çıt
-
joystick yayı kırma efekti
-
internetten kopma sesi
-
düğmeli çakmaklardan çıkan ses..
gecenin sessizliğinde çıt diye yakarsın sigaranı... -
sonsuzluğun sesidir. çıt çıtt çıtttt çıttanadak çıtt vs. uzatamayalım! çıt! diye kapattım vallahi.
-
-
birimdir. televizyonlarda, müziksetlerinde, osd'lerde ne bileyim her türlü progress bar'daki tırnakların adıdır.
bizim aileden başka kullanan var mı bilemiyorum, yaygınlığı konusunda ciddi şüphelerim var. -
"belki umurumdasın evet umurumdasın
bir yaprak düşer yere; çıt.
işte sonbahar
gibisin, ıslaksın, çok uzaktasın"* -
çıt; kabaca, bir nesnenin kırılırken çıkardığı ses. yani (doğadan)ses yansımalı(onomatope) bir kelime. ses yansımalı kelimelerin çokluğu bi' dilin ne kadar eski/kadim olduğuna dair ipucu verir. türkçe, kıvrak ve esnek bir dil olarak onu sonsuz anlama sokup çıkarabilir.
çıt: hafif kırılma sesi.
çıtlatmak: ayıktırmak, cavlatmak
çat: hafiften daha güçlü kırılması
çatlatmak: kasıntıdan öldürmek, kıskandırmak.
çatmak: bulaşmak, sataşmak, dalaşmak
çat çat çat veya çatara çutara boom boom: efekt sesi
daha da güçlenirse kırılma şiddeti; bu sefer çatırdamak, veyahut bi' odunu çatırdatmak.
çatırt: çok daha güçlü bi' kırılma efekti.
çıtır ve hatta çıtır çıtır: ''senin hatunu dün akşam simidi gibi çatır çatır/çıtır çıtır yiyorlardı.
vs. gördüğünüğüz gibim dilimiz harikuladedir. -
-
zil kuş kanatlarını usulca kötürümledi
çıtı çıkmıyor uyuntu göğermelerin
pıtrak gibi güzelliğin
deli evcilliğimi neyle körüklemeli
çıt yok
hep kar'a, karanlığa çatlamış o küs pencereleri
bu ödünç barınak mı bizcil denize bakan
sıcacık rafta bir ılık kavanozda üreyen
süs balıklarına yem tatlısu pireleri
çıt yok
bunlar hep yazda hırka örgüleri
su donar avucunda bir yalnızın
bir çürük sicim bir kördüğüm o aşk kangalında
çıt yok
kar ışır, ışıtır da.
metin eloğlu
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap