• meseleyi sadece ön plandaki politikacılar ve siyasi partilerden ibaret görenlerin spor toto oynadıkları sonuçlardır.

    bugünkü iktidar yapısı, 2000 öncesi sosyo ekonomik yapının yaşadığı dönüşümün ve neredeyse elli yıllık bir dönemin sonucunda meydana gelmiştir. 2002 yılında sandıktan çıkan sonuç, türkiye'nin çarpık kapitalistleşme buna bağlı olarak büyük şehirlerin gettolaşması sonucu kurulan bozuk düzenin eseridir. % 10 barajı bu eseri çabuklaştırmış, hızlandırmıştır. oysa akp iktidarı 1990'ların başından itibaren bağıra bağıra gelmiştir.

    mahallenizdeki karadeniz fırını, onun müteahhit dayısı, muşlu minibüsçü, birden bire patır patır şube açmaya başlayan vanlı market sahibi, kayserili şarküteri zinciri, sokağın köşesindeki afyonlu badem bıyık süthaneci... istanbul, ankara, izmir, bursa, kocaeli, sakarya... 90'lara yaşı yetenler o zamanın bu gelişimine tanık olmuşlardır bilirler. büyük şehirlerin nasıl köyden gelenlerce ele geçirildiğini, ekonominin nasıl el değiştirdiğini gördük hepimiz.

    belediyeler önce gitti, kimse fark etmedi, imar planları, arazi rantları nasıl eş-dost müteahhitleri palazlandırdı, kimse anlamadı. bütün büyük şehirler, doğu, iç anadolu ve karadenizli girişimcilerin süpermarketleriyle doldu, uyanamadı kimse... minibüsçü, taksici, temizlikçi hep başka başka yerlerden gelmişti.

    cumhuriyetin büyük sermayeleri başka büyük işlere daldı. marketçilik, müteahhitlik, sütçülük, peynircilik yapacak halleri yoktu. bir anlaşmaya vardılar kimse fark etmeden. bu ufaklıklar onların tekelleşme eğilimine dokunmayacak, onlar da bu ufaklıkların palazlanmasına ses etmeyecekler.

    ve 2002'de iktidar değişti. değişen türkiye'nin elli yıllık siyasi ve ekonomik birikimiydi.

    bu ekonomik altyapı değişmeden iktidar de-ği-şe-mez!

    ekonomiyi ele geçiren bu dünkü köylüler şehirlileştikçe elbette siyasi yönelimleri etkilenecek. fakat bunun olmasına henüz biraz var. yerel seçimler büyük şehirlerde değişimin başladığını gösterdi. fakat henüz çok erken. ortaya çıkan kımıldanış, 2002'deki gibi bir değişime güç yetiremez.

    kuru artırmak, enflasyon baskısı yaratmak pahasına müteahhit neden fonlanıyor, otoyol ve hastane ihaleleriyle büyük inşaat firmaları neden on yıllar boyunca gelir garantisi elde ediyor, iletişim ve enerji tekelleri neden yandaşa veriliyor sanıyorsunuz.

    ekonomik altyapıyı ayakta tutmak için. çünkü orası bozulursa iktidarın değeişmesi anlık bir mesele. parmağının ucuyla dokunsan devrilir.

    fakat öteki türlüsü yıllar yıllar alacaktır.

    mesele türkiye'nin kapitalistleşme ve buna paralel gelişen şehirllileşmesinde saklı...

    edit: 1976 yapımı kapıcılar kralı filmini izlemenizi tavsiye ederim. gülüp geçtik belki hep ama film türkiye'nin son 40 yılını anlatıyor. nedir o filmin hikâyesi; köyden gelen kapıcı şehirdeki ticaret ve sermaye burjuvazisi (bakkal ve übeyit bey) işbirliği kurarak, en sonunda apartmanı satın alır ve dün kendisine posta koyan emirler veren bütün herkesi kiracısı yapar. kapıcılığı da yine kimseye bırakmaz. alın size akp iktidarı! seyitoğulları apartmanı türkiye'dir.

    edit2: imlâ hataları giderildi.
  • ahaha %20 mi. ya bu halk size ne yapacak da akillancaksaniz. 17milyon kisi dogrudan yardim aliyor. plazalardaki beyaz yakalilari halk sanma. belediyeler vakiflar,tarikatlar... duzende milyonlarca asalak var. bunlar zaten %35-%40. secimler bunun ustune yapiyiliyor.
  • akplilerin insanların moralini düşürmek ve sandığa gitmemelerini sağlamak için bir yerlerini yırttıklarını hesaba katarsak, belediye seçimlerinde de yenildiğini bilerek. bu seçimlerde kendisinden tümden kurtulacağımızı düşünüyorum. moralinizi yüksek tutun, sandığa gidin yeterli.

    bu arada kemikleşmiş %25 oyu var, bunlar da çoğunlukla haksız olarak bir yerlere gelmiş, tayyip giderse bana ne olur diyen iktidardan mamalanan asalaklar ve arap milliyetçileri. ne olacağına gelirsek sizin için özel sürprizlerimiz var, az kaldı.
  • işin içine tavuk döner & ayran ikilisi girerse ortadoğu'da kartlar yeniden dağıtılır.

    edit: bir şeyin ironi olduğunu belirtmek için editlediğinizde ortada ironi diye bir şey kalmıyor maalesef. o yüzden bu entrynin ironi içerip içermediğinin kararını parlak zihinlerinize bırakıyorum.
  • aldığı 1000 tl ile sevinçten çığlıklar atan babamı görünce umudumu yitirdim ben arkadaşlar. maalesef ilk seçimde yine iktidar olacaktır. hatta ve hatta iddia ediyorum; rte’den sonra çocukları, torunları bayrağı taşıyacaktır. benim gibi ülkesine değer katan, bir sürü yurtdışı projelerde bulunmuş mühendisler de tası tarağı toplayıp yurt dışına çıkacaktır. 20-25 yıl sonra da ırak gibi, suriye gibi dağıtacaklar bizi. dost acı söyler.. sağlıklı günler herkese.
  • aday olmasa bile %40'ı var.
  • eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, winner ceketi koysa 40%'dan aşağı almaz.

    normalde alması gereken 5% falan
  • işsizlik aldı başını gidiyor, fakirlik artık yaşam tarzı olmuş. millet uyuyor hala, açlıktan geberecekler haberleri yok. bende umud etmek istemiyorum ama, yine alır abi bunlar bizde bu süper sonic beyinli millet oldukça. yine ona verirler.
  • %34 alacaktir. eksiciler farkinda degil ama yoksullasan insanlarin sandikta tekpileri agir olur. %34 ise erdogan icin iyimser bir sonuctur.

    böyle bir secim sonrasi, halen elinde bulunan devlet araciligi ve paramiliter silahli örgütleri kullanarak iktidari birakmak istemeyecektir. bu ise basini daha da belaya sokacaktir. sessiz sessiz memleketi terk etme sansi da kalmayacaktir.

    edit: erdogan gücünü kaybedeli cok zaman gecti, elinde tek kalan sey ürkütücülügü, bunu da sonsuza kadar sürdüremez, bu kirildigi an o cok güvendigi bürokrat tayfasi da ona bir tekme atmak icin siraya girecektir.

    edit 2: avrasya arastirma merkezinin bugün yaptigi genel secim arastirmasina göre akp'nin oy orani %34. bu mesaji bu arastirma sonucundan önce yazmistim.
  • geçen çay ocağında okumuş tipli bir çomara kulak misafiri oldum.

    çomara göre rusya-ukrayna savaşı sadece ve sadece türkiye'ye zarar vermek için çıkarılmış.

    rte yüzde 30'a düşer diyenler lütfen biraz insan içine çıkın.
hesabın var mı? giriş yap