• görüp, geçilmiştir.
  • kim ne derse desin bu ülkede yalnız bir kadın olmanın zorluklarını yaşayan kadındır.yaşının hiçbir önemi yoktur, önemli olan tamlamadaki sıfatıdır.
    bu ülkede kendisinden çok daha zor bir hayat yaşayan hemcinsi için
    (bkz: türkiye'de dul kadın)
  • evlenmek istemesine ragmen etrafinda yasi ona uygun erkeklerin iyileri ya kapilmistir ya da bekar olup alayina gitmektedir. o yuzden bu kadinlarin buyuk bir kismi evlenmek isteyip, munasip bir koca adayi beklemektedirler.
  • doktora filan yapıyordur, koca bulamayınca ne yapsın? çocuk filan da yok ilgilenecek zaman geçirecek bir şeyler lazım.
  • buyuk ihtimalle icinde bulunacagim gruptur. simdiden hazirlaniyorum..kadin hakkinda dogru duzgun yazin ilerde okuycam buralari moralim bozulmasin olum:/
  • 30 yaşında bekar bir kadın olmak, öyle bir şeydir ki; mevzubahis kadını içinde bulunduğu durumu savunmaya iter. modernitenin adeta ebesiyle cinsel münasebete girer. istediğiniz kadar eğitimli olun, kültürlü olun, bir kaç dil bilin, kendi paranızı kendiniz kazanın, hatta çok para kazanın, kendi eviniz olsun, kendi arabanız olsun, hobileriniz olsun, yetenekleriniz olsun, yaşam enerjiniz olsun, bir sürü arkadaşınız olsun, yakışıklı bir sevgiliniz olsun ve en nihayetinde gerçekten güzel bir kadın olun; siz yine de 30 yaşında bekar bir kadınsınızdır. toplum bütün bu özelliklerinizi görmeyecek ve size acıyacaktır.

    ne yani? siz o koca çenenizi kapatasınız, o muhteşem önyargınızı götünüze sokasınız diye; 30 yaşındaki bekar kadın illa evlenmeli midir? ama yok. o da yetmez. çünkü bu defa 40 yaşında evli ve çocuksuz kadın diye dertlenirsiniz siz. tanrılar çocuk istemektedir çünkü. ne bitmeyen derdiniz varmış toplum olarak anasını satayım!

    hiç mi evlenmemeli? ne münasebet. birlikte uyum içinde bir hayatı yaşayabileceğiniz kadar iyi anlaşabildiğiniz bir insan varsa karşınızda ve o da aynı şeyi istiyorsa sizinle; neden olmasın ki? çocuk çok başka bir şey, bu konuya hiç girmek istemiyorum ama yine iki kişi de istiyorsa, neden olmasın ki? kötü mü? değil. yanlış mı? değil. mutsuz bir hayat mı? hiç de değil. eğer siz bunu istiyorsanız, neden olmasın? her iki hayatın da hem çok güzel hem çok kötü yönleri vardır eminim. bir kadın, kendisini çok seven bir eşi ve iki çocuğuyla birlikte evde yemek yaparken mutlu da olabilir mutsuz da. yine bir kadın, gecenin geç saatlerinde barda kendisine kur yapan bir yakışıklıyla vakit geçirirken mutlu da olabilir mutsuz da. bir kadının mutlu olup olmaması, evli ya da bekar olmasına bağlı değildir; bir çok değişkenleri vardır. kaldı ki mutluluk stabil bir ruh hali değildir.

    ve fakat, lütfen o at gözlüklerinizi çıkarın ve herkesin hayatı sizin gibi görmediğine, görmek zorunda olmadığına, 30 yaşında bekar hiçbir kadının bu baskıdan bezip önüne çıkan ilk adamla evlenecek kadar gerizekalı olmadığına inanın.

    unutmayın ki; her malın bir alıcısı vardır. ve fakat 30 yaşındaki bekar kadın, tıpkı 30 yaşındaki evli kadın gibi mal değildir; her şeyden evvel insandır.
  • evlenmek istediği insanla henüz karşılaşmamıştır. daha üstüne kurcalamanın herhangi bi gereği yok. gidin 58. maddeyi falan tartışın hadi canlarım.

    edit: yok yok vazgeçtim soykırım oylamasını tartışın, bakın kabul edilmiş. en azından entellektüaliteniz artar felan.
  • doktorasıyla uğraşmış bir kadın da olabilir, aseksüel de olabilir, beraber de yaşıyor olabilir, çok çirkin de olabilir, ya da evlenecek kişi bekliyordur. tek bir tipe sığdırılamayacak kadar geniş bir genellemedir bu.

    ama kesin olan şey şu ki hemcinsleri tarafından yaftalanmaktan kurtulamaz. erkeklerin umurunda değildir zaten.
  • hıyar gibi erken evlenmiş mutsuz tazeleri ve sümüğün atmadığı abazaları çok dertlendirir.

    siz enayi gibi "yooo yok, hayatımın adamı bu anacım" diye koştura kotura evlenirken o ne istediğini ve istediklerine nasıl ulaşacağını düşünüyordu. şimdi siz evinizin salonunda oturmak sureti ile sinirinizi bozan o adamla kavga etmeye yer ararken o telefonun ucunda, arasam, uygunsa, sabah erken kalkmayacaksa üşenmez gelir, konuşuruz, geziniriz vs. vs. ya siz evli hanım? şimdi size bir telefon açsam, o "hayatınızın adamı" ile kaç gün kavga edersiniz?

    beylere hiç girmiyorum, etrafınızda, işinizde ve aile çevrenizde alıştığınız "kocakocakocakoca" diye gezen kezbanlardan aldığınız güvenle yaklaşıp, siktiri yediğinizde bok attığınızı hepimiz biliyoruz, birbirimizi kandırmayalım.

    son tahlilde, kendisi hayatı ile ilgili şahane bir karar vermiştir, tebrik edilesidir.
  • icindeki biyolojik saati cevresel faktörler nedeniyle bozulmus kadin da olabilir. (bkz: böyle birsey yok ama olabilir de)

    2 senem kaldi ama benim saatte tik yok. yolda kadinlar güzel bi cocuk/bebek görünce gidip minciklar, öper. ben golden köpekleri seviyorum uzaktan, hatta deliriyorum. cocugum olmasini istemiyorum, düsünemiyorum. bi köpegim olsun istiyorum aksine.

    bozuk saat bile günde iki kez dogruyu gösterirken neyse...
hesabın var mı? giriş yap