timbre

• enstrümanların tonal karakterlerine verilen ad.
• keman da do caliyor, piyano da do caliyor. niye sesleri kulaga farkli geliyor? cunku "timbre" lari farkli (veya renkleri farkli)
  
  bazen ayni enstrumanla bile farkli renkler saglanabilir. ornegin piyano'da ince notalara tirili tirili basarsam su akiyormus gibi olur, ama ayni notalara donk donk diye basarsam birisi zillerle ritm yapiyor imgesi uyanir. bu da "renk" kategorisine giriyor.
  
  "timbır" diye değil "tambır" diye okunur, ama "renk" demek daha iyi tabi.
• titreşim karakteristiği. overtonelar ile alakalıdır. insanların seslerini de birbirinden -frekans haricinde- bu şekilde ayırırız.
• isp. zil, kapı zili
  tocar el timbre: zili çalmak
• aynı anda farklı sıklıklarda titreşim mevzubahis olduğu için tını farkı oluşur. doğal olarak frekans dahilindedir tamamen.
• fr. pul
• fr. zil, tını falanmış aynı zamanda.
• turkce karsiligi ses rengi olan muzik terimi. sesin karakteristik yonunu temsil eder. ornegin ayni oktavdaki bire bir ayni nota olan ve ayni siddette calinan^* sol diyez notasinin bir trompetten mi, yoksa bir saksofondan^* mi geldigini ayirt edebiliyorsak bu karakteristik sayesindedir.
• "tambır" değil, "tembır" diye okunuyormuş.
  
  itirazı olanı şu abiye doğru alalım:
  
  steve everett
• amerikalılar timbır; ingilizler ise tembı diye okur diyerek konuyu çözüme bağlamak isterim.
  kaynak için:
  (bkz: longman dictionary of contemporary english)