31 mart 2019 yerel seçimleri

• https://twitter.com/…tatus/1129105759575392256?s=08
• (bkz: internet explorer)
  
  (bkz: kafası yeni geldi herhalde)
• imamoğlu seçimleri.
• ysk başkanı sadi güven'in karşı oyunda istanbul seçimlerinin iptal edilmemesi gerektiğini ysk'nin diğer itirazlara verdiği kararlardan örneklerle anlattı. güven'in yazdıkları şöyle:
  
  sandık kurullarının aykırı oluşturulmasına katılmak mümkün değil
  
  yüksek seçim kurulumuz adalet ve kalkınma partisince kısa karara gerekçe yapılan hal dışında gösterilen olay ve halleri seçimin neticesine müessir olarak kabul etmemiş olup bu kabul yüksek seçim kurulunun istikrar kazanmış içtihatlarına da uygundur.
  sandık kurullarının kanuna aykırı oluşturulması nedeniyle seçimin iptali kararına ise katılmak mümkün olmamıştır.
  
  imzasız sandık döküm cetvellerinde akp temsilcileri var
  
  yaptırılan inceleme neticesinde; bazı sandıkların sayım döküm cetvellerinin mühürsüz, bazılarının mühürlü, bazılarının da bir sahifesinin mühürlü, bir sahifesinin mühürsüz olduğu görülmüştür. 101 sayım döküm cetvelinin dolu ancak imzasız olduğu anlaşılmıştır. 214 adet sayım döküm cetvelinin boş olduğu ileri sürülmüş ise de 22 sandığa ait sayım döküm cetvelinin boş olduğu, 4 ayrı türde oy kullanılan aynı sandıkların 19’unda ilçe belediye başkanlığı ve belediye meclisi seçimine ait sayım döküm cetvelinin bulunduğu, tamamının sandık sonuç tutanaklarının olduğu, adalet ve kalkınma partisi temsilcisinin bu sandıklarda görev yaptığı anlaşılmıştır.
  
  uyumsuzluk görülmedi
  
  bazı sayım döküm cetvelinde döküm neticesinin rakamla yazılmadığı, bazılarında kurul üyelerinin bazılarının imzasının eksik olduğu ve 40 sandıkta sayım döküm cetveli, sandık sonuç tutanağa aktarılırken hata yapıldığı görülmüştür. imzasız 101 sayım döküm cetvelinin tamamında başkan ve memur üye ile birlikte ak parti ve üç sandık hariç chp tüm sandıklara üye vermiş olup hatta adalet ve kalkınma partisi 145, cumhuriyet halk partisi 120 olmak üzere bazı sandıklarda 1’den fazla üye ile temsil edilmişlerdir.
  
  ayrıca imzasız sayım döküm cetvelleri ile sandık sonuç tutanakları uyumlu olup seçim iptal nedeni olabilecek bir uyumsuzluk görülmemiştir.
  
  itiraz yapılmadı
  
  sayım döküm cetveli olmayan 22 sandıkta görev yapan sandık kurulu üyeleri aynı sandıklarda diğer seçim türüne ait 19 sandığın sayım döküm cetvellerini ve 22 sandığın sandık sonuç tutanağını doldurduğuna ve tutanak defterine bir itiraz yapılmadığına göre siyasi partilerin müşahitlerinin ve oy verme yerinde hazır bulunanların huzurunda oy sayım ve döküm işleminin yapılmış olması karşısında sayım ve dökümün sandık başında denetlendiğinin ve buna göre sandık sonuç tutanağının tanzim edildiğinin kabulü gerekmekle bu eksiklikler tüm kurulca iptal nedeni olarak görülmemiştir.
  
  geçersiz oylar iptal nedeni olmaz
  
  maddi hatalarla ve kaydırmalarla ilgili usulsüzlükler giderilerek, seçsis’e işlendiğinden iptal nedeni kabul edilmemiştir. sandık sonuç tutanağındaki geçersiz oyların geçersizlik nedenlerinin yazılı olmayışı da istanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimine yönelik 39 ilçede geçersiz oylar yeniden sayıldığından iptal nedeni olarak görülmemiştir.
  
  maddi hatalarla ve kaydırmalarla ilgili usulsüzlükler giderilerek, seçsis’e işlendiğinden iptal nedeni kabul edilmemiştir. sandık sonuç tutanağındaki geçersiz oyların geçersizlik nedenlerinin yazılı olmayışı da istanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimine yönelik 39 ilçede geçersiz oylar yeniden sayıldığından iptal nedeni olarak görülmemiştir.
  
  kamu görevlilerinin görev yapmaması seçime etki etmez
  
  ilçe seçim kurulu başkanı bu şekilde gelen listelerden ad çekme işlemlerini 298 sayılı kanunun 23/8 fıkrası uyarınca ilçe seçim kurulu huzurunda yapmak zorundadır. ilçe seçim kurullarının tümünde adalet ve kalkınma partisi ve cumhuriyet halk partisinin üyesi görev yapmaktadır. yasa koyucu sandık kurulu başkanlarının usulsüz atanmalarını tam kanunsuzluk nedenine dayalı mutlak iptal sebebi saymamıştır. yüksek seçim kurulu da kararlarında tam kanunsuzluk nedeniyle iptal sebebi saymamıştır. 298 sayılı kanunun 119. maddesinde “sandık kurullarının teşkiline dair, ilçe seçim kurulu veya başkanı tarafından yapılan işlemlerin düzeltilmesi için, bu işlemlerin neticesinden itibaren en geç iki gün içinde şikayet yoluyla düzeltilmesi istenebilir.
  
  şikayet yapılmadı
  
  şikayetin reddine dair olan kararlara karşı bildirilmesinden veya tebliğinden itibaren iki gün içinde il seçim kuruluna itiraz olunur. il seçim kurulları, iki gün içinde kesin karar verirler. bu şikayetin yapılmamış olması sandık kurulunun teşekkülüne karşı itiraza engel değildir. ancak, bu itirazın teşekkülünden itibaren iki gün içinde il seçim kuruluna yapılması şarttır. il seçim kurulunun vereceği karar kesindir.” hükmü getirilmiştir.
  
  212 adet sandık kurulu başkanının yasaya aykırı şekilde görevlendirildiğinde şüphe yoktur. sandık kurullarının yasada öngörülen şekilde atanmaması halinde yapılacak işlem yüksek seçim kurulunun 13/12/2018 tarihli 2018/1105 sayılı kararıyla kabul edilen seçim takvimine göre 02 mart 2019 tarihinde sandık kurullarının teşkiline dair ilçe seçim kurulu kararlarına karşı yapılan itirazın il seçim kurulunca kesin olarak karara bağlamasının son günü şeklinde düzenleme ile belirlenmiştir.
  
  mustafakemalpaşa kararını hatırlattı
  
  yüksek seçim kurulu mustafakemalpaşa ilçesinde sandık kurulu başkanının “belediyede çalışan müdür ve müdür yardımcılarından oluştuğu bu durumun tam kanunsuzluk hali olduğu ve bu sandıklarda seçim iptali söz konusu olduğu halde seçim sonuçlarının değişeceğini belirterek seçimin iptali ile yenilenmesi” iddiası üzerine sandık kurulu başkanının çalıştığı kurumun niteliği ile ilgili değerlendirmeye girmeden sandık kurullarının teşkiline ilişkin itirazın yüksek seçim kurulunun 2018/1105 sayılı seçim takvimine göre 02 mart 2019 tarihinde kesin olarak karara bağlanması nedeniyle tam kanunsuzluk iddiasına ilişkin talebin reddine karar vermiştir.
  
  tam kanunsuzluk hali oluşmadı
  
  31 mart 2019 günü istanbul’da yapılan seçimde; 2018 yılında değişen 298 sayılı yasanın 22. maddesine aykırı sandık kurulu başkan ve üyesinin görevlendirildiği şüphesizdir. 2004 ve 2009 yılında yüksek seçim kurulu tarafından verilen kararlar emsal olmaz denilebilir ise de kararlar verildiği tarihte yürürlükte bulunan yasadaki sandık kurulu başkan ve üyelerinin belirlenme usulüne aykırılık haline ilişkin olmakla 298 sayılı kanunun değişik 22. maddesine aykırılıktan farklı değildir. sandık kurullarının usulsüz oluşması tam kanunsuzluk halini oluşturmaz. sandık kurullarının kuruluşuna ilişkin işlemlerin kesinleşmesinden sonra bu kuruluşa karşı yapılacak itirazlar seçimden sonra o seçimlerin iptali için tek başına bir itiraz sebebi olarak ileri sürülemez.
  
  'seçimin neticesine tesir etmediği için...'
  
  298 sayılı kanunun 21 ve 23. maddeleri gereği 5 kişisi siyasi parti temsilcisi olup 7 kişiden oluşan sandık kurulunda siyasi partili üyelerle birlikte görev yapan usulsüz atanmış sandık kurulu başkanının 31 mart 2019 günü yapılan istanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimine ilişkin maddi hatalar giderilip geçersiz oyların tamamının yeniden sayılması karşısında tek başına seçimin neticesine tesir ettiğine ilişkin seçimin iptalini gerektirir tespit olmadığından sayın çoğunluğun seçimin iptali ile yenilenmesine ilişkin kararına katılınamamıştır."
  
  http://www.cumhuriyet.com.tr/…ini_kabul_etmedi.html
• tek bir oyun ne kadar önemli olduğunu seçmene hatırlatan seçim.
• istanbul seçimlerinde seçim gecesi millet ittifakı tarafında ıslak imzalı tutanaklar eksik olsaydı veri akışını tam ekrem imamoğlu binali yıldırımı geçecekken durduran anadolu ajansı ve akp nin 3500 oyla kazandık açıklaması ile biz kazandık özetli yapılan teşekkür konuşmasının ardından sürecin binali yıldırım lehine sonlanacağı ortalama zekaya sahip insanlar tarafından açıkça tahmin edilebilir.. tutanaklar tam olunca bu olmadı olmadı. çünkü hesaplar ortadaydı. örneğin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde doğu illerinden gelen tutanaklar toparlanırken oluşan darmadağın bir düzensizlikle ortalıkta o gece görünmeyen muharrem ince “hayır biz kazandık elimizde butun sandıklara ait tutanaklar var diyemedi” çünkü bu yenilgiyi onaylaması için aslında butun sandıkların basında o sandıkları doğru duzgun takip edebilecek sandık görevlilerinin bulunması gerekiyordu. ancak doğu anadolu özelinde bu mümkün olmadı.
  
  istanbulda tutanak toplama süreci sağlıklı işleyince seçim sonrası istanbulda yaşayan insanların çoğunun oylarını alan ekrem imamoğlunun seçilmesi ile bu seçimde ve önceki seçimlerde hiç bir siyasi partinin başına gelmeyen trajik konular chp nin başına gelerek cumhuriyet tarihinde istanbulda ilk defa bir yerel seçim iptal ettirildi. şimdi iptal ettirilme sürecine göz atalım.
  
  bu seçimin iptal edilmesiyle ilgili akp nin son günlerde bir savı var oyların yuzde10 u sayıldı fark 13000 oldu hepsi sayılsaydı fark daha da inecekti ve ekrem imamoğlu kaybedecekti savı. canlı yayınlarda akp tarafındaki konuşmacılara sorulan sorularda bu cevap alınınca programcılar aşağıdaki paragrafta beliteceğim cevaba konu soruyu soramıyor çünkü konuya vakıf değiller nasıl gazetecilikse. yandaş medya olsa tamam ama diğer taraf da bilmiyor.
  
  okuyunuz, bu fark maddi hatalar düzeltildikten ve tüm geçersiz oylar sayılıp geçerli hale getirildikten sonra düştü o rakamlara. o sandıklarda akp li sandık görevlilerinin imzası da vardı, ve o görevlilerin herhangi bir geçersiz oyun geçerli olması gerektiğiyle alakalı herhangi bir itirazı yoktu. ona rağmen gecersiz oylar sayılsın dendi. geçersizliğin mevzuatsal bilgi eksikliğinden kaynaklanmış olmasına rağmen sanki hala kim olduğu bilinmeyen birilerinin oy çalmasından kaynaklandığı havası estirilmeye başladı.
  
  netice itibariyle 13 bine düşen fark geçersiz oyların geçerli hale getirilmesi ile sağlanmış durumda.
  
  geriye kalan sayılan geçerli oylara baktığımızda ise belirlenen ve tekrar sayım yapılan kısmında ekrem imamoğlunun oy sayısının yükseldiği görüldü. dolayısıyla geri kalan geçerli oyların hepsi sayılsaydı hiç bir şey değişmeyecekti aslında.
  
  sayımlardan sonuç çıkmayınca büyükçekmecede adres usulsüzlüğü gerekçesi piyasaya atılmaya çalışıldı ortada buyuk bir vurgun olduğu algısının oluşturulması için evlere polisler gönderildi. adres kaydırmasının akp adaylarının sıklıkla kullandığı bir yöntem olmasından yola çıkılarak aslında bu durumun olağan bir durum oldugu bilinmekte idi. kaldı ki seçmen listesi konusunda da itirazlar marta kadar yapılmış ve liste o tarihte zaten kesinleşmişti. tabii seçim iptalinin hukuki anlaşılır bir dayanağı olmadığı için seçim bu dayanak kullanılarak da iptal edilse edilirdi ama başka bir gerekçe aranması kararlaştırılarak nedense birden büyükçekmece konusu gündemden düşürüldü. başka gerekçe olmasaydı bu gerekçeden yürünürdü belki de o zaman da iktidara yakın tvlerde gazetelerde bu gerekçe ile iptal edilen bir seçimin sonrasında adres kaydırma ile oy çalındığı, büyük vurgunlar yapıldığı gibi haberler yapılarak ve siyasi demeçler verilerek kamuoyunun etkilenmeye ve buna inandırılmaya çalışıldığına şahit olabilirdik.
  
  vicdana sahip bir vatandaş olarak söylemek gerekir ise olması gereken şuydu, başkanı kamu görevlisi olmadığı tespit edilen sandıklar tekrar açılır oyları sayılır millet iradesinin nasıl tecelli ettiği tespit edilirdi. o sandıklarda bi art niyet çalma çırpma var mı görülürdü. bu konunun mühürsüz oy konusu ile önem bakımından aynı ağırlığı var ancak mühürsüz oy pusulası konusunda kanunda açıkça belirtilen bir hükmün tersi karar verilirken kanunda yazan kamu görevlisi konusu o sandıklardaki oylara tekrar bakmaya gerek görmeden seçim iptal ettirebiliyor.
  
  özetlemek gerekirse sürece taaa en başından geldiği noktaya kadar baktığımızda istanbulun yönetimini ekrem imamoğluna verilmemesi için ciddi çabalar sarf edilmesi ve ortada bir çalma çırpma varmış gibi hava estirilip kamu oyunun da iletişim kanalları vasıtasıyla etkilenmeye çalışılması bunun için zaman zaman kamu gücünün kullanılması ile buna gerekçeler bulunmaya çalışılması üst üste koyulduğunda ekrem imamoğlunun siyaseten mağdur edildiği açık. falanca sayıda sandık kurulu başkanının kamu görevlisi olmaması seçim iptal ettirilmesini gerektirecek bir husus değildir. önemli olan seçmen iradesinin tam ve düzgün olarak sandıklara yansımış olmasıdır ki bu konu başkanı kamu görevlisi olmayan sandıklar tekrar sayılarak netleşebilirdi. eğer bu tip konular seçim iptaline yol açarsa her seçimde mevzuatsal eksiklikler bulunur ve istediğiniz taktirde armudun sapı üzümün çöpü diyerek her seçimi iptal ettirebilirsiniz.
• muhalif kesimin çok büyük oranda umudunu kaybetmis olduğu bir donemde gerçekleşmiş, ve secim ile birlikte umutsuzluğun yerini bu sefer büyük ve vazgeçilmesi zor umudun aldigi seçimdir.
  
  öncelikle secimi, istanbul, ankara, tunceli ve diger iller seklinde ayırırsak hata etmiş olmayız.
  
  zira ankara belediyesi, yillar sonra bir ilki gerçekleştirerek mansur yavas ile birlikte chp'ye katilmistir, bu da pek cok gelişme ile birlikte ihalelerin halkin gözleri önünde gerçekleşmesine ve canlı yayında yapılmasına olanak saglamistir, ayrica belediye tarafından önceki ihalelerde bosu bosuna hakkından fazla tutarda paraların harcandigi, israf edildiği görülmüştür.
  
  ........
  
  tunceli de tkp, mehmet fatih macoglu ile en güçlü rakipleri olan hdp ve chp'yi geçerek belediyeyi kazanmış, ve macoglu oldukca fazla kisinin sempati duydugu bir belediye başkanı haline gelmişti. bu komünizmin aslanda korkulduğu gibi veya insanların deneyimlemekten çekindikleri turde bir şey olmadiginin gösterilmesi adina onemli bir fırsattı. macoglu daha sonraki günlerde calismalarina devam ederken, belediye tabelasındaki tunceli yazisinin sehrin eski ismi olan dersim olarak değiştirilmesine belediye meclisinde karar verildiğini acikladi. bu haber ile birlikte, onu destekleyen insanların bir kismi kendisine tepki gösterirken, bir kismi da kendisini desteklemeye devam etti.
  
  macoglu'nun aciklamasi
  
  yorum:
  bir tuncelili/ dersimli olarak, verilen bu kararı epey yersiz ve anlamsız buldum. çünkü beğenir ya da beğenmem, memleketimin kağıt uzerindeki resmi ismi tunceli'dir, isminin değiştirildiği kanlı donem itibari ile pek cok zaman kendimi dersim derken daha samimi ve iyi hissediyorum ve arkadaşlarım ile kendi aramızda konuşurken dersim diyoruz zaten. ama bunlar resmi anlamda değiştirilebileceğini anlamına gelmiyor, kaldı ki goreve henüz baslamis bir belediye baskaninin mecliste bu denli ciddi ve hassas bir karar almasi gercekten mantıksiz, maçoğlu sadece kendi memleketi icinde degil butun ülkede farklı fikirlere sahip insanlar tarafından benimsenmeye baslamis ve hatta komünizm adina cok güzel bir figür olmustu, ama o efsane olabilecekken gazoz olmayı seçti diyebiliriz. umarız imajını icraatleri ile tekrar eski haline döndürebilir.
  seviyoruz nohutcu baskani.
  
  .........
  
  ve son olarak ıstanbul.
  kilicdaroglu secimden once beylikduzu'nde yasamayan ıstanbullularin kendisini neredeyse hiç tanimadigi bir aday aciklamisti belediye baskanligi secimleri icin.
  o aday ekrem ımamogluydu.
  soy ismi itibari ile, sag kesime yakin gözüken bu adam da kimdi boyle, o donem belki de kimsenin mantıklı bulmadigi bu kisi 31 mart secimlerinde herkesin zamanında bel baglamis olduğu muharrem ınce'nin yapamadigini yapacak, ve gerek kurduğu ekip ile, gerekse secim gecesi boyunca cikacağı 10'u askin canlı yayın ile halkin ve kendisine oy veren vatandaşın ilgisini cok büyük ölçüde toplamayi başaracaktı.
  
  istanbul icin sandıklar açılmaya baslandiginda, aslinda muhalefet icin daha doğru bir ifade ile yıllardır çeşitli tanımlamalarla birbirinden ayrilmis ulkenin yüzde ellilik kismi icin bu secim ötekilerden pek de farklı olmayacakti, umut vaad etmiyordu yani.
  
  ama zaman geçtikçe ekranlarda karsilastigimiz, o bir turlu kapanmayan oy farkinin kapanmaya basladigini gorduk, daha sonra imamoglunun sosyal medya hesaplarından insanları sandık başlarından ayrılmamaya davet etmesiyle iyice alevlendi ortalık. olabilir miydi? olacak miydi bu sefer diye sormaya başladık icimizden, bir yandan da pek tabii umutlanmaya korkar haldeyiz yine.
  
  sonra oy farki tam kapandı kapanacak, belli ki ımamoğlu lehine islemeye baslayacaktı oylar artık, ve tam 23:20'de yani oyların 98.8% 'i sayilmis durumda iken anadolu ajansı veri akisini bir anda kesti. muhtemelen hiçbirimiz secimin bir numaralı veri kaynağı olması gereken ajansın saatlerce sessiz kalacagini tahmin etmiyorduk o zaman.
  bu süreçte ekrem ımamoglu'nun ekibinden canan kaftancıoğlu ve arkadaslari cok büyük bir ekip calismasi yürüterek oyların takipçisi oldular, ve anadolu ajansının veremedigi veriyi ımamoğlu gece cikip naklen verdigi yayınlarda acikladi. aktardiklarina gore, ıstanbul, o "ıstanbul'u alan butun turkiyeyi alır" cümlelerinde gecen bu sehir, 15 yıl sonra akp belediyesinden cikmis durumdaydı. turkiye cumhuriyeti sanayisinin ve ekonomisinin neredeyse 50%'sini içeren bu kentin chp'ye gecmesi, akp acısından cok büyük bir güç ve rant kaybı olacakti.
  
  aradan gecen saatler sonrasında, imamoglu kazandigini bir kez daha iddia ediyordu.
  
  bu süreçte, iktidar kanadı secimin kaybedilgini hiçbir sekilde kabul etmek istemezken, iktidar secmenlerinin aklında binali yildirim'in secim gecesi henüz nihai sonuclar belli degilken yaptigi balkon konuşması kalmisti, bu yüzdendir ki onlar da kendi adaylarının kazandigini zannediyorlardı.
  
  iktidar ve yandaşları, bu asamadan sonra geri dönülmez bir yola girdiklerini farketmiş olsalar gerek, "oylar calindi" diye bir iddia atıldı ortaya. bu baslarda muhalifler tarafından sosyal medyada epey tiye alindi, pek çokları gibi bende bunu ileride ciddi ciddi sokaklarda kullanabilecekleri adeta bir slogan haline getireceklerini aklimin ucundan bile geçirmemiştim. ama resmen söyledikleri yalana kendilerini bile inandirdilar.
  (bkz: cunku caldilar)
  
  akp'nin ysk'ya verdigi talepler genellikle kabul olmasa da islerine yarayacak adimlar atıldı sayım konusunda.
  
  bu süreçte;
  
  -geçersiz oylar sayıldı, burada her iki adayın oylarında da degisiklikler oldu, binali yildirim'in lehine daha çok oy çıkmıştı, ımamoğlu bu durumun sebebini bilinçli/bilinsciz secmen farkına dayanarak acikladi,
  
  -21 ilcede 51 sandiga sontajlama yapıldı, ve imamoglunun lehine oy cikti,
  
  - istanbul’da ak parti tarafından 39 ilçeye itiraz edilmişti. ilçe seçim kurullarına sunulan itiraz dilekçelerinde geçersiz oyların yeninde sayılması ve hatalı sandık tutanaklarının düzeltilmesi talep edilmişti. yapılan itirazlar ilçe seçim kurulları tarafından değerlendirmeye alındı. ilk olarak beykoz, çekmeköy ve fatih ilçe seçim kurulu tarafından yapılan itirazı kabul etti. karar doğrultusunda itiraz edilen sandıklardaki oylar yeninden sayılacakti.
  
  kaynak
  
  -ayni zarfa atilan 4 pusuladan sadece 1'inin(ıstanbul belediye baskan secimi) sahte/hatali olduğu iddia edildi.
  
  bunlar olup biterken, ekrem ımamoglu ve binali yildirim arasındaki oy farki 27.000'den 13.000 civarına düşmüştü.
  eh bu fark eder miydi? etmemeliydi, bir oy bir oydu neticede.
  
  maclarda 'mazbatayı ver' sloganları atılmaya baslanmisti, bu süreç 'her yer taksim her yer direniş' diye bagirdigimiz geziyi aklıma getirdi benim de.
  
  velhasıl kelam bu yeniden sayımlar sonucunda, üstünlüğünün halihazirda ekrem ımamoglu'nda kalmış olması ile birlikte kendisine mazbatasını 17 gunun sonunda aldi.
  o gunku mutluluğumu tarif edemem, daha dogrusu yillardir hemen her secimde kaybetmeye alismis bünyelerde bu umudun hissi tarifsizdi.
  
  ilerleyen günlerde, ysk'ya sunulmuş olan secimin iptal edilmesine yonelik kararın sonucu aciklanacakti. ülkedeki demokrasiye olan inancın bu denli azaldigi anlarda bile kimse, secimin iptal olacağına inanmayı yeğlemezdi elbette, çünkü bu resmen milletin iradesine yapılan açık bir saldiri olurdu, kabul edilemezdi.
  
  ve sonra karar geldi, secim 'sandık kurulu baskan ve üyelerinin kamu gorevlisi olması zorunluluğuna uyulmaması' sebebi ile iptal edilmişti.
  sorarim size, eger ki binali yildirim secimi kazanmış olsaydi, bu gerekçe ile secim iptal edilebilir miydi? sanmam, teklif bile edilemezdi.
  
  ulkemdeki hak, hukuk, adalet uclemine olan inancımın daha cok azaldigi bir an ömrümde olmamistir sanırım.
  
  secim iptal haberinden sonra herkes ekrem ımamoglu'nun konusmasini bekliyordu, o sıralar kendi aralarında bile cok farklı fikirlerde olan muhalifler türemişti, boykot cagrisinda bulunan öyle cok kisi vardi ki. benim şahsi kanaatim de boykot etmekten yanaydı hatta. ta ki ekrem baskan cikip konuşana kadar, o dakikaya kadar icimde bir gram bile kalmamış olan umut bir anda onun inancla haykirdigi hersey cok güzel olacak cümlesi ile birlikte yeniden yeserdi, o andan sonra boykot etmek aptallık olurdu.
  
  bu adam, bizim icin, ülkesi icin canini disine takip, hakkini almaya calisirken vazgeçmek, zaten demokrasiden ve hukuktan bihaber olan yeni turkiye'de belki de yapılacak en pasif ve umarsız hareket olur, akp'nin isine yag sürmekten baska bir ise de yaramazdı.
  
  simdi ise 23 haziran yenilenen ıstanbul secimine son 1 gun kaldı.
  
  talebimiz halkın iradesini sandıkta yansıtması, tek dileğimiz demokrasi ve hakkımız olanı söke söke almak.
  
  #herseycokguzelolacak ekrem abi!
• rte ve akp'nin bittiği seçimlerdir.
  
  ankara, istanbul, adana, antalya...
• tekrar edilen istanbul seçimlerinden sonra ülke çapında güncel oranlar;
  cumhur ittifakı : %51.1
  millet ittifakı : %38.8
  olarak güncellenmiştir.
• resmen hat trick yaptığım seçim olmuştur.
  
  ilk kez bir seçimde şeytanın bacağını kırdık. darısı başkanlık seçimine:)))
  
  demirtaş'ın şu şahane konuşması şurada dursun:)
  
  https://www.youtube.com/watch?v=huubxd692zi
  
  bu konuşmanın arkasında duran herkese sonsuz teşekkürler:))))