• eskiden oscar törenlerini tv kanalları verirdi. formula izlerdik, tenis izlerdik, nba izlerdik. eski türkiyede fakir de olsan entelektüel olabilirdin. şimdi fakirsen kesin barzosun, zenginsen ve ilgiliysen bir ihtimalin var. yazık lan bize.
  • dünya sinema tarihinin en önemli gösterisi olan oscar ödül törenlerinin 92. gerçekleştirilecek. her daim çoğu insanın aklında yer edecek şeyler oldu. tören havasına girmek adına ortak hafızamızda yer ettiğini düşündüğüm ödül töreni enstantanelerini paylaşmak gerekirse:

    1972 yılındaki 44. akademi ödülleri töreninde charlie chaplin’e verilen onur ödülü ve konukların chaplin’i dakikalarca ayakta alkışlamaları
    https://youtu.be/j3pl-qva1x8

    1973 yılındaki 45. akademi ödülleri töreninde en iyi aktör ödülünü kazanan marlon brando’nun ödülü reddetmek ve kendisi adına konuşmak üzere kızılderili sacheen littlefeather’ı göndermesi
    https://youtu.be/2quacu0i4yu

    1977 yılındaki 49. akademi ödülleri töreninde slyvester stallone ve muhammed ali’nin şovu.
    https://youtu.be/o3g7kclmm0i

    1992 yılındaki 64. akademi ödülleri töreninin sunucusu billy crystal’ın hannibal lecter şeklinde gelişi
    https://youtu.be/a9cervux6se

    1995 yılındaki şampiyonlar ligi gibi olan en iyi film kategorisi. forrest gump, the shawshank redemption, pulp fiction, four weddings and a funeral, quiz show. sunumu yapıp ödülü verenler ise al pacino ve robert de niro.
    https://youtu.be/9ogke9rqjfi

    1999 yılındaki 71. akademi ödülleri töreninde hayat güzeldir filmiyle en iyi yabancı film ödülünü alan roberto benigni’nin ödül sevinci
    https://youtu.be/8ctr6fk8frs

    2003 yılındaki 75. akademi ödülleri töreninde the pianist filmiyle en iyi aktör ödülünü kazanan andry brody’nin ödülü veren halle berry’e dudaktan yapışması
    https://youtu.be/8hgwanva9xk

    2009 yılındaki 81. akademi ödülleri töreninin sunucusu hugh jackman’ın performansı
    https://youtu.be/terhj8mjpwy

    2009 yılındaki 81. akademi ödülleri töreninde 2008 yılında hayatını kaybeden heath ledger’ın the dark knigt filmindeki joker rolüyle en iyi yardımcı aktör ödülünü alması
    https://youtu.be/jrt2xoy5uho

    2014 yılındaki 86. akademi ödülleri töreninde ellen denegeres’in oscar selfie’si
    https://youtu.be/gsswj51ugni

    2016 yılındaki 88. akademi ödülleri töreninde yıllardır oscar ödülü bekleyen leonardo di caprio’nun en iyi aktör ödülünü alması
    https://youtu.be/xpyrefzvtpi

    2017 yılındaki 89. akademi ödülleri töreninde en iyi film ödülünde yaşanan karmaşıklık
    https://youtu.be/gcqn_fkfeli

    bonus olarak 1953 yılındaki 25. akademi ödülleri töreni televizyonda yayınlanan ilk oscar ödül törenidir.
    https://youtu.be/iotp4dli7-4
  • greta denilen kızı ne şişirdiniz arkadaş. iklim için ömrünü harcayan bilim insanları var. ömürleri kutup bölgelerinde notlar tutarak ölçümler yaparak geçiyor. amazonlarda senelerini harcıyorlar. bir tanesi şu kız kadar değer görmedi. görmeyecek de.
  • natalie portman, oscar’a aday gösterilmeyen kadın yonetmenlerin isimlerini kiyafetine islemis. guzel hareket; fakat senin de bir produksiyon sirketin var sevgili natalie ve 1 kadin yonetmenle dahi calismisligin yok bildigim kadariyla. bu hareketiyle 'sozde' damga vurmasi da komik geliyor bana.
  • an itibariyle sona ermiş olan ödül töreni. tünelin ucu bombok bir yere çıktı ama uyumadık izledik bari bir faydamız dokunsun; *

    en iyi film : parasite
    en iyi erkek oyuncu : joaquin phoenix (joker)
    en iyi kadın oyuncu : renée zellweger (judy)
    en iyi yardımcı erkek oyuncu : brad pitt (once upon a time in hollywood)
    en iyi yardımcı kadın oyuncu : laura dern (marriage story)
    en iyi yönetmen : bong joon ho
    en iyi özgün senaryo : parasite
    en iyi uyarlama senaryo : jojo rabbit
    en iyi sinematografi : 1917
    en iyi yabancı film : parasite
    en iyi kurgu : ford v ferrari
    en iyi kostüm tasarımı : little women
    en iyi prodüksiyon tasarımı : once upon a time in hollywood
    en iyi makyaj ve saç tasarımı : bombshell
    en iyi görsel efekt : 1917
    en iyi ses kurgusu : ford v ferrari
    en iyi ses miksajı : 1917
    en iyi orjinal müzik : joker*
    en iyi orjinal şarkı : i'm gonna love me again *
    en iyi belgesel : american factory
    en iyi kısa belgesel : learning to skateboard in a warzone
    en iyi animasyon : toy story 4
    en iyi kısa film (animasyon) : hair love
    en iyi kısa film (live action) : the neighbors' window
  • şunu şuraya bırakalım bu gece için.

    "en iyi oyunculuğu, oscar gecesinde oscar alamayan oyuncuların yüzlerinde görürsünüz." *
  • en merak edilen ödülü ilk başta verdiler. programı acun'a sundursalar, en iyi yardımcı erkek oyuncuyu yarın akşam öğrenebilirdik.
  • 23.6 milyon izleyiciyle tüm zamanların en düşük reytingini almış tören.

    geçen yılın 29.6 milyonluk reytingine kıyasla 6 milyon izleyici kaybetti oscar. emmy ödülleri'yle birlikte bu ödül sezonunun en büyük düşüşlerinden biri ki grammy bile bu kadar sert bir düşüşle karşılaşmamıştı.

    bu reyting kaybının birçok nedeni var. insanlar artık daha çok internet yayınlarına yöneliyor, kablolu yayınları izleyenler sayısı giderek azalıyor. üstelik 2016'dan bu yana abd'de ödül törenlerinde görünen trump karşıtı ifadeler cumhuriyetçi izleyiciyi uzaklaştırıyor. her şey bir yana son yıllarda oscar'da yarışan filmlerle yılın en çok hasılatını elde eden filmler arasında büyük bir fark var. izleyici marvel ve dc gibi süper kahraman filmleriyle disney animasyonlarını izlemeyi tercih ediyor. e, bu filmler de genellikle bu tür törenler tarafından görmezden gelinince izleyici giderek törenden uzaklaşıyor.

    2019'un en çok hasılat elde eden ilk 10 filmi:

    1) avengers: endgame (2,797,800,564 dolar)
    2) the lion king (1,656,943,394 dolar)
    3 ) frozen 2 (1,437,340,195 dolar)
    4) spider-man: far from home (1,131,927,996 dolar)
    5) captain marvel (1,128,274,794 dolar)
    6) toy story 4 (1,073,394,593 dolar)
    7 ) joker (1,071,884,607 dolar)
    8) star wars: the rise of skywalker (1,064,597,870 dolar)
    9) aladdin (1,050,693,953 dolar)
    10) jumanji: the next level (768,460,411 dolar)

    bu filmlerden sadece joker'ı en iyi film dalında gördük. onun dışında toy story 4 en iyi animasyon dalına aday olup kazandı. seyircinin tercihiyle film sektörünün tercihi çok farklı olunca oscar ödülleri de her geçen yıl reyting kaybetmeye devam ediyor.

    törene bakmak gerekirse, geçen yılki gibi bu yıl da sunucusuz bir tören yaptılar ama bu sefer işe yaramadı. oscar bu yıl da geleneği bozmayarak ödülleri paylaştırdı. parasite dört ödülle başı çekerken 1917 üç ödülle onu izledi. en son 2009'da slumdog millionaire bir gecede sekiz ödül kazanmıştı. bir gecede ondan fazla ödül kazanan son film ise yüzüklerin efendisi kralın dönüşü (2004). akademi son yıllarda bir filmin aday olduğu dalların tümünü süpürmesine izin vermektense paylaştırmayı tercih ediyor. dün gece yine birçok kişi ilk oscar'ını kazandı.

    2010'lu yıllar, oscar'ın altın küre ve bafta'dan kopup farklı filmleri ödüllendirmesiyle hatırlanacak muhtemelen. bafta ve altın küre son yıllarda olduğu gibi bu yıl da oscar'ın öncüsü olamadı ve en iyi filmi tahmin edemedi. 1917, parasite'a kaybederek hem uzmanların hem eleştirmenlerin tahminini boşa çıkardı.

    bir gecede dört ödül kazanan parasite'ın ise kırdığı tek rekor en iyi film dalını kazanan ilk ingilizce olmayan film değil. yönetmen bong joon-ho bir gecede dört oscar kazanarak 1954'ten bu yana "bir gecede en çok ödül kazanan kişi" (film değil) unvanını elinde tutan walt disney'in rekoruna ortak oldu.

    gecenin en büyük kaybedeni 1917 ve altın kürede olduğu gibi yine netflix'ti. netflix'in toplam 24 adaylığı vardı bu yıl. hem the irishman ve marriage story eli boş döndü. once upon a time in hollywood ve joker da 1917 gibi çok fazla adaylık alıp çok azını kazanabildiler ama buna rağmen 1917 en büyük kaybeden filmi olarak görülüyor, zira diğer filmlerle ilgili bir beklenti yoktu. zaten kazanmaları beklenmiyordu ya da tahmin edilmiyordu. oysa 1917 tüm iddia sitelerinin bir numaralı filmiydi.

    filmlerin aksine oyuncu dallarında yaprak bile kımıldamadı. joaquin phoenix (en iyi erkek oyuncu), renée zellweger (en iyi kadın oyuncu), brad pitt (en iyi yardımcı erkek) ve laura dern (en iyi yardımcı kadın) sezon boyunca tüm büyük ödülleri topladılar. bu durum da altın küre'den bu yana süregelen ırkçılık tartışmasını tekrar gündeme getirdi. siyahi oyuncular yardımcı dalları kazansalar da ana dallarda pek varlık gösteremiyorlar. en iyi erkek oyuncu dalı en son 2006'da siyahi bir oyuncuya gitti (forest whitaker). kadın oyuncu dalında ise oscar tarihinde kazanan bir oyuncu var: halle berry. ona da siyahiden ziyade beyaz olmayan demek daha doğru olur.

    sezonun en hareketli dallarından biri bana göre en iyi animasyon film dalıydı. üç törende de farklı bir filme gitti ve yılın en iddialı iki filmi the lion king ile frozen 2 resmen boş döndü. frozen'ın ikinci filmi ilk filmin hasılatını geçmesine rağmen sıfır çekti ki bu iyi bir gelişme. kazansaydı sadece isimden kazanacaktı.

    martin scorsese, son üç filmi için (the wolf of wall street, silence, the irishman) toplamda 16 oscar adaylığı aldı ve hepsini kaybetti.

    bana göre filmler açısından geçen yıla kıyasla daha iyi bir törendi. bu yılın aday filmlerini kişisel olarak daha çok sevdim. törenin ise önceki törenlere kıyasla fazlası ya da eksiği yoktu. her yıl aynı şeyler. yalnız bu yıl çok komik tartışmaların döndüğü bir sezon oldu.

    ironik bir şekilde parasite uzun süre sonra hem ödül törenlerinin hem eleştirmenlerin hem de izleyicilerin ortak noktada buluştuğu ilk film oldu. tabii ki herkes memnun değil ama genel olarak sonuca itiraz etmiyorlar.

    gelgelelim, parasite’ın kazanmasının iyi tarafı iyi bir film olması ve o tanıdık klişe yapımlardan farklı bir şey sunması, yabancı film olması değil. aylardır "oscar çok yerel, hiç yabancı filmlere fırsat vermiyor" tartışması almış yürümüş. grammy'den eksik olmasın, oscar kendi içinde çok sorunlu bir tören ama ne zaman uluslararası bir ödül olduğunu iddia etti ki? ne zaman ortaya çıkıp kendine "uluslararası" dedi? altın palmiye‘nin verildiği cannes varlığı itibariyle kendini "uluslararası film festivali" olarak tanımlıyor. oscar bunu ne zaman yaptı? tıpkı amerikan müzik sektörü (naras) tarafından kurulan grammy'nin amacının kendi piyasasındaki albümleri ödüllendirmek olduğu gibi amerikan film sektörü (ampas) tarafından dağıtılan oscar'ın amacı da kendi piyasasındaki filmleri ödüllendirmek. sanki "uluslararası" bir ödül olduğunu iddia etmesine rağmen amerikan filmlerini kayırmış da taraflı davranmış muamelesi yapılıyor. parasite filminin yönetmeni bile çıktığı birçok röportajda "oscar ödülleri çok lokal" deyip durdu, kimse de çıkıp "oscar'ın global olma iddiası mı vardı?" diye sormadı. biz bugün oscar'ı etkisi büyük olduğu ve ilgilendiğimiz için konuşuyoruz, eurovision gibi ülkeler arası bir organizasyon olduğu için değil. bütün bu uluslararası tartışmasının kazananı oscar oldu. kendisinin böyle bir iddiası olmamasına rağmen insanlar onu "uluslararası" olarak addetti. çok teşekkürler. altın palmiye'yle kıyaslayıp prestij karşılaştırması yapanlar gönül rahatlığıyla yapabilirler. bundan önce bu tartışma anlamsızdı çünkü oscar çok sınırlı olarak yabancı filmlere açıktı (tek dal) ama artık aynı kulvarda yarışıyor sayılırlar ahah.

    bir diğer komik tartışma -bana göre- "çok emek verilmiş" tartışmasıydı. emek verilmeden yapılan film mi var? her filmin arkasında onlarca kişiden oluşan bir ekip var ve hepsi emek veriyor. ayrıca "en iyi film" ödülü verilen emeği ölçmez, sonucu ölçer. en çok emek verilen film, en iyi film demek değildir. belki çok ama çok emek vermişlerdir ama ortaya çıkan sonuç vasattan hallicedir. bu yapıma "emek verilmiş" diye ödül mü versinler yani? o zaman "en çok emek verilmiş film" diye bir dal oluştursunlar da kapansın bu konu.

    sosyal medyadaki en büyük tartışmalardan biri scarlett johansson'ın iki adaylıkla sıfır çekmesi. marvel evreninin büyük fanları en azından birini almasını istiyordu ama kazanması mucize olurdu. oscar kendi içinde çok sorunlu. sadece ırkçılık ya da ayrımcılık değil, bir de önyargıları var bu törenin. bir oyuncu hafızalara "ciddiye alınmayan oyuncu" olarak kazınırsa bu izlenimi yıkması çok zor. gayet düzgün filmlerde çok iyi performanslar sergileseler bile ciddiye alınmıyorlar ve maalesef bu tür süper kahraman, komedi ve macera filmleriyle özdeşleşenler bunun en iyi örneği. jim carrey, akademi üyelerinin kafasında "komedi oyuncusu" olarak kalmış, kimsenin adamı ciddiye aldığı yok. uncut gems ile kariyerinin en iyi performansını ortaya koyan adam sandler bu önyargının bir diğer kurbanı. bruce willis bir başka örnek. bu yıl antonio banderas ve scarlett johansson'ın adaylığı bile onlar için çok büyük gelişme. çok ama çok büyük bir ilerleme. en basit tabirle bu "önyargı duvarını" nihayet aştıklarını gösterir ve önümüzdeki yıllar için kazanma ihtimalini var eder. oscar'ın önemsemediği macera filmleriyle özdeşleştikleri için çok uzun zamandır "ciddiye alınmayanlar" listesindelerdi.

    komik tartışmaların bir diğeri sezon boyunca devam eden "en iyi erkek oyuncu" ve "en iyi yardımcı erkek oyuncu" dallarının amansız kıyaslanmasıydı. birçok kişi en iyi erkek oyuncu dalına aday olanların yardımcı dalındaki adayların karşısında ceketlerini ilikleyip saygı duymasını falan söyledi. sanki bütün erkek oyuncular "en iyi oyuncu dalı" için yollanmış da bazıları "değersiz" bulunduğu için atık dal muamelesi gören "yardımcı oyuncu" dalına sıkıştırılmış gibi ahah. hangi oyuncunun hangi dalda yarışacağını şirketler seçip yollar. zaten bir oyuncu başrol olarak nitelendirilmiyorsa o dal için başvurulsa bile yarışmasına izin verilmez. once upon a time in hollywood gibi öne çıkan oyuncu sayısı birden fazlaysa şirket birini ana dala, diğerini de yardımcı dala yollar ki daha fazla adaylık çıkarıp kazanma şansı olsun. leonardo dicaprio en iyi erkek dala yollanan kişiydi ama brad pitt'in aksine adaylık çıkaramadı.

    natalie portman, sana laflar hazırladım. kendi prodüksiyon şirketinin yaptığı hiçbir film (kendisinin yönettiği iki film hariç) kadın yönetmen çalıştırmazken elbisesinin üstüne kadın yönetmenlerin adını yazıp gelmesi şovdan başka bir şey değil. geçmişte kendisinin adaylık alamamasına çok bozuldu herhalde.

    performans olarak ise iki sürpriz vardı. en iyi orijinal şarkı dalına aday olanların sahne alması bekleniyordu zaten ama törenle hiçbir alakası olmamasına rağmen billie eilish'in sahne almasının pek mantıklı tarafı yok. dahil edilmesinin sebebi oscar'ın reytingleri artırmak için son dönemin popüler şarkıcılarını davet etmesiydi muhtemelen ancak pek işe yaramadı. bu işten kazançlı çıkan tek kişi billie eilish oldu. kendisi 18 yaşında ve ne yaptığını bilen ekibi sayesinde ismini global olarak duyurmayı başardı. bu kadar genç bir ismin oscar'da performans sergilemesi onun için çok büyük tanıtım demek. gerçi kendisinin yürüyen reklam olarak geldiği düşünülürse kazananlar listesine bir de chanel'ı eklemek lazım. küpeler, eldivenler, kıyafet yetmemiş bir de boş buldukları her yere logolarını iğnelemişler. şaka gibi.

    diğer sürpriz ise tabii ki eminem'di. ne katılacağı söylendi ne de kırmızı halıda göründü. adam hiçliğin ortasından çıkıp 17 yıl önce ödül kazanan şarkısını söyledi. seyircilerin tepkisi muazzamdı. komik olan ise kariyerinde hiç oscar adaylığı alamamış isimlerin oscar'lı eminem'e "senin burada ne işin var?" dercesine yan yan bakmalarıydı.

    son olarak, idina menzel ve aurora'nın into the unknown performansına değinmek gerekir. sahneye şarkının diğer dillere uyarlanmış versiyonunu seslendiren dokuz farklı kişiyle çıktılar. o anda parasite'ın kazanacağını bilmiyorlardı muhtemelen ama şarkıyı on farklı dilde söyleyerek bu yılın "uluslararası" vurgusuna katkı sağlamış oldular.
  • bence oscar'ın en güzel ödüllerinden birisi en iyi kısa film ödülü. bu kadar kısa sürede bu kadar yoğun duygular verebilmek, güzel kurgular yapabilmek başlı başına bir sanat. hepsi birbirinden muhteşem olan en iyi kısa film dalında yarışacak 5 film;
    (videolar ingilizce altyazılıdır)

    1- brotherhood - meryam joobeur ve maria gracia turgeon

    evin babası mohamed, en büyük oğlu malek gizemli genç karısıyla tunus'un kırsalına döndüğünde derinden sarsılır ve büyük bir şüpheye düşer..
    yıllar sonra gerçekleşen buluşma duygusal karmaşıklıklara ve geçmiş yaralar trajik sonuçlara yol açar.

    izlemek için

    2- nefta football club - yves piat ve damien megherbi

    güney tunus'ta, futbol taraftarı iki kardeş, cezayir sınırındaki çölde kulaklık takıp müzik dinleyen bir eşeği farkeder. ve bu eşeğin ne taşıdığından habersiz kardeşler, eşeğin taşıdığı şeyi bulunca yaşadıkları yere götürür ve gelişen olaylar.

    izlemek için

    3- the neighbor’s window - marshall curry

    küçük çocukları olan bir çiftin hayatlarının, kendi evlerinden daha çok, sokağın karşısındaki eve girince yaşadıkları duygusal değişmeler.

    izlemek için

    4- saria- bryan buckley ve matt lefebvre

    ayrılamaz yetim kız kardeşler saria ve ximena, 41 yetim kızın hayatının büyük bir trajedi ile ateşe atıldığı guatemala'daki virgen de la asuncion yetimhanesinde günlük taciz ve düşünülemez zorluklara karşı savaşıyorlar.

    izlemek için (sadece trailer var şu an hiçbir platformda yok)

    5- a sister - delphine girard

    bir acil servis görevlisi kadının, umutsuz bir durumda olan bir başka kadından çağrı aldığında tüm profesyonel becerilerinden faydalanma çabası.

    izlemek için
  • en iyi yardımcı erkek oyuncu kategorisinde adayların tom hanks ,anthony hopkins ,al pacino,joe pesci ,brad pitt olduğu ödül töreni. şu 5 aktör 90'larda bu ödül için yarışsa şaşırmazdık. geçen onca yıla rağmen yetenekleriyle yavaş yavaş gözden düşen akademi ödül törenine heyecan katan bu oyuncular her türlü saygıyı hak ediyor keşke hepsine birer tane oscar heykeli verseler de kaybeden olmasa bu kategoride.
hesabın var mı? giriş yap