• hard.

    "radikal yazarı fehim taştekin, filistin için eylem yaparken gezi eylemlerinde hayatını kaybedenler için ses vermeyen ve gezi olaylarının yıldönümünde " #ihanetinyıldönümü" diye hashtag atan siyasal islamcılara seslendi:

    hanzala'nın sırtını döndüğü artık sensin!

    gezi’nin yıldönümünde, akşam vakti taksim’de, ‘ey aziz istanbul’ diye baktığım yerde polisin sıktığı gazı yedim. bir güzel âdemin kuruyemiş dükkânında soluklandım; ibretlik hikâyeler dinledim.

    tarlabaşı’ndan inerken o aziz istanbul’un silüetini mahveden boynuzu, sözüm ona istanbul aşığı adamın eserini en münasip sözlerle selamladım. sarayburnu’na döndüm, insan selini gördüm; ‘gazze için özgürlük yürüyüşü’ vardı. yukarıdakinin aksine gazsız, polissiz ve şiddetsiz. bana kimse gazze duyarlılığından bahsetmesin; filistin, aklımın erdiği ilk günden beri kalbimdeki sızıdır. kudüs ey kudüs başucu kitabımdır.

    zor zamanda kitabın ortasından konuşmak da fikrin namusudur.

    sahil boyunca içimi kemirdi, sormadan edemedim: peki, özgürlük ve zulüm kavramları üzerinden islam dünyasına ağıt yakan mümin kardeşim! polisin öldürdüğü 9 kurban için, kör ettiği 13 talihsiz için, yaraladığı 820 mağdur için söyleyecek bir sözün yok mu?

    kurbanları anan gençler gaza boğulurken, coplanırken, tekmelenirken, filistin’deki zulmün bir benzeri yukarıda icra edilirken senin adalet adına, hürriyet adına, insanlık adına verebileceğin bir tepki yok mu? uzaktaki zulme ses verip yakınındakine göz yumarken için rahat mı?

    sen iktidarın himayesinde ötekilerin zulmünü lanetlerken aynı hükümetin her türlü şiddeti reva gördüğü gençlere mısır’ın rabia ve esma’sını, filistin’in hanzala’sını nasıl anlatacaksın? bil ki hanzala’nın sırtı artık sana da dönüktür!

    filistinli naci el ali’nin çizgi karakteri hanzala, 10 yaşında kendini topraklarından süren işgalciye ve zulme sessiz kalanlara sırtını dönmüştü. en çocuksu isyandı!

    ayakları çıplak, omuzu yamalıydı!

    sarayburnu’nda dizili lüks audilerde anahtarlık olsun diye çizilmemişti!

    demem o ki dün dayağını yediğin düzenin zırhı oluverdin, sırf artık abdetstli diye...

    sen ki “kıyamet kopuyor olsa bile elindeki fidanı dik” diyen peygamberin ümmetisin! ne var ki muktedir, birilerine söz verdiği avm için göz diktiği ağaçlara sarılan insanları ‘terörist’, ‘ayyaş’, ‘çapulcu’ diye yaftalarken, “camide içki içtiler” ve “bacıma saldırdılar” diye iftira atarken sessizsin!

    sen ki “o, iş başına geçti mi bozgunculuk yapar, ekini ve nesli helâk eder” diyen kitabın müminisin! ama şehrin talan edilmesine direnirken gözlerini yitiren 13 güzel insanın yüzüne bakabilecek durumda değilsin!

    geleceğini garantilediğin toki ile avunurken hes’lerle yaşam alanları tamamen mahvedilen köylülerin sesine sağırsın!

    yalanla, talanla, iftirayla, sözlü ve fiili şiddetle abad olunamayacağını iyi bilirsin. ama “polis talimat aldı, a’dan z’ye gereğini yapacak” diyen muktedire gereği nedir; dövmek mi, öldürmek mi, boğmak mı diye sormazsın!

    bir gencin katil zanlısı polisi tutuklamazken gezi eylemcisine 98 yıl isteyen adalete kefilsin!

    bir de #ihanetinyıldönümü diye hashtag atarsın…

    iktidar uğruna tüm kutsalları tüketilen mümin kardeşim!

    sen yolsuzluğa, kibre, yalana, tahkire saranlarla saf tuttukça müslüman’ın yakasına yapışan kirin de ortağısın!

    “bugün de direndik elhamdülillah!” diyen gencin ihaneti, muktedirin içindeki diktatörü açığa çıkarmasıydı. güzel bir ihanetti, bilesin!"

    edit: akp zontalarının "algı yönetimi" konusundaki sıçışlarını görebilmek için başlıktaki tüm entryleri okumanızı öneriyorum. silerlerse
25 entry daha
hesabın var mı? giriş yap