• insan dünyaya çalışmak için gelmiş olsaydı, çalışmakta bu denli zorlanmaz, kendini disipline etmek için uğraşmaz, bu yolda bir sürü metod geliştirilmez, çalışsın diye başında sopa ile, not ile, para baskısı ile beklenmez, kendiliğinden ve durmaksızın çalışıyor olurdu zaten...
    insanın doğası çalışmak değil, haz aldığı şeyleri yapmak için programlanmıştır, insanlık bir gün sadece müzik dinlediği, felsefe yaptığı, sohbet ettiği, seviştiği o ütopik geleceğe ulaşacaktır. * *
  • insanlar,karıncalar ve arılar dışında hiçbir canlı çalışmaz. ayılar bütün kış uyur, maymunlar daldan dala atlar, koala ağaca dayar, aslan paso sevişir, balık dediğin zaten çalışsa çalıştığı yeri bir daha bulamaz,unutur, tembel hayvan hareket bile etmez ömrü hayatında. bu liste böyle gider...

    gelmek istediğim nokta şudur ki çalışmak insan doğasının dışında tüm canlıların doğasına da aykırıdır. madem o kadar akıllıyız bırakalım bu hayvanlar çalışsın biz yiyelim onların parasını.
  • (bkz: aylak adam)
  • üniversitede paydos zilinin çaldığı şu saatlerde yataktan zar zor kalkmış biri olarak yürekten desteklediğim önerme.*
  • tembellik mottosu! (motto demiyelim hadi slogan diyelim özenti gibi durmasın)
  • kız istediği sırada, "oğlumuz ne iş yapıyor?" diye soran müstakbel kayınpedere asla söylenmemesi gereken cümledir.
  • çalışmak sadece insan doğasına değil her türlü doğa kanununa aykırı bir hareket biçimidir. zaten aykırı olmasaydı bu eylemin adı çalışmak olmazdı. çünkü doğadaki asıl olan atalettir*. her şey hareketsiz olmaya, atalete meyillidir. sürekli kinetik enerjiden potansiyel enerjiye doğru bir akış vardır. zaten kainatın entropisi de artma eğilimindedir...işte bu noktada "çalışmak" olarak nitelenen eylem kütlenin sahip olduğu enerjinin bu durağanlığa karşı kullanılmasıdır ve bu aykırı eylemi sadece "canlı" olarak nitelenen varlıklar gerçekleştirebilir. peki bu eylem ne zamana kadar sürdürülebilir, tahminimce kainattaki tüm enerji kaynakları (tüm yıldızlar, kimyasal kaynaklar vs.) tükenene kadar sürdürülebilir, daha sonra ne olur fizikçiler düşünsün.
  • çalışma'yı; sabah saat 9dan akşam en az saat 6ya kadar bir ofis içinde tıkılmak, genellikle kompleks sahibi, ona buna yalakalıktan başka bir numarası olmayan, düzgün ilişki kurma ve insan algılama yeteneği sıfıra yakın insanlara uyum sağlamaya kasıp biryandan da verilen işi yapmaya çalışmak olarak düşünüyorsak; akşam eve bitkin varıp uyumaktan başka bişi düşünemez hale gelmişsek, ilgi alanlarımıza zaman ayırmak şöyle dursun onların ne olduğunu bile unutmuşsak , bu doğru bir önermedir.. bu durum insanın doğasına aykırıdır.. kişiyi kendinden uzaklaştırır, unutturur, hatta ve hatta kötü yönde de değiştirir..
    yok eğer, sevilesi bir ortam içinde sevilen iş yapılıyorsa çalışma'nın doğaya aykırılık durumundan söz edilemez..
hesabın var mı? giriş yap