• hem bağımsız olmak, yem yavrulamak isteyen; organik beslenen, mütemadiyen diyet yapan, çok okuyan, az sevişen bir tiptir.
  • ailesiyle yasiyosa aksam arkadaslariyla disari ciktiginda ve gece eve donme saati geldiginde babasi tarafindan alinarak evine goturulur.
    (bkz: ben bunu gordum)
  • aşırı titizdir. gittiği restoranda masayı ıslak mendille falan siler.
  • net, kedisi vardır.
  • sohbet edilesidir.

    bilgi birikimi ve uzerine bayan olmasindan kaynaklanan tatli havasiyla uzun uzadiya konusulacak insanlardir.
  • taniorum bunlardan bi tane, prof oldu hatta, oldukca basarili. bekar, hic evlenmedi. mesleki olarak cok takdir ediyorum uretkenligini. ama gecen toplamis doktora yapan kizlari, muhabbet arasinda siktir edin kariyeri, evlenip aile kurun yaparsiniz elbet kariyer demis. konusurken ailelerden, cocuklardan muhabbet cikinca gercekten uzuldugunu hissedebiliyorum. 32 yasinda bekar bir erkek akademisyen olarak bende korkuyorum yalniz olmekten, kiskaniyorum bazen evli arkadaslarimi. yani yasam partnerini bulamamak zor, bir kadin icin muhtemelen daha da zor guzel ulkemde. bekarim dedigimde herkes sorunlu gibi bakiyo bana, o kadina nasil bakiyolar allah bilir. ama seks eksikligi de kotu bi olay, lutfen bu arkadaslardan ricam evli olmayabilirler ama duzenli sevissinler, milleti geriyosunuz yoksa bosu bosuna. gidin enerjinizi atin. bunlardan 37 yasinda olanina gecen gun dedim ki git bi fuckbuddy bul kendine gez eglen dedim. ne munasebet olur mu oyle sey dedi. misafir gelmisti, kaldigi otelde kongredeki elemanlardan biri yazilmis, bi gecelik seks ariyor belliki, ya dedim git ver, olmaz molmaz dedi ama gazladim gonderdim cocugun yanina. seks iyidir, saklamayin kendinizi pls.
  • (bkz: kart)
  • (bkz: #30401493)
    (bkz: #30406729)

    --- spoiler ---

    bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin.
    niçin yaratıldığını.
    bu iğrenç dünyaya neden geldiğini.
    uzun uzun seyredersin aynalarda güzelliğini.
    boşuna geçip giden günlerine yanarsın.
    dolar gözlerin, için burkulur.
    sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

    bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların.
    sevilen gözlerin erişilmezliğini.
    o hiç beklenmeyen saat geldi mi?
    düşer saçların önüne, ama bembeyaz.
    uzanır, gökyüzüne ellerin.
    ama çaresiz,
    ama yorgun,
    ama bitkin.
    bir zaman geçmiş günlerin hayaline dalarsın.
    sonra dizilir birbiri ardına gerçekler, acı.
    sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

    --- spoiler ---

    edit: gözüyle değil önyargısı ve kompleksiyle okuyanlara sıkıntı olmuş bu yazı. bir kötüleme yok burada 35 yaşındaki akademisyen kadına. kendi yarattıkları mengenenin içindeki sıkışmalarına bir tespit var. başka yöne bakarlarsa ellerindeki bu güzelliklerle başka bir dünyayı da beraberinde yaşama imkanları olduğuna yönelik bir çağrı var. insan 35 yaşına geldi diye, akademisyen diye elbette evlenmek zorunda değil. evlenmek zorunda mı kardeşim şeklinde bisürü mesaj geldi. evlilikten söz etmedim ki hiç. sadece akademisyen oldu diye güçlü olmak zorunda değil, duygularını zayıflık sanmak zorunda değil, hayatını işten ibaret sanmak zorunda değil dedim. bunu dille itiraf etmeseler de kendileri de kendi kalpleri içinde bir yerde biliyorlar zaten. ama kalbiyle konuşmayı unutturduk kadınlara. mantık denen korkaklığı öyle bir ambalajla sattık ki insanoğluna, herkes kaybetmemeyi kazanmak sanmaya başladı. sıfır risk alıyorum sanırken, her günü birbirinden boğucu hayatlara mantıklı yaşamak dendi. özgürlük diye bağırdılar kurallara köle oldular. çekip gitmekten söz edip oturdukları yerden hiç kalkmadılar. aşktan bahsedip her erkeğe abaza her kadına orospu dediler. sonunda bir baktılar ki mutsuzluk yaklaşmasın diye ördükleri duvarlar mutluluğu da dışarda bırakmış.
  • dokunsan ağlar.
  • hele ki yalniz bir kadinsa, bir fuckbuddy sahibi dahi degilse, o dersi kadin birini bulana kadar alttan almakta fayda var.
hesabın var mı? giriş yap