• ozzy'nin pek önemsemeden görevi icabı konserini verip gideceğini düşünenleri yanılttı ozzy. son yıllardaki diğer konserlerine baktım youtube'dan. görebildiğim kadarıyla hiçbiri bu denli coşkulu, enerjik, zıp zıp zıplatan, gaz verici olmamış... "konser sonrası sözlükçüler çok abartıyor" denir ya bu konser hakkında abartı yorum yapmayalım diye kasarsam konserin olağanüstü geçtiğini söylerim.

    saat 9'da başlayacak görünen konserin, 9 olmadan başlaması ve 11 olmadan sona ermesi değişik bir sürpriz oldu. ozzy'nin kaç kez fucking dediğini sayamadım ama o fucking dedikçe izleyici de daha çok gaza geldi. köpükleri sadece öndeki seyirci nasiplenebildi. herkes haketmişti ama.

    günü sözü için (bkz: i can't fucking hear you)
  • seyircilerin arasında justin sullivan'ın da bulunduğu konser.
  • nasılsa bir yarım saat geç başlarlar diye sallana sallana girerken bark at the moon'un başını kaçırdığım konser oldu. meğerse ozzy dayanamayıp saat 9 olmadan kapmış mikrofonu, vermiş coşkuyu. çok garip bir duyguydu ozzy'i sahnede görmek. yıllardır kanlı canlı görmediğin babana, amcana kavuşmak gibi. o kadar benimsemişiz namussuzu. sahnede coşarken elimde olmadan ozzy'i kolladım. "aman abi çok zıplama, aman düşme, aman kalbin" derken buldum kendimi. adamın sikinde mi? almış hortumu milleti ıslıyor. yetmiyor kova taşıyor. bir ara birine sabitledi namluyu, hamam masrafından kurtardı garibi.

    ozzy'nin seyirciye hakimiyeti ve diyaloğu süper. gayet yorgun ve durgun olan beni derhal coşturdu. daha ikinci şarkıda boynum ağrımaya başladı. performansı müthişti. nispeten arka taraftaki izleyicilerin çoğu koyun gibiydi. birisi tezahürat başlatırsa yavaştan katılıyorlar, yoksa fıs. ön tarafa gitsen insanlarla güreşmekten ağız tadıyla konser izleyemezsin. eh ben de yaş haddinden yan arkada kaldım. sonuçta hayatımın konseri olmuştur.
  • ben de oradaydım ve ben de kutsandım diyebildiğim için vicdanımın rahat olduğu ama ozzy'ye doymanın mümkün olmadığı konser. yaşlandı falan diyenleri de budokan'dan on kat daha canlı ve aktif bir ozzy sanırım en güzel şekilde cevapladı. müthişti...
  • onlarca konsere gittim ilk kez bir müzisyenin konser vaktinden önce sahne aldığına şahit oldum. özellikle rock konserleri belirtilen saatten yarım saat bazen de daha geç başladığı ve bu duruma alıştığım için nasıl olsa geç çıkar diye konser alanına girmemiştim. saat 20:55 gibi bark at the moon'u duydum ve herhalde video falan gösteriyorlar diye düşünmeye başladım ki seyircideki coşkuyu görünce ozzy'nin sahneye çıktığını anladım ve koşa koşa gittim. şunu rahatlıkla söyleyebilirm ki benim gibi düşünen çoktu ve ozzy sahneye çıktığında konser alanının dışında yüzlerce kişi vardı. eminim ki birçoğu ilk iki üç parçayı kaçırmıştır.

    ilk parçayı kaçırmış olmanın verdiği hafif üzüntüyü 3. parça olarak çalınan mr. crowley dağıttı. setlist atina konseriyle neredeyse aynıydı ve tatmin ediciydi. keşke ozzmosis albümünden de bir parça olsaydı ama yoktu ne yazık ki.

    ses sistemi ve sahnede kalma süresi ele alındığında her ikisi de izleyiciyi tatmin etti. hatta kimse alınmasın ama o izleyici kitlesine fazla bile kaldı ozzy sahnede. heavy metal dünyasının yaşayan en büyük efsanesine daha fazla ilgi gösterilmeli, şarkılarına daha fazla eşlik edilmeliydi bence. nitekim çoğu zaman izleyiciyi gaza gatiren ozzy oldu ve iki defa bis yaptı.

    konserin en keyifli anları kuşkusuz black sabbath parçalarındaki coşku ve ozzy'nin izleyicilere kova kova su dökmesi ve köpük banyosu yaptırdığı anlardı. o anlarda fotoğraf makinem zarar görmesin diye kendimi biraz geri çektim itiraf edeyim. ama sonra gaza geldim ve pek umursamayarak olabildiğince önlere gittim. davulcunun ve yeni gitaristin yaptığı solo şovları ve ozzy'nin dio'yu anmasını da unutmamak lazım.

    izleyici kitlesine gelirsem gençler kadar yetişkinler de önemli bir çoğunluğu oluşturuyordu. çocuğunu alıp gelen ebeveynler de bol bol vardı ve böyle görüntüler görmek hoş oluyor.

    tek cümleyle özetlemek gerekirse ozzy osbourne'un oldukça keyifli olduğu, seyirciyle iletişimi elinden geldiğince sıcak bir şekilde kurduğu ve 62 yaşında olmasına rağmen içine küçük bir çocuğun ruhu kaçmış gibi hareketli olduğu unutulmaz bir istanbul gecesiydi.

    çektiğim videolar ve fotoğraflar:

    iron man: http://www.youtube.com/watch?v=7qldnsufosq
    mr. crowley: http://www.youtube.com/watch?v=s6pfqi8exaa
    crazy train: http://www.youtube.com/watch?v=q3pnlqmkwoq
    drum solo: http://www.youtube.com/watch?v=wnfzjzjonfu

    http://i54.tinypic.com/29xyh5e.jpg
    http://i56.tinypic.com/2vw60c5.jpg
    http://i55.tinypic.com/1zefoza.jpg
    http://i56.tinypic.com/2i96yj9.jpg
    http://i55.tinypic.com/2d11f6r.jpg
    http://i51.tinypic.com/301jxb4.jpg
    http://i56.tinypic.com/2llbx9j.jpg
    http://i55.tinypic.com/2h7j9xc.jpg
    http://i52.tinypic.com/2agu2qr.jpg
  • ozzy'nin bir heves zamanında sahneye çıkıp türk sanat musikisi konserine gelen profile dayanamayarak bana göre erken saatte sahneden inip gittiği konser oldu. ulan toplasan ben, kahveden cevat abi bakkal muharrem filan kafa salladık. pogo yapan olmadığı gibi böyle bir imkana sahipken ben bile kıllandım. ne lan o öle sibel can konseri olsa böle yapmazdınız lan. çok malız. milletçenek. her kesim olarak. daha da gelmez o adam ben diyim. zate yaş baş da malum.
  • efsanevi bir konserdi. ozzy osbourne'u kendi gözlerimle kanlı canlı görmek, sahnede öyle çocuk gibi sırıtarak hoplaması zıplaması, seyircilere köpük makinesiyle saldırması, kısacası konserin her saniyesi ayrı eğlenceliydi. her black sabbath'a tapan ya da her mr. crowley dinleyişinde "it's symbolic of course" kısmında gülen, solosunda ürperen dinleyici için unutulmaz bir tecrübe olmuştur. ayrıca diğer elemanların performansları da takdire değerdi. özellikle solo attıkları kısımda davulcuyu (bkz: tommy clufetos) izlerken gözlerimi ayıramadım. gus g'nin solo performansını çok beğenmedim, melodileri biraz daha belirgin hale getirseydi tadından yenmezdi ama onun dışında mükemmeldi, çok doğaçlamaya bulaşmaması güzel bir seçim olmuş. ayrıca arkamda duran o iki gotik kıza da selam ederim. haklısınız, adam öyle vantilatör karşısında saçlarını savurarak gitar çalınca insan ister istemez kendinden geçiyor.

    ayrıca bütün yazıyı mr. crowley'le geçirmek istemezdim ama ooo ooo ooo oooo oooo diye bağırdık ve ozzy "miiiiisteeer crowleey" diye hafiften başladı ya, işte o an çok ürperticiydi.

    tabii konserde çalınan black sabbath şarkılarının yarattığı etkiden hiç bahsetmiyorum, dünyanın en garip hissini yaşatmış olabilirler. o yıllarda yaşamıyor olmama rağmen yaşıyormuş gibi hissettim, karşımda iommi olmasa da geezer olmasa da varmış gibi hissettim, ozzy'e bakıp hayaller alemine daldım gittim. fairies wear boots and we believe you diyoruz o halde.
  • ozzy için "ozzy artık yaşlandı, eski ozzy değil, yürüyemiyor bile ov yee" diyenlere bir güzel kapak olmuş konserdir. lan ben konser sonunda yorgunluktan ölmüş bitmişken ozzy hala sahnede hopluyor, zıplıyor, koşuyordu, milleti ıslatıyor üstüne bir de şarkı söylüyordu. dedemiz sahnede çocuklar gibi eğlendi ve bize de belki de bir daha yaşayamayacağımız inanılmaz bir deneyim yaşattı.
  • 2 sene öncesinde judas priest konserinde yaşadığım güzel hisleri bana yaşatan etkinlik. ah bir de no more tears ve the ultimate sin söyleseydin be ozzy baba.
hesabın var mı? giriş yap