• galatasaray'ın fenerbahçe'yi 3-2 yenmesiyle sonuçlanan tsyd kupası maçı. fenerbahçe bir gün önceki maçta da be$ikta$'a 3-0 yenilmi$ti.

    maçın ilk golü daha 3. dakikada hakan şükür'den gelmi$ akabinde okan buruk'un hareketiyle ceza sahası içinde yerde kalan dzoni novak'ın pozisyonunda hakem tereddütsüz penaltı noktasını göstermi$ tanju çolak kaledeki hayrettin demirba$'ı avlayarak bu penaltıyı gole çevirmi$ti. durum 1-1. dakikalar 45'i gösterirken stanimir stoilov feneri 2-1 öne geçirmi$, sarı kanaryalar soyunma odasına giderken rahat bir nefes almı$tı. ikinci yarıda tugay kerimoğlu'nun ikinci sarıdan karmızı kart görmesiyle 10 ki$i kalan galasaraylı futbolcular yılmayıp mücadele etmeye devam ettiler. kaleciye atılan geri pas da hakemin verdiği endirek serbest vuru$u falko götz topağlara gönderip durumu 2-2'ye ta$ıdı. ilerleyen dakikalarda hakan $ükür'ün fener kalecisini çalımlarken yerde kalmasıyla verilen penaltı da topun ba$ına falko götz geçti ve topla kaleciyi ayrı kö$elere gönderdi. maçın sonunda tsyd kupasının sahibi 3-2 ile galatasaray oluyordu. unutmadan geçmeyelim bu sırada galatasaray'ın ba$ında karl heinz feldkamp ve yardımcısı ahmet akcan vardı.

    http://youtube.com/watch?v=vuf22qwrxq4

    ukteyi veren: cohesionless (10.06.2007 07:40)
  • kaleciye pas kuralının yeni uygulanmaya başlandığı bir döneme denk gelen bir maçtı. ne hakemler ne oyuncular ne taraflar ne gazetecilerin kuralı tam olarak bilmemesinden dolayı, semih ile engin arasında yaşanan olay ve bundan doğan gol, uzun tartışmalara yol açmıştı.

    gs'li kuzenimle iddiaya girmiştik yazlıkta maç seyrederken. kaybeden kazananın takımını tutmaya başlayacaktı. allahtan rahmetli dedem maçtan sonra "iddiayla takım değiştirilmez" diye bir çıkış yaptıydı da gassaraylı olmaktan ya da kuzenimin beynimi yemesinden kurtulmuştum.
  • fifa'nın henüz aldığı kaleciye pas kuralı nedeniyle verilmiş bir endirekt serbest vuruştan atılan ilk gol bu maçta kaydedilmiştir.

    26 haziran 1992 de sona eren avrupa futbol şampiyonasının hemen ardından alınan bir kararla kendi takım arkadaşının ayağından bilerek çıkmış bir topa kalecinin topa elle müdahalesinin endirekt serbest vuruşla cezalandırılmasına karar verildi. futbol kurallarına "yanlış temas" (misconduct) olarak giren bu kavram, birçok ülke ligi tatilde olduğundan uygulanma fırsatı pek bulamadı ve 1. lig seviyesinde oynanmış herhangi bir resmi veya özel maçta bu uygulamanın gol getirdiği görülmedi. tabii biz mahalle maçlarında bol bol attık o ayrı.

    ta ki yazın göbeğinde güzelim tsyd kupası maçları imdada yetişinceye kadar.

    gelin görün ki bu yeni karar sayesinde falko götz'ün kaydettiği ilk gol çok tartışmalı oldu. zira semih ısrarla topa bilerek dokunmadığını ve pas vermediğini iddia ediyor, hakem ise topa bilerek dokunmasa bile semih'in ayakları arasında kendi kontrolünde yuvarlanan topun engin tarafından tutulmasını "kaleciye pas" olarak değerlendiriyordu. sonuçta şöyle veya böyle, kaleciye pas kuralının gol ile açılışını yapmak falko'ya görmek ise bize nasip olmuştu.
hesabın var mı? giriş yap