• yeni ekleme: veliler öğretmenlerine sahip çıkmaya devam ediyorlar. tebrikler. genel merkezi bastılar ama hala bir ses yok. okul sahiplerinin aymazlığı artık net olarak anlaşılmıştır sanırım. ayrıca yeni iş ilanları açık. ben olsam yerin dibine girer, en azından o ilanları kaldırırdım. bu arada devlet kurumları da ne güzel sessizce oturuyorlar. harika değil mi?
    https://twitter.com/…tatus/1202512574631337984?s=20
    https://twitter.com/…tatus/1202521001592074240?s=20
    ————-
    5 aralık 2019 eklemesi: öğretmen değilim. eğitim camiasıyla alakam yok. veli de değilim. dışarıdan biri olarak bu başlığı açtım. dün bu eylem yapıldı. bugün de devam ediliyor. öğretmen ve velilerden birçok mesaj aldım. gelen mesajlardan çıkarımlarımı eklemek istedim.

    öncelikle öğretmenler dik durdular. haklı oldukları eylemi gerçekleştirdiler. asıl önemli olan ise velilerin desteği oldu. takdir edersiniz ki aileler için çocukları çok değerli. dün çocukları eğitim alamadı fakat buna rağmen öğretmenlerin arkasında durdular. çünkü öğretmenlerin yeterince fedakarlık yaptıklarının farkındalar. ve ben bu eklemeyi yaparken, genel merkez önünde toplanmış durumdalar. sağolsunlar. eğer öğretmenler bu fedakarlığı yapmamış olsalardı, muhakkak veliler tarafından tepki görürlerdi.

    peki okul yönetimi ne yaptı. duyduklarımı anlatayım. öncelikle eylemin yoğun olduğu kampüse yönetici yolladılar. ilk olarak veliler ile görüştüler. nabızlarını ölçtüler. hatta konuyu öğretmenlerin çocukları eğitim hakkından mahrum bıraktıklarına kadar getirdiler. fakat veliler açıkçası bunu yemedi. çocukların eğitim hakkını gasp edenin kim olduğu açıkça bellidir.

    sonra öğretmenleri topladılar. ikna çabasına giriştiler. aynı kayıktayız mavalını okudular. biraz daha süre verin dediler. bu kez öğretmenler de yemedi.

    sonra ilçe milli eğitim müdürü devreye girdi. o da ikna çabasına girdi. olmadı. yapacağım bir şey yok deyip gitti. ilçe milli eğitim müdürünün yapacak bir şeyi yokmuş. öğretmenlerin o kadar süre maaş alamadıklarını bilmiyormuş. zaten bilse şaşırırdık. bilse de yapacağı bir şey yoktur muhtemelen.

    öğretmenler eylemi uyguladı. veliler destek oldu. sosyal medyada ses getirildi. basın olaya girdi, haberini yaptı. yöneticilerin bir şey yapabileceği yok. zaten olayı buraya getiren o beceriksizler. peki şimdi topun kimde olması lazım. uzaktan biri olarak, sadece mantığımla düşünerek aklıma gelen kurum şu oluyor. meb. bu okul bakanlığa bağlı mı, bağlı. öğretmenler bağlı mı, evet. peki öğretmenin hakkını koruyamayacaksa bu kurum ne iş yapacak. yoksa ilçe milli eğitim müdürü gibi onlarında mı yapabileceği bir şey yok. ————-

    takip sayısı fazla olan haber kanalları da haberi geçiyorlar.
    https://m.haberturk.com/…leji-iddialari-2546231-amp

    https://t24.com.tr/…grevde-derslere-girmiyor,850772

    https://www.sozcu.com.tr/…ders-birakti-5489036/amp/

    edit: bazı medya kuruluşları da kampüslere gitmişler.
    https://twitter.com/…tatus/1202139051677106179?s=20
    https://twitter.com/…tatus/1202139112003788800?s=20

    yeni edit: eylemi yapıyorlar. genel merkezden bazı yöneticiler kampüslere gitmiş . öğretmenleri ikna etmeye çalışıyorlarmış. bazı veliler de kampüslere gitmiş. yöneticiler onlarla da konuşuyormuş.

    önemli olduğunu düşündüğümden dolayı üst edit: bir yazar arkadaşın mesajı. 4857 sayılı iş kanunu. kopyalıyorum.

    “madde 34 - ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.
    bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.” —————

    başlığı “4 aralık 2019 doğa koleji öğretmenlerinin derse girmeme boykotu” olarak açmak istedim fakat karakter sınırına takıldım.

    doğa kolejinde öğretmenlik yapan bir arkadaşımın isteğiyle ve destek olmak amacıyla bu başlığı açıyorum. öncelikle arkadaşımın kelimeleri ile durumu bildirmek isterim.

    “doğa koleji öğretmenlerinin aylardır süren maaş mağduriyetleri konusunda seslerini duyurmak için eyleme geçecekleri gün olarak 4 aralık 2019 günü belirlenmiştir. bugün itibari ile kendilerine söz verilen sürenin bir kez daha sonuna gelindiği için yarın itibari ile derslere girmeme boykotunun başlatılması planlanıyor. bugünden itibaren sabredilmesini isteyecekleri fazladan 1 saat dahi planlanan eylemi kırmaya yönelik bir oyalama girişimi olacaktır. lütfen herkes öğretmenine, emeğine, boykotuna sahip çıksın”.

    öznel yorumuma geleyim. aylardır sözlükte doğa koleji ile ilgili başlıklar görüyor ve okuyoruz. öğretmenlerin uzun zamandır sabır gösterdikleri ve öğrencileri mağdur etmemek için ellerinden geleni yaptıkları ortadadır. ama belli ki sürekli sabretmeleri isteniyor ve oyalanıyorlar. boykot etmenin tüm emekçilerin hakkı olduğunu düşünüyorum ve destekliyorum. dilerim bu boykot planlandığı gibi uygulanabilir.

    çalışanın hakkını zamanında vermeyen iş verenin değil emekçinin tarafını tutuyorum. sözlük yazarlarının da bu başlığı gündeme taşıyarak desteklerini göstermelerini diliyorum.

    edit: sağolsunlar sözlük yazarları sayesinde konu gündem oldu. dilerim öğretmenler de birlik içerisinde kalıp, hukuki olarak bir sorun yaşamayacak şekilde bu eylemi gerçekleştirebilirler. belki yapılacak bu eylem ile veliler de harekete geçerler. haklı olanın ve hakkını arayanın yanında duranlara şükranlarımı sunarım.

    edit 2: ortadoğu gazetesinden biri mesaj attı. haber yapmışlar. linki bırakıyorum.
    https://www.ortadogugazetesi.com/…iginda-h8884.html

    önemli ekleme: cumhuriyet gazetesinden bir çalışan mesaj attı. duruma hakim bir öğrenci velisi varsa konuşmak istiyor. ya da belki ismini vermek istemeyen bir öğretmen. haber kaynağı arıyor açıkçası. eğer gazeteye ulaşmak isteyen sözlük yazarı varsa benimle iletişime geçebilir.

    bir ekleme daha: bazı veli gruplarından da destek gelmiş. hatta kolejin bir şubesinin önünde basın açıklaması yapılacak ve veliler de katılacakmış.

    galiba kolej yönetiminden öğretmenlere mail atılıyor. az daha sabır minvalinde.

    ayrıca birçok sözlük yazarından mesajlar aldım. “başlık tuttu, bizim de problemlerimizi ekleyebilir misin” diyorlar. keşke imkan olsa da ekleyebilsem. şu aşamada hedef saptırmamak adına başka kurum ismi yazmayacağım. fakat şunu gördüm. bu ülkede kan emiciler ordusu var. hak yemek, çalışanın hakkını vermemek normalleşmiş. hem köle gibi çalıştıracaklar, hem hakkını vermeyecekler insanların. utanmazlar.

    belli ki bir kamuoyu desteği var. artık top öğretmenlerde. mümkün olduğunca çok öğretmen bu eyleme katılırsa muhakkak ses getirecektir. lütfen hakkınızı korumak için elinizden geleni yapınız. tanıdığınız hukukçular sizlere yardımcı olacaktır. kalpten başarılar dilerim.

    öğretmenler dışındaki okul çalışanlarından gelen mesajlar üzerine ekleme: diğer personeli eklemeyi akıl edemediğim için affınıza sığınıyorum. tüm çalışanların haklarını alabilmelerini diliyorum.
  • zorunlu düzeltme: asıl başlık maaşlarını alamayan öğretmenlerin derse girmemesi'ydi, başlık entry içinde bkz. verdiğim başlığa taşındı.

    özel okul dediği doğa koleji, bunun için de açılmış başlıklar var.

    (bkz: doğa koleji'nin maaş ödememesi)
    (bkz: 4 aralık 2019 doğa koleji öğretmenlerinin boykotu)

    öğrenciler ne olacak evet... peki aylardır maaş almamasına rağmen bunu öğrencilerine asla yansıtmayan, tam performans çalışan, kol kırılır yen içinde kalır anlayışıyla mesleğine devam eden ama kirasını/kredisini ödeyemeyen, ne tatil ne bayram yapabilen, en temel ihtiyaçlarını karşılayamayan öğretmenler ne olacak? o kurumun tıkır tıkır işlemesini sağlayan personel ne olacak? öğretmeni suçlamadan yargılamadan önce arka planda ne büyük bir fedakarlık sergilendiğini bir türlü görmeyen gözlerinizden öperim.
  • öğrencilere zarar vermez.

    çocuk 1 gün, 1 hafta veya 1 ay okulda ders görmezse zarar görmez merak etmeyin. konu burada öğretmenlerin haklarının verilmesi, çocukların ders görmemesi değil.

    okula yaldır yaldır para yatıran veliler gitsin yönetime "çocuğumun öğretmeninin maaşını verin" desin, baskı yapsın.

    biz çocuğumuzu buraya "eğitim kurumu" diye gönderdik, oysa siz "ticarethane" çıktınız desin. "verdiğimiz paralarla öğretmenlerin maaşını ödemeniz gerekiyordu, nereye harcadınız" desin.
  • desteklediğim boykottur.

    emekçinin hakkını vermeyen kan emicilerin azalarak bitmesi dileğiyle.
  • yakın arkadaşım doğa koleji'nin lise kısmında öğretmen, geçtiğimiz cumartesi akşamı anlattıklarını aktarıyorum; 4 aydır maaş ödemesi yapılmıyor, ondan önce de yine nisan maaşını temmuzda vermişlerdi. öğretmenler arasında ev kredisi, araba kredisi ödeyenler, çocuk okutanlar, kirada oturanlar ve bilhassa karı koca doğa'da öğretmenlik yapanlar çok çok zor durumdalar. icra aramalarına yetişemeyenler, doğa maaşlarını yatırsa bile bankalar maaş hesabına bloke koyduğu için eline bir kuruş geçmeyecekler, artık sıfırı tükettiği için işe gelmeye yol parası bulamayan öğretmenler.
    kurum şu an başa baş borcuna karşılık satılmayı bekliyormuş, satılana kadar da kimseye bir kuruş vermezler gibi geliyor.

    söyleyin, okula gelecek yol parası bulamayacak duruma gelen öğretmen hangi moralle ders anlatıp öğrenciye bir şey verebilir? velilerin aklında "benimki barajı geçsin yeter, zaten üniversiteyi de parayla okutup şirkette üfürükten bir pozisyon vereceğim" gibi bir fikir yoksa mutlaka isyan etmeliler artık.
  • öğrencilerden binlerce lira toplayıp öğretmenin maaşına göz diken bu vampirlerin azalarak bitmesini diliyorum.
  • ya benim anlamadığım kısım şu, doğa kolejinin durumu uzun süredir biliniyor. öğretmenler de sonuna kadar haklı. ancak halen daha aileler çocuklarının bu şartlarda öğretmen çalıştıran bir işletmede nasıl sağlıklı bir eğitim ortamına sahip olabileceğini düşünüp ısrarla doğa kolejine çocuklarını yazıdırıyor? anlayamıyorum gerçekten. öğrencilerin aileleri tepki koysa ve çocuklarını teker teker çekmeye başlasa her şey bakın nasıl değişiyor bu paragöz yerler için.

    dahico mesaj yolu ile şöyle bir bilgilendirme yaptı konuyla ilgili:
    " emin değilim ama millet iki sene önceden yazdırıyor çocuğu sanirim. epey büyük indirimler falan yapip bir ya da iki sene onceden kayit aliyorlar. ztn sıkıntı bu alinan paranin diger sirket icin insaata gomulmesi muhtemelen."

    bir başka sözlük yazarı da şu şekilde konuyu belirtti: "cocugu bu sene de dogada olan bircok arkadasim var. bu senenin odemesi nerdeyse bir sene onceden bitti. erken odemede cok cazip indirim yaptiklari icin millet coktan odedi"

    velielr açısından olaya maksimaks şöyle bir yorum da getirdi: "bir çok sebep var önem sıralaması ailelere göre değişir. sebeplerden biri erken ödemede iyi indirim yapıyor olmaları
    bir diğeri eğitim kaliteleri birçok okuldan iyi. bir diğeri maalesef maaş ödeyememe sıkıntıları her yerde oluyor, düzelir diye umuluyor. bir diğeri doğanın siyasi bir konumu yok bu bazı aileler için önemli. bir diğer sebep en son bildiğim kadarıyla 65bin öğrencisi olduğu söyleniyordu. buradan bakınca 1-2 şubesi olan küçük özel okullardan biri değil. her organizasyonda etkinlikte yarışmada varlar. okullar arası turnuva yapıyorlar orada bile binlerce kişi ile yarışıyorsunuz. bu anlamda oldukça büyük bir yapının içinde bulunmak güven veriyor olabilir"
  • çok geç kalınmıştır. işe yarayacağını da düşünmüyorum.

    2011 yılından itibaren (bu sene artık değil) kolej öğretmenliği yapan birisi olarak gördüğüm şey hep şu oldu.

    öğretmenler odasında birlik olunur. whatsapplarda orada burada birlik olunur, konuşulur.

    iş müdür yardımcısının, müdürün odasına gitmeye (bırakın büyük boykotları veya kuruculara, meb e falan gitmeyi) geldiğinde arkanızda herkesi yokolmuş veya çok azalmış görürsünüz. bir de bakmışsınız ki tek başınıza masaya yumruğunuzu vuruyorsunuz ve istenmeyen adam oluyorsunuz.

    sorun sadece sistemde, meb'de, okul kurucularında, yönetimlerinde değil,
    aynı zamanda karakter sahibi olmayan öğretmenlerdedir. (belli bir kesmi tenzih ederek söylüyorum)

    saatlerce, günlerce yazarım buraya konuyla ilgili ama şimdilik bu kadarı özetidir.

    umarım bir tarafta öğretmenlere ve bu mesleğe gerekli değer verilmeye başlanır ama öteki tarafta da öğretmenler ayna karşısına geçip kendilerini biraz sorgularlar.

    edit: ayrıca sadece doğa koleji özelinde değil, genel itibariyle "kolej öğretmenliği"nin ciddi anlamda tartışılması, revizyonlara gidilmesi gerekir bu ülkede. işin içinde ticaretin, paralı eğitimin, vs. olduğu yerde öğretmen değeri çok aşağılara gitmiştir. ayrıca velilerin gördüğü ile işin mutfağı çok farklıdır. keşke elimizde olsa da bu konuyla ilgili bir panel-söyleşi-tartışma bir şeyler yapılsa, katılsak, korkmadan her şeyi anlatabilse tüm öğretmenler.
  • ödemelerin tamamı yapılana kadar, ve işten çıkartılmaların olmayacağının teminatı alınana kadar boykotu bitirmeyin. çocuklar için endişe etmeyin, ailelerin haberi olur olmaz gereken baskıyı yönetime yapacaklardır.
  • eğitim sistemimizin en büyük problemlerinden biri, öğretmenlerin gerçekten mutsuz olması. unutmayın, mutsuz olan öğretmen sizin çocuğunuzu mutlu edemez. bu kadar basit bir şey.

    bu özel okullar, öğretmenleri hem çok ucuza çalıştırıyorlar hem de mesai saatlerini çok uzun tutuyorlar. üstelik ilk şikayette de haklı haksız durumuna bakmadan öğretmeni velinin önüne atıyorlar. bu okullar kadar, bunların değirmenine su taşıyan yetkililer ve veliler de suçlu!

    hakkınızı son kuruşuna kadar almanız dileğiyle!
hesabın var mı? giriş yap