11 ocak 2019 izmir eshot grevi
-
tam da yerel seçimler öncesi dinsiz imansız kitapsız dalaksız izmir’in farklı farklı belediye birimlerinde grevler başlaması ne kadar da şaşırtıcı değil mi?
yersen..
zorunlu edit : bana özelden çomar fln yazan var. arkadaşım, ben de zaten bütün bu olanların iktidarın bir oyunu olduğunu belirtmeye çalışıyorum. okuduğunu anlayan bir topluluk olsaydınız zaten “yersen” in ne anlama geldiğini kavrardınız. -
ebesinin amı dedirten hadise. banliyösü greve gider, metrosu greve gider, otobüsü greve gider bu ne ya. benim bildiğim grevde işçi işvereni mağdur eder burada halk mağdur edilmekte hatta cumhuriyetçi halk mağdur edilmekte.
-
işin özetini geçeceğim iş bırakma. zira bilip bilmeden yazanlar yüzünden çöpe dönmüş burası.
1) disk'e bağlı genel-iş izmir 2 no’lu şube'nin örgütlü olduğu izmir büyükşehir belediyesi'ne ait izenerji şirketi'nde başlaması gereken yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, büyükşehir belediyesi'nin genel-iş'in yetkisine yaptığı itirazı geri çekmemesi dolayısıyla bir türlü başlayamadı.
2) belediyenin itirazının gerekçesi ise, taşeron işçiler. izenerji şirketi'nde çalışan 4 bin civarında işçi bulunurken khk ile birlikte 3 binden fazla taşeron işçi belediye kararı ile izenerji şirketine geçirilmişti. büyükşehir bürokratları khk'li işçilerin sözleşme kapsamına dahil edilmesine itiraz ederek sayının yeniden belirlenmesini talep ediyor. bir diğer deyişle, belediye eski taşeron işçileri toplu iş sözleşmesi'ne dahil etmek istemiyor. gürültü buradan kopuyor. (bir bilgi: genel-iş sendikası yakın zamanda bir çok belediye şirketinde khk ile geçiş yapmış işçileri de kapsayan toplu iş sözleşmeleri imzaladı. sendikanın talebi izmir büyükşehir belediyesi'ne özgü değil.)
3) süreç içerisinde, izmir büyükşehir belediye başkanı aziz kocaoğlu ile son olarak disk genel başkanı arzu çerkezoğlu ile genel-iş genel başkanı remzi çalışkan ve sendika genel merkez yöneticileri de görüştü. toplantıda kocaoğlu, itirazın geri çekilmesi konusunda talimat vereceğini söylese de herhangi bir adım atılmıyor.
4) bunun üzerine, işçiler, toplu sözleşme haklarının gasp edildiği gerekçesi ile, eylem kararı alıyor. eylemin içeriği şu:ilk olarak bu öğlen tatilinde, belediyenin başkanlık binası girişinde basın açıklaması yapacaklar ve bir kez daha belediye yönetimine itirazın geri çekilmesi çağrısında bulunacaklardı.
5) öğle tatilinde yapılan bu basın açıklamasına polis saldırdı.
6) basın açıklamasına polis saldırınca, belediyenin başka şirketlerinde ve belediyeye bağlı çalışan diğer işçiler, saldırıya uğrayan arkadaşlarına destek olmak amacıyla, yarım günlük iş bırakma kararı aldılar. ortada bir grev kararı yok, polisi ve belediyeyi protesto amacıyla alınmış, dayanışma amaçlı bir iş bırakma kararı var. eshot'a bağlı otobüsler, çöp kamyonları konak'ta an itibariyle kontak kapatmış durumdalar.
7) bu iş bırakma eyleminin, izban süreci ile karıştırılmaması gerekiyor. izban'da hükümete yakınlığı bilinen bir başkana sahip olan türk-iş'e bağlı sendika örgütlüydü. burada sendika, disk'e bağlı ve uzaktan yakından akp'yle ilişkilendirilecek bir boyutu yok işin.
8) "evimize okulumuza gidemiyoruz" diyenler, bir de işçiye copu ve taşeronluğu layık gören belediyeye ve merkezi hükümete kükresin. bitti. -
an itibariyle izmir eshot otobüsleri greve başlamışlar. gelen bilgiler arasında iskeledeki otobüsler çalışmıyormuş. henüz taze haber olduğu için kaynak yok.
edit: bu yağmurda yüzlerce insanın daha mağdur olacağı, üniversite öğrencilerini final dönemi sıkıntıya sokacak grevdir.
edit 2: bu grev değil, iş bırakma diyenler olmuş. sendikalar ve toplu iş sözleşmesi kanunu 58. maddeye göre bu bir grevdir.
edit 3: olmayan grevdir ve asparagas haber diyenlere, bornova, iskele ve fahrettin altayda neden çalışmıyor otobüsler? ben ve onlarca kişi keyfimizden otobüse binmeyip ıslanmayı tercih ettik değil mi?
edit 4: izulaş ile eshot arasındaki farkı bilmeyenleri de gördük. :)
edit 5: bitti diyorlar, bilmiyorum evdeyim şu an. umarım bitmiştir. -
-
grev yapacaksanız gidin ücret almayın mesela. yolculara söyleyin kart basmasınlar. böylelikle hem insanlar mağdur olmaz hem de yetkili mercilere gerekli mesaj verilmiş olur. ama yok olur mu öyle, hemen gidip iş bırakın yağmur çamur demeden sonra da insanları mağdur edin.
-
durun size gerçekleri anlatacağım
izmir'de neden grevler patlak veriyor. bunu doğru okumak için şöyle bir analiz gerekli;
devlet sadece izmir'de greve izin veriyor kasıtlı olarak. fakat bu işçilerin suçu değildir, işçiler hak arıyor.
bu danışıklı dövüştür.
yani aziz kocaoğlu kripto akp'lidir. izban grevinde 350 kişiye zam vermemek için izmir'in kilitlenmesine kasıtlı olarak göz yumdu. bu arada buca chp belediyesi 1150 işçiye %40 zam verdi. yani aslında çokta belediye bütçesini sarsan bir zam değildi bu.
tezatlığı görüyor musunuz?
aziz kocaoğlu büyükşehir'e bağlı hiçbir işçiye uzun zamandır düzgün zam vermedi. fakat chp'li ilçe belediyeler veriyor ve küçük belediyelerin dahi bundan bütçesi etkilenmiyor.
gelelim bugünkü olaya.
khk ile taşerondan belediye şirketi olan izenerji'ye geçenleri, aziz kocaoğlu mevcut toplu sözleşmeye dahil etmek istememiş ya %4 zamla devam ederler ya da eski izenerji çalışanları da bu sene hakkı olan toplu sözleşmeye 2020 yılında onlarla beraber girmesini söylemiştir.
sendika bu konu hakkında belediye önünde basın açıklaması yapmak istemiş fakat yine aziz kocaoğlu tarafından kolluk kuvvetleri çağırılmıştır. sendika şube başkanları ve işçilere gaz bombası atılmış, joplanmış ve gözaltına alınılmaya çalışmıştır.
bunun üzerine belediyeye bağlı tüm işçiler iş bırakma yaparak olayı protesto etmişlerdir.
yani bütün olayları başlatan ve en basit olayları bile çıkmaza sokarak izmir'i kaosa sürükleyen kripto akp'li belediye başkanıdır. bu size yabancı gelse de izmirdeki bütün belediye çalışanları bu durumu bilir.
umarım şimdi olayları daha iyi anlamışsınızdır. -
ulan şu yandığımın ülkesinde herkes ne şartlarda çalışıyor da sürekli izmir’de grev oluyor? bizi mi yiyiorsunuz lan eve ekmek götüremiyoruz diye? uçan arabalarla mı geziyorsunuz diğer şehirlerde, konya’da uzay üssü mü kuruldu? 10.000 altında alan kamu çalışanı mı kalmadı? ne derdi var bu izmir’in? tıkır tıkır çalışan herkes tam seçim öncesi dellendi?
14 yıldır izmir’de yaşıyorum iki üç kere iş yavaşlatma falan gördüm de ne oldu da önüne gelen grev yapmaya başladı. bu anayasal hak sadece izmir’de çalışanlar için mi geçerli?
evinden götünü çıkarıp iki tane derse gitmeye üşenen kızıl atkılı tatlı su solcusu arkadaşlarım? hani lan halk? iki tane sakallı deyus ortalığın anasını belledi zam da zam diye.
bu ne şımarıklık! insanlar işlerini kaybetti ulaşım aksadığı için taşşak mı geçiyorsunuz siz. senin beğenmedin zam artışındaki farkı maaş olarak alan insanlar işlerini kaybetti şaka mı bu?
kim demiş grev yapmayın diye bir sürü fabirka işçisi işten atıldı da bütün sesleri kısıldı insanların bırak grevi açıklama bile yapamadı insanlar. gıkınızı çıkarmadınız o zaman, bir sürü imzalar topladık iki imza vermediniz şimdi bik bik konuşuyor herkes.
yeter artık şımarıklığınız. bütün izmir öfkeli sizin bu yaptıklarınıza.
ha şunu da söyleyeyim. yemin ederim chp’ye vermeyecektim oyumu bu seçim sırf şu yüzden gidip yine onlara vereceğim. salak yok karşınızda. makarna tayfası değilim ben. -
"paranızdan memnun değilseniz istifa edersiniz, bu kadar basit" diyen organizma, sözlükte kayıt öncesi en azından lisans diploması gerekliliğini bir kez daha hatırlattı bana. emek, hak arama, patronun kölesi değil emekçi olunması, sınıf ve sınıf mücadelesi falan gibi kavramlar bu tür canlılar için sadece formalite.
-
bir şeyi de öğrenmeden yorum yapmasanız. bu bir grev deildir. sabah basın açıklaması yapmak izere belediye binası önüne gelen sendika yöneticilerine polisin biber gazı ile engellemesi ve göz altına alması dolayısıyla tüm işçilerin belediye binası onünde toplanması ile ilgili bir durumdur. birkaç saatlik iş bırakma. darp edilen ve gözaltına alınan arkadaşlarına destek için iş biraktılar.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap