the water diviner

• filmin sonunda içimden atatürk'ün anzak annelerine yazdığı mektup geçti, sessiz sedasız, derinden.
  
  "bu memleketin topraklarında kanlarını döken ingiliz, fransız, avustralyalı, yeni zelandalı, hintli kahramanlar!
  burada, dost bir vatanın toprağındasınız. huzur ve sükun içinde uyuyunuz. sizler, mehmetçiklerle yanyana koyun koyunasınız.
  uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! gözyaşlarınızı dindiriniz. evlatlarınız bizim bağrımızdadır.
  huzur içindedirler ve rahat uyuyacaklardır. onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."
  
  evet, filmin çok eksiği vardı, düzeltilebilir yönleri de. hepsi uzun uzun sıralanmış zaten onlarca entryde. ama yine de, isimsizce yitip giden onlarca annenin evladı için bir "saygı" filmi olarak değerlendirildiğinde, benim için, olmuş ve hatta aşmış bir filmdir...
  
  bir de eklemeden geçemeyeceğim, en vurucu cümlelerden birisi, 4 kişi bir adama saldırırken cem yılmaz'ın canlandırdığı karakterin söylediği cümledir:
  
  "kavga orada, kuva-i milliye'de!"