• yazılanları okudum. imkansız değil anlatılanlar. mümkün, zaten mümkün olduğuna şahit oldum böyle bir şeyin daha hafifinin.

    adamın kim olduğunu bilmiyorum, olayın içeriğini bilmiyorum. belki çarpıtmalarla dolu, sonuç olarak kimse ben suçluyum diye ekşi'ye başlık açmaz.

    ama mümkün.
  • hikayede gizli özne gibi gizli taraf var, gizlenen taraf yani.

    buradan böyle okuyunca “ergenekon kumpasına dahil edilmiş, fethullah düşmanı kemalist bir yurttaş” diye görülüyor. peki gerçekten öyle mi?

    yani o sitende fettoşu “kemalist’lere, şerefli türk subaylarına, mesela veli küçüğe, korkut eken’e, engin alan’a atlantik ötesinden operasyon çeken sümüklü vaiz” olarak mı tanıtıyordun? bence hiç öyle değil :)

    ama soru senin neden detayları saklamaya çalıştığın. yazsana açık açık fikriyatını, cepheni? neden? eğer öyleyse, yaz oraya açık açık burjuva devrimi, cephe, proleterya, derin devlet hesaplaşması, katil devlet falan. ki empati yapanlar gerçek kimliğini görsün, sağlıklı bir şekilde kodlayabilsin seni. bu durumda çıkan sonuç seni bu insanların gözünde türk devletine karşıtlık açısından fetö ile aynı derekeye indirir, indirebilir.

    bir sözlük hikayesinde bile tarafını gizleme ihtiyacı duyarak populist ortalar yapıyorsan çok şeyetmeye değmezsin.
  • yazarın anlattığı doğruysa geçmiş olsun. bir hukukçu olarak, görmediğim dosya hakkında fikir yürütmem. lakin sonuç ceza bana da abartılı geldi. yazarın anlatmadığı, eksik bıraktığı kısımlar olabilir ya da serin bir hikaye denemesi olabilir. hikayeyse iyi hikaye, gerçekse kötü gerçek. senin tecrübe ettiğin kötü gerçeğin, sanat açısından iyiye dönüşmesi de hayatın bir cilvesi ne diyelim.
  • muhtemelen doğrudur. bu gözler ablasıyla mitinge gittiği için 12.5 yıl ceza alanı, mitinge girerken üzerinde pankart yakalatıp en fazla 5 yıl yatacakken ulucanlar cezaevi katliamında ölen gencecik çocuğu, çatışma çıkan köyden çoluk çocuk getirilmiş suçlandıkları örgütün adını bilmeyen 30 köylüyü, bilinen bir işkenceci polis ile ayni örgüte sokulup 3 sene yatan adamı, güçlükonak'ta annesi korucuya vermeyince örgüt kuryesi denilip az daha ömrü kararacak genç kizi, dgm hakim ve savcılarının telefonlarını dinleyecek kadar uçmuş polislerin yakalanacaklarini anlayınca yalandan düzenlenen operasyonla hayatı kararanları gördü.
    ve bunlar en kötü olaylar değiller.
    bir de burada yazılanları okumadan saydıranlar var. umarım başınıza gelmez.
  • vallahi bir solukta okudum. gecmis olsun kardes
  • kanıtlarını görmeden inanmadığım hikaye. varsa paylaş isimleri silerek
  • bu anlatılan hikayede geçen ülke bir hukuk devleti olsaydı, gerekçeli karar falan sormadan “hadi oradan!” derdim. ama bu tür olayların olduğu bir ülkede yaşamamız da her yazılana balıklama atlamamız gerektiği anlamına gelmiyor. suçsuzluğunuzdan, delil olmadığından bu kadar eminseniz gerekçeli kararı -kişisel bilgilerinizi karartarak- paylaşırsınız. biz de o zaman mantıklı yorumlarda bulunabiliriz.
  • şu hikayelerini anlatan yazarlardan şüphelendiğiniz kadar ülkeyi yönetenlerden ve yönetim şekillerinden şüphelenseydiniz şimdi bu durumda olmazdık.
  • paylaşsana kardeşim iddianameyi, gerekçeli kararı ne masal anlatıyorsun.
hesabın var mı? giriş yap