52 entry daha
  • ayrıca alacık ve çoban yurdu başlıklarına da bakınız. nuray bilgili çadır sözcüğünün çatmak/çatıdan çatır ve çadır halini aldığını tahmin ediyor. nişanyan bunu spekülasyon ve çözüm değil görüyor, onun köken önerisi eski/orta farsça ve sanskritçe: çadur: tente, gölgelik; çattra: tente, gölgelik. yalnız kaşgarlı mahmut'a göre eski oğuzların çadıra çaşır/çakşır demeleri de ilginç. bu sözcükler benim çocukluğumda bir giyim türü için son evrelerini yaşayarak bilinip kullanılıyordu. sanki kaba çadır bezi olarak çaşır. kardeşlerim bile görmedi. çarıkta da öyle oldu galiba, çarıklar birdenbire ortadan kayboldu, piyasayı dora lastik ayakkabılar kapladıydı.

    ben çeklerden bir uygulama öğrendim, karısı çek olan türk arkadaşım söyledi: onlar çocukları hep öğle uykusuna yatırırmış. bu öğle uykuları hava sıcaklığı -5 derecenin altına düşmedikçe balkonda, yani açık havada, rutin. o çek gelin istanbul'da kışın çocuğu balkonda öğle uykusuna yatırınca türk kaynana fıttırmış. aslında çadır ve mavi göğün altında yaşama kültürüne çek gelinin yaptığı daha uygun. belki genel ısı dayanıklılığı dışında elektriksel alışverişle, göğün kucağında kalarak da çocuklar sakin, uysal gelişiyor olabilirler. öte yandan elcikpower ölünün bulunduğu odadaki camların açık bırakılmasının, şamanlardaki çadırın tepesinin açık bırakılmasının kültürünün aktarılması olabileceğini yorumluyor. (bkz: gökyüzü/@ibisile)

    fethiye'de kefen/kefin/kefinlik büyük parçalarına çadır denebiliyor; daha doğrusu üç büyük parça üst çadır, iç çadır, göynek diye adlandırılıyor.

    nuray bilgili'nin yazdığına göre uras yakut türklerinin huş ağacı kabuklarından yaptığı, konik biçimli derme çatma, yazlık çadırlara verilen ad. hala isim olarak kullanılıyor. uras türkçede çadır anlamına gelen en eski sözcüklerden biriymiş. kökü ur olabilir, yani şişlik, tepelik. ural bu durumda al tepeler olabilir. uras'ın türkçe açılımıysa öz çadır, öz tepecik şeklinde yorumlanabilir. aynı mı farklı mı bilmem, oroklar (elunchun) denen tunguz yani kutuplara yakın yaşayan halk huş ağaç kabuklarından baraka nitelikli çadır (uras?) ve başka nesneler yapıyorlarmış. orok galiba dağlı, dağda yaşayan anlamına geliyor.

    (bkz: kıl çadır/@ibisile)
    (bkz: çergi)
    (bkz: alacık/@ibisile)
    (bkz: ölü yıkama/@ibisile)
    (bkz: kurıkan)
    (bkz: uras/@ibisile)
40 entry daha
hesabın var mı? giriş yap