• sistematik duyarsızlaştırmanın gücüne inandım ben yıllar yılı. gerek yaşadıklarım, gerek okuduklarım gerekse yaşanmışlara dair duyduklarım bu fikrin perçinlenmesine sebep oldu zihnimde. elinizde mevcut olan x kavramını meşrulaştırmak ya da insanların bu kavrama karşı çıkmasını engellemek, ve hatta kimsenin bu kavram için sizi sorumlu tutmamasını sağlamak üzere sistemli bir şekilde davranışlar sergilediğinizde, kavramın meşrulaştırılması yolunda hiçkimse yolunuza çıkamayacak, amacınıza ulaşmanız için izlemiş olduğunuz yolda farkedildiğinizde insanları komplo teorisyeni olarak nitelemeniz ve bunda haklı görülmeniz kolay olacaktır.

    terörün meşrulaşması, terör örgütlerinin meşru, olağan ve "kendi davaları dahilinde haklı" olarak nitelenmesiyle, örgüt mensubu bireylerin "aslen insan" olduklarından dem vurulması ve "bir şeyler yapıyorlarsa mutlaka bunda insani bir yan, bir arayış, bir kavga vardır" fikrinin dantelli bir örtü misali kan ve acının üzerine örtülmesiyle daha kolay gerçekleştiriliyor. bilindiğinden çok daha büyük çarklara sahip devasa bir sistem dahilinde bireylerden ve bize sunulan şablon fikirlerden uzak olarak işleyen mini sistem olarak terör, kısmen yıldırma, kısmen kabul ettirme kısmense kabuğunu boyayıp paskalya yumurtası fenomenine dönüştürmeyle bir süre sonra sanki zaman aşımına uğrayıp demokratik mücadeleymiş gibi sınıflandırılmaya çalışılıyor, gerek bizde, gerekse dünyanın kalan ülkelerinde.

    ekşi sözlük, medyadan ayrı durup medya dahilinde olması, akmakta olan gündelik hayata alternatif duruş sergilemedeki başarısı nedeniyle dikkat çekici ve "izlenesi" olması, ayrıca ağırlıklı olarak "gençliğin giderek yükselen gür sesi" olarak adlandırılması nedeniyle, örgütlerin oldukça ayrıntılı bir şekilde izlediği ve gücünü kullanmaya çalıştığı bir site, fenomen ve sosyal faaliyet mekanı. sözlüğü düzgün kullanan güç, türkiye sınırları dahilinde, geleceği şekillendirmesi beklenen ve hatta geleceği şekillendirecek yegane dimağların kendinden yana tutum sergilemesini, kendinden yana tutum sergilemese bile karşında durmamasını sağlamaya çalışıp bunu başarma yolunda sağlam adımlar atabiliyor.

    sözlüğü iyi takip edersek eğer; sözlük dahilinde olup sürekli olarak "aşağılanıyorum, ayırt ediliyorum, varlığımla batıyorum, kimliğim nedeniyle dışlanıyorum, şu veya bu nedenle bana sürekli hakaret ediliyor, düşüncelerim nedeniyle hep ezildim" gibi çeşitli iddiaları bulunan kişiler başta olmak üzere, inceden inceden türlü terör örgütlerinin propagandaları yapılmakta. bu propagandalar öyle güzel bir sisteme oturmuş ki; sözlüğün hızlı akışı dahilinde fark edilip reaksiyon gösterilse bile, "meşru" olma imlerinin varlığı, veya im olmasa bile gayrımeşru sınıfa sokulamamaları ya da illegal içeriği sadece ima etmeleri nedeniyle sözlük bünyesi dışında bırakılamıyor, sahiplerini sözlük bünyesinde olma haklarının elinden almasına dair korkuyu yaşamaktan uzak tutuyorlar.

    aslen iyi planlanmış ve zeki bir hareketin hep başarılı olacağına inanmışımdır, ancak bu düşüncemin gerçek olmasından korkuyorum şu aralar. eskiden zihinsel kapasitesi yüksek olanlar, hep arka planda kalıp piyonlar aracılığıyla pislik yaparlardı. şimdilerde piyonların hepsi eğitimli, piyonların hepsi zeki, piyonların hepsi oyunu iyi biliyor. ama unutmamamız gerek sevgili sözlük: satranç tahtası hala aynı. her bir karesi ayrı bir "vatan millet sakarya" hak eden, varlığına dair duygusal ve epik içeriği yerlere attığımız, kurucusunu ve ayakta tutan milyonları bir bir unuttuğumuz, mezarlarında kemiklerini sızlattığımız bu satranç tahtası, hala aynı. sözlük onun küçük bir tezahuru, ve burada da aynı pisliği çeviriyor, aynı propagandayı yapıyorlar.

    "bana hakaret ediyorlar" diyene bakın, inceleyin, takip edin. "düşüncelerimiz nedeniyle dışlanıyoruz" diyeni iyi takip edin. "insan hakları" meselesini kendine çelik kalkan olarak kullananları kontrol edin, arkasında bir şekilde "sözlük formatına uygun terör örgütü propagandası" bulacaksınız. bu saydıklarıma uyan 10 kişi varsa, üçü, belki dördü bunu yapıyor. aralarında avukatlar var, hani şu hukuk sistemimizi teslim edecek olduğumuz. aralarında kamu yönetimi konusunda lisans sahibi olanlar var, hani şu ilçelerimizi kaymakamlık, illerimizi valilik bazında teslim edeceğimiz. aralarında siyasete bulaşmış olup gelecekte bir şekilde meclis dahilinde temsil gücüne sahip olacaklar var. işte o zamana kadar ne kadar meşrulaştırırlarsa bu vicdansız savaşlarını, ne kadar alıştırırlarsa uyuyan zihinlerimizi, ne kadar uyuştururlarsa tepkili bünyelerimizi, işleri o kadar kolay olacak.

    uyan ey sözlükçü, sen uyudukça, pireleniyorum ben.

    edit: formata uygun hakaret konusuna değinmeye bile gerek duymadım. o ayrı bir entry konusu.
30 entry daha
hesabın var mı? giriş yap