321 entry daha
  • sirket arabalarini kullananlar istanbul icinde de hanzo gibi suruyor. duzgun kullananlar da vardir ama bana denk gelmedi.
  • çoğu kiralık filo arabasıdır. uzak durun.
  • pazartesi günü ilçenin tek yön olan ve bir şeridi de park için ayrılmış olan ana caddesinde ters yönden beyaz 34 plakalı bir toyota girmiş ve trafiği tıkamış. allahtan burada insanlar öyle kavgacı falan değil de adamın arabayı ters çevirmediler.
    anlayamadığımız nokta şu, o yola ters yönden girip ilerlemek için büyük hem de oldukça büyük bir aptallık gereklidir. çünkü o yola giriş için bir döner kavşaktan döneceksin, dönünce yolun dümdüz tek şerit olduğunu arabaların karşıdan geldiğini göreceksin, ikinci bir aracın oraya sığamayacağını göreceksin ama gene de sürüp o yola gireceksin. bu özgüven falan değil kardeşim resmen piçlik ve kişiliksizliktir.
    geçen de yine 34 plakalı bir gerizekalı yine tek şeritli yolda arabayı yola parketmiş markete giriyor. "2 dakka bekleseniz ne olur?" diye bir de şikayet ediyor pezevenk. yaz mevsimi gelince ilçede nerede bir trafik sorunu görsek onu çıkaran plakanın 34 olduğunu görüyoruz. böyle devam ederse bir gün birinin götüne sokulacak o plakası ama ne zaman?
  • tanım:
    anlık akıntılarla aniden değişen derinliği ve yoğunluğuyla her an tetikte olunması gereken şile sahili gibi trafikte de yeri geldiğinde hem çok seri, hem çok çabuk, hem çok atak, hem de çok hızlı manevra yapabilme kabiliyetine sahip olması gereken istanbul trafiği sürücülerinin nüfus yoğunluklarının büyükşehirlere oranla daha düşük olduğu başka şehirlere gittiğinde daha sakin ve yavaş sürüş tarzına alışmış olan o şehirdeki sürücülere istemeden de olsa yaşattıkları panik ve gerginlik hali.

    tabii bu durumun bir de gittiği başka şehirlerdeki yolları babasının malı sanıp 'nasılsa burada trafik yok' diyerek hem diğer araçları hem de yayaları tehlikeye atıp trafikte türlü magandalıklar yapan insanlıktan nasibini almamış bazı sürücü tipleri var ki onların aldığı haklı tepkiler de zaten belli.
  • bu başlıkta yazan herkes tam tersi olduğunu bilir aslında.
    edirne, bursa, balıkesir, çanakkale, kocaeli, şanlıurfa (allah bir daha düşürmesin), diyarbakır, batman, kayseri, kırşehir, yozgat, nevşehir, izmir, antalya illerinde bir günden fazla il içinde araç kullandım, hiçbirinde istanbul'daki düzen yoktu.
    şanlıurfa'da kırmızı ışıkta durdum, arkadan araba gelip çarptı, araçtaki dayı inip bana saldırdı. neden ışıkta durmuşum, durmasaymışım bu kaza yaşanmazmış! çevredeki esnaf gelip adamı azarladı da durdu.
    istanbul'da trafik yoğun ama düzenlidir.
  • atladığınız bir nokta var hanımlar beyler:
    o terörü 34 plakalı araç değil, aracın direksiyonundaki, yurdumun 7 bölgesinden toplaşmış dişi ya da erkek sığırlar estiriyor.

    benzetme için 4 bacaklı sığırlardan özür dilerim.
  • bir ay güneyde kalıp istanbul'a dönünce 25 yıllık istanbul şöförü olarak benim bile afallamama neden olan kaotik trafiğin verdiği alışkanlık. terör değil lan bizim normalimiz bu.
  • alakasız bir tespit.
    şimdi istanbul'da araç kullananların hepsi olağanüstü temiz, kurallara uygun araç kullanıyor diyemiyiz elbette ama bunu farklı iller içinde diyemiz.

    istanbul'da zaman diğer illere göre daha hızlı akıyor ve sürekli bir yere yetişme telaşı ister istemez oluyor haliyle bu doğrultuda daha seri ve pratik araç kullanılıyor. ama örneğin ben antalya'da bir şehir içi minibüsüne bindim (sanırım lara tarafı) hayatımda gördüğüm en rahat sürücüydü bu beyefendi. neredeyse yolun yarısını 1. viteste slow yerli müzik dinleyerek gayet sakin bir şekilde aldı ve o yol benim için bitmek bilmedi.
    naçizane dediğim gibi her yerin dinamikleri farklı.
  • onların ben amına koyayım çok ayıp ediyorlar.
  • gurbetçi araçlarının yarattığı terörün yanında hiçtir.
52 entry daha
hesabın var mı? giriş yap