54 entry daha
  • --- spoiler ---
    saroo'nun onu büyüten annesine "kendi çocuklarını yapabilmeni isterdim. biz sana iyi evlatlar olamadık." dediği sahnede sue'dan gelen "istesem çocuk sahibi olabilirdim. evlat edinmeyi ben tercih ettim. dünyada zaten yeterince insan var, ben ve john sizin gibi acı çeken çocuklara şans olabilmek, fırsat verebilmek istedik." cevabı saroo ile birlikte filmi izleyen beni de sarstı. filmi o dakikasına kadar sue'nun çocuk sahibi olamadığı için evlat edindiği varsayımıyla izlemiş, hatta sue adına kendi çocuğuna sahip olamadığı için üzülmüştüm. ve o dakikada böyle düşündüğüm için utandım. kendisine tıpatıp benzeyecek, huzurlu ve sevgi dolu bir ortam ve geniş maddi imkanlar içinde doğduğu için belki büyütmesi çok daha rahat olacak evlatlara sahip olabilecek iki insan; dünyanın bir ucunda, hiç gitmediği, görmediği, konuştuğu dili bile bilmediği başka insanların acısını dindirmek isteyebiliyor. ve ben, film izlerken bile evlat edinen bir annenin bunu "kendi çocuğuna sahip olamayacağı" için yaptığını varsayıp onun adına üzülüyorum. birinin bu denli büyük bir iyilik yapabileceği aklıma gelmiyor.

    önem verdiğimizi düşündüğümüz insanlara bile karşılık beklemeden yardım etmekte zorlandığımız, yaptığımız sözde iyiliklerin saçmasapan çetelesini tuttuğumuz bir dünyada yaşıyoruz. aynı dünyada birileri hiç tanımadığı, hiç bilmediği bir hayatın acısını dindirmek istiyor ve bedeller ödeyerek de olsa bunu başarıyor. lion adaletsiz ve acılarla dolu dünyada sevgiyi, iyiliği, aile olmayı, fedakarlığı, birçok şeyi anlatan çok etkileyici bir yaşam öyküsü. sadece saroo'nun değil, onu evlat edinen brierley çiftinin de öyküsü...
    --- spoiler ---
337 entry daha
hesabın var mı? giriş yap