• e ben şimdi öleyim amk. eşim 27 ben 37 yaşındayım ne oldu ki şimdi.

    kötü birşey yapıyorsam söyleyin boşayalım hatunu. ama çocuğum var ona ne diyeceğim? siz onu da bilirsiniz artık.
  • zaten dünyadaki tüm 20 yaşında kız ve 28 yaşında erkekler aynı olduğu için sakıncalı durumdur. hepimiz aynı fabrika ürünüyüz, hayatlarımız yaşadıklarımız da aynı. 20 yaşındaki her kızın aklı bir karış havada evet. hiç biri sıkıntı çekmemiş, aile şiddeti görmemiş, tecavüze uğramamış, anasız babasız büyümemiş, sadece fakbadi derdine düşmüş, ölmemiştir ya da bunlara benzer şeyler yaşayıp nice 30-40lı yaşlardaki kadınları donlarında silkeleyemezler. aynısı 28 yaşındaki erkek için de geçerlidir. bu insanların yaşları itibariyle birlikte olmaları imkansızdır hatta göz göze bile gelmemeli, diz dize bile oturmamalı muhabbet bile etmemelidirler. genellemelerinizden arınamazsanız bir sik olamazsınız insanlar. lan insan dediğin tecrübeyle olgunlaşır, yaşı tecrübesi kadardır. herkes kendine dönerek bunu bulabilir. ha hepiniz entry başındaki fabrikadan çıktıysanız o konu da söz bitmiştir zaten.
  • 20 yaşlarındayken beğendiğim adamlar hep 30'un üzerindeydi. yaşıtlarım bana çok sıkıcı gelirdi...böyle sekiz yaş fark anormalmiş gibi yazıldığı zaman çok tuhafıma gidiyor :) çevremde aralarında 10-15-18 yaş fark olup, mutlu evlilikleri olan insanlar var.
    yaşa fazla takılmamak lazım, önemli olan ruhen anlaşabilmek.
  • 20 yaşında yaşıtlarınla takılıp üniversite hayatı yaşayacaksın, yaşını yaşayacaksın.parasız kalıcaksın ucuz kafelere barlara gidiceksin.28 yaşındaki adamın hayatının cazibesine kapılıp ona yetişmeye çalışırsan sadece kendi hayatını kaçırırsın.ki ilişki biterse hayatın boyunca eline geçemicek bütün fırsatları, bi adamla olmak uğruna harcamış olursun. (bkz: pişmanlık)
  • nasil tahammul edebiliyorsunuz dedigimdir. az once bir gerizekaliya denk geldim. mal mal ergen mubabbetleri. 20 yasinda, uni sinavina bir gun once 5 duble viski icmis, sabah uyandiginda patlican yiyip kendine gelmis. sinavi yine de cok iyi gecmis. muhtemelen dis hekimligi bolumu gelecekmis. birinin sakali gurse ve sesi kalinsa erkek olabilirmis.
  • 20'sindeki ergen kılıklı sözlükçülerin yadırgadığı ilişki. siz sanıyorsunuz hep 20-22li yaşlarda kalacağız, hiç 28'leri görmeyeceğiz. anne babalarımız genelde arada 5 ve üzeri yaş farkı olan kimseler, ki ne kadar sağlam evlilikleri olduğu düşünülürse normal mantıklı ve ayakları yere sağlam basan ilişkidir.

    not: 28 yaşında değilim.
  • birgün bir gay bireyin sosyal medyada paylaştığı fotoğrafları eleştirdiğim için o gay birey benimle görüşmek istemişti. homofobiklik seviyemi testip etmeye çalışan kücük bir quiz yapmıştık. quiz içeriği fotoğraflardan oluşuyordu. önceden düşüncem: "herkes istediği tercihte bulunabilir saygı duyarım fakat neden böyle ulu orta paylaşılıyor" yönündeydi. onunla konustuktan sonra bu düşüncem çok değişti. bana "sen nasıl sevgi ile bakıyorsan ve o sevgiyi içine sığdıramıyorsan, ben de içime sığdıramıyorum paylaşmak istiyorum" dedi.
    o saatten sonra fikirlerimden utanç duydum ve artık nerede öyle fotoğraf görsem benim gibi birilerini sevdiklerini düşünüyorum. *

    sınıflandırmadan, sınırlamadan sevginin olduğu; zorlamanın barınmadığı her alan eleştiriye kapalı olmalı.
    bırakın sevsinler...
  • klasik türk erkeğinin, düz adamın favorisidir.
    klişe süreç şöyle işler;
    1-2 sene sevgili olarak takılma payı, 6ay-1 yıl kadar sözlü olarak takılma payı, ardından 6ay- 1yıl kadar nişanlı olarak takılma payı... derken kızın üniversiteyi, yüksek lisansı bitirip işe girmesi falan derken düz adamın 30'u devirmesi. eh 30-35 arası nşa'da evlilik planlanan yaşlar olduğuna göre onlar ermiş muradına...
    bize de burada konuşması kalmış...

    kaynak: bir arkadaşım... değil bir sürü arkadaş böylesi bir süreç sonucu evlendi bizim köyde.
  • bir zamanlar kız tarafı olarak içinde bulunduğum ilişki. şimdi ise aynı adamla 13 yıllık beraberliğimiz, 11 yıllık görece mutlu bir evliliğimiz ve 3 çocuğumuz var.
    *
hesabın var mı? giriş yap