116 entry daha
  • sözlük yazarlarının iki yüzlülüğüne alet olan film.

    yorumlara bakıyorum, "beklentiler zaten düşüktü, çok kötüydü, hiç olmamış...vs"

    bu insanları anlamak gerçekten mümkün değil. bak kardeşim, bu seri ne olduğunu bilmediğimiz sıfırdan izlediğimiz bir şey değil, dünya çapında bir marka ve fenomen. yani yeni bir "karayip korsanları" filmi vizyona girerken ne izleyeceğin hakkında aşağı yukarı fikirlerin olabiliyor, zaten 4 filmin sonunda olabilmeli de. ama sizin yaptığınız hani mcdonald's veya burger king'e gidip "hamburgeri pek sevmiyordum zaten, olmamış" demek gibi bir şey oluyor. savvy?

    ayrıca ilk hafta, hatta ilk günden izleyenlerin filme bok atmak için yarışması...
    ya sizinki düpedüz bilinçsiz tüketicilik, kendi paranızla rezil oluyorsunuz ya da bir şeyleri kanıtlama, seçiciyim gibi görünme peşindesiniz.

    --- spoiler ---

    hepsinden önemlisi 4. filmden alınması gereken dersleri almış stüdyo. ki göreceksiniz, yapılan bu son film ilk üçlemenin hikayesine daha yakın olunca 4. araya kaynamış alakasız bir yapım gibi kalıyor. black beard ve şişede sakladığı black pearl materyalleri bile çok sınırlı bir şekilde kullanılmış, diğer şeylerden zaten eser yok.

    serinin köklerine ve orijinal karakterlere dönmesi açısından harika bir film. bir sonraki filmde will ve elizabeth bizzat aksiyonun içinde olacak...after credits'e göre davy jones bile dönebilir.

    javier bardem'in canlandırdığı salazar'ı düşman olarak zayıf bulanlar olmuş. oha!
    motivasyonu çok iyiydi bence. henüz kendini ispat etmemiş genç bir korsan tarafından tufaya getirilerek küçük düşürülmek ve onun yüzünden lanetlenmek intikam sebebi açısından fazlasıyla geçerli. daha ne olsun ki?

    johhny depp bu filmde geri planda kalmışmış...büyük yalan.
    allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun; jack'in olduğu sahneleri geçtim, olmadığı sahnelerde bile mevzu bahis hep jack değil miydi? burada yazılanları okuyunca zannettim ki esas çocuk ve kızımız işleri götürecek, hikaye onların hikayesi, ayyaş jack de ortalıkta hoplayıp zıplayacak. kesinlikle çarpıtıyorsunuz, hiç de öyle değil.

    filmin müziklerini hans zimmer yapmayacak diye baya üzülmüştüm ama serinin önceki filmlerinde kendisine ortaklık eden geoff zanelli aynı melodileri kullanarak seyirciye yabancılık çektirmemiş. özellikle will ve elizabeth'in buluştuğu sahnede çalan tema yine baya bi duygulandırdı beni. boru değil, 3. filmin üzerinden tam 10 yıl geçmiş.

    --- spoiler ---

    benim gibi, sinemaya giderken ne izlemek istediğinizi, ne izleyeceğinizi bildiğiniz müddetçe keyif alabileceğiniz bir film olmuş.

    10 yıl sonra hikayenin devam etmesi, karakterlerin, ekibin bir araya gelmesi gibi güzel olayları, hissettirdiği nostaljik duyguları yalan züppeliğinizle ezip geçmeyin. bırakın anasını satayım elin adamının kadınının favı, şukusu eksik kalsın. biraz zevk almaya bakın ulan şu hayattan.
162 entry daha
hesabın var mı? giriş yap