• görev yaptığı sürede bikbikçileri anlamıyorum. ee yani şimdi kocaman bir saçmalığa karşı birlik olmak neden kötü olsun?
  • abdullah gül ve arkasından davutoğlu nun çıkışları izlenmeli.
  • bugün görevde olsaydı hukuksuz bulduğu ve şikayet ettiği kararnamelerin altında kendi imzası bulunuyor olurdu. zamanında akademisyenler şeytanlaştırılırken başbakandı. boşuna ağlayıp sızlanma. eğer haksız bir durum varsa hakkınızı geri alırsınız haha. yonca yerken hım hım sapa gelince mee.
  • gelecek partisi genel başkanı sıfatıyla yapılan açıklamalardır. mağdur rolü oynayarak siyaset yapma; bu ülkede vazgeçilmez bir enstrümandır.
  • anlat anlat heyecanlı oluyor
  • kendisi keşke askeri okullar kapatılıp, öğrencileri kapı önüne koyulurken de konuşsaydı öylesi daha anlamlı olurdu.
  • söyledikleri;
    tarih reel politikaya boyun eğenleri değil idealleri için bedel ödemeyi göze alanları yazar.

    akparti türkiyesinde özgür düşünceye, bilime, ahlaka yer yoktur.
    akparti türkiyesi adaletsizliğin, hukuksuzluğun türkiyesidir.
    herkesin kendilerine itaat etmesini istiyorlar, başka bir siyasi düşünceye tahammülleri yok.

    erdoğan iyi çevresi kötü aldatmacalarını bırakalım artık. gençlerin hayalleri ile oynayan, eğitime darbe vuran, rantçılara para sağlayan, siyasi hırsı ve kini için engel tanımayan da bizzat erdoğandır.

    herifin içine selahattin demirtaş kaçmış, söylediklerinin hepsini bir duysanız sanki yıllardır demokrasi savaşçısı.
    konuşması bu şekilde devam ediyor. gördüğünüz gibi tipik bu ülke insanı, ucu kendisine dokunmadı mı gıkı çıkmaz, kendisine dokundu mu demokrasi savaşçısı kesiliyor.
    faşizmin ekmeğini yerken sesin çıkmıyordu davutoğlu efendi. milletin canına okurken, tüm haksızlıkları hukuksuzlukları uygularken keyfin yerindeydi.
  • https://youtu.be/zwubei1fmek?t=5087 bu açıklamaları'nın yanında solda sıfır kalmaktadır. zamanında "başkanlık sistemini'nin otoriter olması zorunlu değildir!" demişti. haksız sayılmaz lakin bir saray darbesi ile makamından indirildi. onu o makama getiren zihniyet de başkanlık sistemi mefhumunu türkiye'ye getirmek isteyen zihniyet de onu görevden alan zihniyet de aynı zihniyetti. kendisi eğer o zamanlarda böyle bir tehlikeyi yok saydıysa en iyi itibariyle vizyonsuzdur, diplomasını hak etmemektedir. tarihte parlamenter sistemi lağvederek -dolayısıyla başkanlık sistemini- getirerek kendi diktatoryasını ilan eden nice politikacılar vardır ve sn. davutoğlu bilgi birikimi ile teoride bunları zaten biliyor ve tehlikeyi görüyor olmalıydı. fakat namümkün. gelinen noktada, kurucusu olduğu vakıf ve üniversite, tek bir cumhurbaşkanı kararı ile lağvedildi. bir nevi kendi vizyonsuzluğuna kurban gitti diyebiliriz en iyi ihtimalle. bu kıratte insanlar hala utanmadan ülke yönetmeye talipler. şimdi soruyorum size ey ahali, "fetö bizi kandırdı allah affetsin" ile davutoğlu'nun bu durumu arasında bir fark var mıdır? dengesini bozduğunuz kantar gün geldi işte sizi böyle tarttı. zamanında "5 general ülke adına kararlar alırdı" diye ciyaklarken şimdi sadece 1 (bir) kişinin kararına ve insafına kaldınız. ama siz bunu malesef hak ettiniz.

    tanım: her yönüyle vizyonsuz bir siyasetçi eskisinin yok hükmündeki açıklamalarıdır. bana dokunmayan yılan bin yaşasın moduyla yaklaşık 3-4 yıl takıldı fakat artık çekirge daha fazla sıçrayamadı!
  • kendine kadar muhalif * boyu kadar muhalif * başınıza gelenler keder, kıspet mukadder ve at ahmet bey emmi. te afkur etmek lazım. pardon tevekkahkül aman işte nabarsan yap ötede orda
  • kimse sabrimizi sinamasin bey üzülmüs, bicak kemige dayanmis zaar.

    yanlis hatirlamiyorsam veren de alan da ayni kisi. 450 bin metrekare kamu alanina yasal olmayan yollarla dikilen "özel bir üniversite".
    acilisini gül ve erdogan birlikte yapmislardi. uslu cocuk ol diye vermisler, uslu durmayinca elinden almislar.
    devletin mali deniz, yemeyen keriz diyerek kamunun malina cökerken hic utanmadin. simdi de aglama bir zahmet.
hesabın var mı? giriş yap