül döngüsünün “şahsen” içinde olmadığından dolaylı bir şemadan sisteme entegre olmakta. bu yüzden beyninizin pornografi ile direkt bir tanışıklığı yok. mesele, ödül döngüsü ile pornografinin neden olduğu dopamin salgısı arasında döndüğünden, beyniniz pornografiden bihaber. bu yüzdendir ki, odaklanılması gereken dopamin-ödül döngüsüdür. işte bu sistemin beline kürekle vurmamız gerekiyor. iyileşme süreci tamamen bununla alakalı.

    pornografik ve erotik videolar, chat odaları, facebook, youtube ve twitter gibi sitelerde size dopamin salgılatacak görüntüler ve erotik hikayeler okumak şiddetle kaçınıp, iyileşme döneminde asla ve kata bulaşmamanız gerekenlerdir.

    işbu ödül döngüsünü işletip dopamin salgılatan porno bağlantılı sinir ağını kullanmayarak zaman içerisinde güçsüzleşmesini sağlayacaksınız. beynimizi yeniden yapılanması gerekiyor. pornoya akan sisteminizdeki bağlantıları zaman içerisinde eritip, beyninizi değiştirmelisiniz.

    kendinizi motive etmelisiniz. bu süreç sonunda hayatınızın eskisinden daha iyi olacağını unutmamalısınız. amerika’da aynı hastalığa sahip insanların motivasyon toplantılarında olduğu gibi bu süreçle iyileşmiş başka insanların yorumlarını okumak da etkili olacaktır.

    bilgisayarınızı ve telefonunuzu zararlı içeriklerden arındırın. pop-out sitelerdeki ya da içeriğini bilmediğiniz sitelerden fırlayan sakıncalı fotoğraflarla karşılaşmamak için filtre program kurabilirsiniz. varsa porno arşiviniz, geri dönüşümsüz silin. browser geçmişini temizleyin.

    ödül döngünüzü sağlıklı yollarla işletip dopamin salgılatan başka aktivitelere yönelebilirsiniz. sağlıklı diyet, sosyalleşme, kitap okumak, spor, meditasyon (müslümansanız namaz kılmanızı tavsiye ederim) ve sair. detaylı bilgi için kaynaklar: http://www.youtube.com/watch?v=o4ujctdyjnq
    http://www.youtube.com/watch?v=gxy__kbvq1m

    bazı kaynaklarda, bu süreç zarfında enerjisini ve odaklanmasını gym ve spora aktaran insanların eskisinden daha çok verim aldıklarını okumuştum ancak bilimsel bir veri bulamadım. bulursam eklerim.

    internetteki bu süreç üzerine oluşturulmuş form ve blog sitelerini takip edebilirsiniz.

    yazıdaki kaynaklar:

    http://jamanetwork.com/…iatry/fullarticle/1874574?=
    http://europepmc.org/abstract/med/20819576
    https://link.springer.com/…0.1007/s11930-014-0016-8
    https://www.youtube.com/watch?v=dclqe-9vfgy
    http://www.yourbrainrebalanced.com/
    https://www.nofap.com/forum/index.php
    http://www.reddit.com/r/nofap/
    http://www.youtube.com/watch?v=wsf82awsdiu
    http://yourbrainonporn.com/
    http://www.doctoroz.com/…-erectile-dysfunction-pt-1
    http://www.psychologytoday.com/…em-porn-its-bad-sex
    http://markmanson.net/…raphy-can-ruin-your-sex-life
    http://www.businessinsider.com/…ng-sex-life-2011-10

    hayatınızı değiştirmek sizin elinizde.*

    --- özet ---

    insan beyni ve içgüdüleri, en uygun anneyi bulup, döllemeye yönelik evrimleşmiştir ya da gelişmiştir diyelim. hal böyle olunca pornografi ile karşımıza çıkan birbirinden çekici dişiler beyninizi çılgına çeviriyor ve hepsini döllemeye çalışıyorsunuz. bu sırada dopamin salgılanıyor ve ödül döngümüzü işletmeye başlıyor. ödül döngüsü dediğimiz olay da pavlov'un köpeği deneyindeki mevzu. bir süre sonra zil çalınca köpeğin ağzının sulanması. biriken dopamin delta fosb proteininin birikmesine neden olur. delta fosb proteini de bağımlılığa neden oluyor çünkü porno izlerken kullanılan sinir hattındaki bağ sayısının artmasına ve en küçük tetiklemelerin bile bu hattı uyarmasına neden oluyor. yani beyin pornografi izlenirken alınan imgeler yönünde gelişiyor. kısacası pornografi beyni alt-üst ediyor. işin bir de psikolojik zararları var: abazanlık, asosyallik, depresyon, saplantılı ruh hali, eş ile geçim sıkıntıları, cinsel hayatın sekteye uğraması, karşı cinsi çıtayı çok yükselttiğinden dolayı beğenmeme. ayrıca kişisel özgüveni zedeleyen bir hede.

    --- özet ---

    ***************

    herkese disiplinli hayatlar dilerim. esen kalın.
101 entry daha
hesabın var mı? giriş yap