60 entry daha
  • gerçekten "fantastik" denebilecek bir röportaj vermiştir. "gerçek islam" nedir bilmiyorum, zira herkesin gerçekliği de farklı. ama röportajı okuyunca aklımdan ister istemez şu düşünce geçiyor, "etrafımda böyle daha fazla müslüman görsem fena mı olurdu?" röportaja baştan sona katılıyor muyum, hayır. ama dürüstlük var, mağdur edebiyatı yerine samimiyet var. aha da işte bu güzel, hem de çok güzel.

    ve dahası var. şu cümleyi edebilecek çok fazla erkek (müslüman ya da değil) tanımıyorum:

    "erkeğin kadından tahrik olması kadını ilgilendirmez. kadın, belki müslüman değil, kime ne? taciz, yalnızca taciz eden erkeğin günahıdır; sözle ve bakışla taciz de buna dâhil. mümin bir erkek, herhangi bir kadını rahatsız edemez, bu kadar!"

    haydi biraz daha devam edelim, şunu söyleyebilecek kaç erkek tanıyoruz?

    "ibn hazm, kendisi endülüslü ciddi bir islam âlimidir, hiper entelektüeldir; neredeyse 1000 yıl önce şöyle yazıyor: 'kadının, eşine hiçbir hizmet borcu yoktur. yemek, temizlik, çocuk bakımı ve dokuma ya da bunun gibi hiçbir iş yapmak zorunda değildir. mümine kadınlar, zinhar üzerlerine vazife olmayan bu hizmetleri yerine getiriyorsa, bu onların asaletinden ve nezaketindendir.' " (cümlenin devamı da var, oraları biraz muallak. yani klasik "yüceltiyor mu, yoksa çocuk hâline mi getiriyor kadını?" meselesi üstünde düşünmek gerekiyor devamı için. o yüzden buraya kadar alıntıladım.)

    islam uzmanı değilim, ama islam'ı muhafazakârlıkla ilişkilendirmeyen fazla bakış açısı gördüğümü söyleyemem, bu açıdan ilginç geldi:

    "ben muhafazakârlıktan anlamam. islam devrimcidir; muhafazakâr olmak, islam’ın ruhuna aykırı. islam, firavun zihniyetine ve sistemine karşı sürekli teyakkuz halinde olma durumudur. islam’ın temel değerleri vardır; mümin bunları zaten içselleştirir ve muhafaza eder, bu muhafazakâr olmak demek değildir."

    ve röportajın aslı şuydu, ki gerçekten sorgulanması gereken bir alan: " türkiye’deki tesettür tartışmaları hep cinsiyet üzerinden yürüdü; “kadın/erkek” meselesi haline dönüştü.
    kadın nasıl giyinmeli? kadın nasıl giyinmemeli?
    kadın nereye gidebilir? kadın nereye gidemez?
    kadın nasıl denize girmeli? kadın denize nasıl girmemeli?
    “kadın sakınmalı. sakınmazsa günahını boynuna şimdiden almalı.”

    oysa mantıken ortada bir müslümanlık meselesi olmalıydı.

    “bir kadın neyi yapar/yapamaz?” değil;
    “bir müslüman neyi yapar/yapamaz?” diye sormak gerekirdi. "

    engin noyan'ın buna cevabını aşağı yukarı özetleyen bir cümle şu:

    "ailemin benim yakınımda bulunan kadınlarının tamamı örtülü. onlar, yazın 32 derece sıcakta “aman sıcak oldu, örtümü açayım” diyebilir mi? demez ve diyemez. o öyle gezerken, ben şortla, gömleğimi göbeğime kadar açıp “es bağrıma rüzgâr” diye gezersem, bu edepsizliktir. böyle yaparsam o kadın beni adam yerine koyar mı? ben kadın olsam, o adamın koynuna girmem."

    velhasılı, okunup üzerine düşünülesi, konuşulası bir röportaj vermiş.
54 entry daha
hesabın var mı? giriş yap