• claudio andres del transito maldonado rivera'nın maçı.

    görüldüğü üzere böyle çerez bir bilgi bile maldonado'nun tam ismi sayesinde gayet yaldızlı bir hal aldı. saolasın maldo. metrajını sevdiğim.
  • fenerbahce taraftarini bir irrational exuberance hissiyatina sevkedecek gibi gorunen mactir. fener kazandi, sampiyonlar ligine kaldi, 3. torbada, ortalik gulluk gulistanlik, mac cikisi herkesin yuzler guluyor, gaziantep maci unutulmus bile. sevindik tabi uzulecek halimiz yok ama takimin hali ayni zamanda endise vericiydi. madde madde siralamak gerekirse:

    takimda aurelio'nun eksikligi hala hissediliyor. taraftar genel olarak maldonado'nun cabasindan memnundu, gercektende diger oyunculara kiyasla daha istekliydi. ama maldonado fenerbahce icin yeterli degil. macin ilk 20 dakikasinda fenerbahce oyun kurarken resmen maldonado yokmus gibi oynadi. bu sorun gaziantep macinda da vardi. defanstan topu kim cikariyorsa direk ugur-kazim ya da forvetleri pozisyona sokmaya calisti. cunku maldonado cogunlukla saklandi, aurelio'dan alistigimiz gibi kendini gosterip pas alisverisine katkida bulunmadi. sonra biraz biraz kendini gosterdi, semih'e verdigi bir ara pasina ne semih, ne rakip, ne de tribunler inanabildi. bi de ustune uzaktan sut cekti ki kiyamet gunu geldi sandik. maldonado savunmada daha iyiydi ama rakip yine ortadan gelerek bircok pozisyon buldu, yeteneksizlikten degerlendiremedi. maldonado cogu hamleye hep bir adim gec kalir gibiydi. fener'in sampiyonlar liginde birinci torbadan gelen rakiple oynanan maca maldonado ile ciktigini dusunun. savunmada bu macta oldugu kadar sansli olmayacak, yapili olmamasini, hizli olmamasini ve hamleli olmamasini boyle bir rakip sonuna kadar degerlendirecektir. hucumda da fener'in oyun kurmakta isi zaten zor olacak, maldonado'nun da zaten kisitli olan katkisi iyice minimum'a inecek. kimse aksini iddia edemez, bu taraftar appiah'i da izledi aurelio'yu da, bu iki oyuncunun hucumda bu kadar pasif oldugunu hic gorduk mu? ya savunmada? appiah'in schalke'ye, galatasaray'a attigi golleri, aurelio'nun kafa gollerini ve diyarbakirspor'a (yanilmiyorsam) solda iki rakibi tek calimla oyundan dusurup attigi golu maldonado'nun attigini kafanizda canlandirabiliyor musunuz?

    bir baska ilginc nokta da macin sonlarina dogru onder'in de oyunda olmasina ragmen partizan'in kaleye rahatlikla gelebilmesiydi. bunun bircok nedeni var, en belirgini de stoperlerin onundeki orta sahanin yeterince alan daraltip top kapamamasiydi. maldonado maldonado diyip duruyorum ama maldonado'nun asil boyle bir durumda yumrugunu masaya vurup kendini belli etmesi gerekiyordu. rakip gole giden oyuncularini topla bulusturmaya calisirken maldonado'nun o bolgeyi parcalamasi gerekirdi. ayni sey ugur boral icin de gecerli. ugur hep gole gitsin, gol paslarini versin, calim atsin istiyor. enerjisini savunma yaparak harcamak istemiyor, bu hal ve tavirlarindan belli. kazim da ilk yarida boyleydi ama ikinci yari kendini toparladi, oynamasi gerektigi gibi oynadi, savunmaya cok yardim etti. boylece gokhan da ileriye daha cok cikti, o kanattan da gelen akinlar azaldi. aurelio ugur gibi kazim gibi oyuncularin da zaaflarini elinden geldigi kadar kapatiyordu. hadi kazim bir derece toparladi diyelim, ama ugur'un bu rahatligini simdi kim toparlayacak?

    kazim demisken, taraftarin kazim'a karsi uydugu sabirsizligi gercekten anlamiyorum. adamin ayagina her top geldiginde tribunlerden "yuru yuru" ugultusu yukseliyor. adam mtk macinda o calimlari attigina atacagina lanet ediyordur. rakip 7 kisiyle kendi yari sahasinda bekliyor, millet kazim'a yuru yuru calim at diyor. kazim gercekten yetenekli oyuncu, orta yetenegi de var, calim yetenegi de var, sut yetenegi de var, fizigi de guclu. ama genc bir oyuncu, butun yeteneklerini tam olarak oturtmus degil, neyi ne zaman kullanacagini bazen sasiriyor. kazim bugun 2 metreden %100'luk golu kacirdi, ama kazim o golu kaciracak oyuncu mu? degil. ama tahammul gostermek lazim, adam neticesinde londra'nin en zorlu mahallelerinde buyumus 22 yasinda bir adam.

    ne yazik ki ayni seyleri ugur icin soylemek mumkun degil. adamin yanindan atip gecmeye calisarak sol kanat olunmuyor.

    fenerbahce asil simdi kritik bir donemecte. transfer doneminin bu kalan son gunlerinde bakalim aurelio'nun yerini nasil doldurmaya calisacak. pesin pesin soyleyeyim, yonetim aurelio'nun acigini kapatsin diye josico'yu getiriyorsa ya cok fazla kendine guvenmeye baslamis demektir ("biz kimi getirirsek getirelim basarili oluruz, olamazsak da kendimizi aklariz la liga ikincisinden yillarin tecrubesi on libero getirdik diye"), ya da elinde on kusur milyon euroyla alacak bir tane oyuncu bulamayarak komik duruma dusmus demektir.
  • ne zamandır sakat denilen futbolcunun ilk on birde çıkıp gol atmasını yaşamıyorduk. bu maç aragones'in hakikaten bizi eskilere götürdüğü bir maç oldu.
  • guiza'nın ortasını "ben orta yapayım sen at olm, ters oluyo" düşüncesiyle gafaynan atan alex'in golüyle 2-0 olan maç.
  • 85. dakika itibariyle fenerbahçe'nin "lan olm durun yeter aaa" dediği maçtır.
    partizan fırsat buldukça zorlamakta ve "buda mı ofsayt hakim bey! buda mı ofsayt" demek için yüklenmektedir.
  • bir fenerbahceli olarak partizan`i tebrik ettigim mac. macta ustun olan bizdik, evet, ama macin basindan sonuna kadar cirkeflik yapmadan korakor mucadele eden, gol atmak icin ugrasan, bize ozellikle oyunun son anlarinda ecel terleri dokturen bir partizan vardi sahada. ilk macta ya 3. gol verilseydi, ya penalti verilmeseydi tartismalarina, bu macta da ya luganonun kendi kalesine attigi ve ofsayt diye sayilmayan partizan lehine olan o gol sayilsaydi demekteyiz, ve her bir sorunun sonrasinda fenerbahce icin kotu olabilirdi, cok sey degisebilirdi diyor olmak beni endiselendirmekte maalesef. partizanin tecrubesizligi, fenerbahcemle asik atamayan butcesi de dusunulurse bu cocuklar her 2 macta sergiledikleri bu oyun icin bir tebrigi hakediyorlar kanimca. ben kendilerini izlemekten (her ne kadar beni kalp krizi tehlikesine sokmus olsalarda) zevk aldim, ve keske ligimizde de partizan gibi takimlar olsa dedim durdum...

    fenerbahceme gruplarda iyi bir kura dilerim ve antep macinin ve yasanilan sakatliklarin moralsizligi ustune bu sergiledikleri oyun icin onlarin da her birine tesekkur ederim.

    bir ozel tesekkur de maldonadoya tabii ki. insallah o yedirtmeyecek kendini bizim cakal futbol ulemalarina. onlar ki ortegayi, anelkayi, kezmani harcadilar... guiza ve carlosa debelenmekteler. katilma o kervana.
  • fenerbahçenin kazanarak 13.5 milyon euro'yu kasaya koyduğu karşılaşma. güiza'nın parasını çıkardı aziz yıldırım.
  • maldonado'nun pitbull vari her topa bastığı,yerinde müdahaleler yaptığı ve yüreklere su serptiği karşılaşma.
  • tribune girislerin yeni diyazni sayesinde , kombine biletimin olmasina ve mactan 20 dakika once stada gitmeme ragmen 36. dakikadan itibaren seyredebildigim mactir. girislerde ki bu yeni sistem semih im golunu gormemi engellemistir.
hesabın var mı? giriş yap