• kitaptaki imlâ hataları ilk başta sinir bozucu olsa da komik bir mahiyete bürünüyor okudukça, meb yayınevi olması tabii trajikomik o başka. içerik olarak da bir nevi çin tarihine göz atabiliyorsunuz, üslûba bakarsak eğlenceli de denebilir. hatta güldürürken düşündüren o müthiş şeylerden biri olabilir bu eser.
  • emperyal almanya’nın, çin’in kuzeydoğu eyaletleri mandaterliği (1895-1919) hafızasında daha taze iken sinolog ve sosyal antropolog olarak yetiştirilen wolfram eberhard alanında ülkesinde gerekli tecrübeyi de edindiğinde hemen çin’e (1933-34; 37) yollanır. çin’de alanında çok değerli araştırmalar yapar, değerli belgeler toplar. son seyahatinde çin’de japon işgali, ülkesinde de hitler nazizmin yükselişi olgularıyla karşılaşınca aldığı davet üzerine doğrudan türkiye’ye gelecektir.

    o dönemde ankara üniversite bünyesinde yapılandırılmakta olan dil tarih ve coğrafya fakültesi’nde sinoloji bölümünü kurması yanında, türklerin köklerine ait yazılı kaynakların en fazla bulunduğu bu kadim uygarlığın dilini ve kültürünü bilmesi ve ulus devletçe oluşturulmakta olan tarihi için de bulunmaz bir kaynak kişidir.

    nitekim, başta türk tarihiyle ilgili olarak çin kaynaklarından derlediği pek çok yazı ve makalesi fakülte dergisi, ülkü dergisi, tarih kurumunca yayınlanan belleten dergisinde yayınlanmıştır. çin ve türk tarihi ile ilgili basılı kitapları çin’in şimal komşuları. ayrıca bu kitabı da var.
    *
    eberhard’ın bu kitabı, bizim buradaki entrylerimiz gibi, çin'in bütün yazılı tarihi boyunca çok sık kullanılmış, edebiyattan bürokratın yönetime sunduğu bilgi notuna kadar her konuda, bir konuyla sınırlandırılmış bir fikri içeren “essay” (kalem denemesi), düzyazılara dair örneklerden oluşmaktadır.

    kitapta yer alan, “türkistan’da sınır tahkimi üzerine” ci yün tarafından yazılmış bir essay;
    “türkistan’da çan-ci’de 1768’de baş göstermiş olan karışıkların önce bir önemi yoktu. fakat garnizon komutanı, 15 ağustos güz bayramı münasebetiyle sürgünleri davet etti ve onlar, dağın yamacında şarap ikram etti. burada erkeklerle kadınlar bir araya geldiler; garnizon komutanı da sarhoş olunca cezalıların karılarını şarkı söylemeye zorlamak istedi. bu bir iki dakika içinde bir isyanın patlamasına sebep oldu. komutan bu sırada öldürüldü. ahali, ordunun silah ambarını yağma ve şehri işgal etti… (olanın özetinden sonra yeni komutana hitaben) bence asiler şehri uzun zaman ellerinde tutamazlar, taktik sebeplerden ötürü, şimdi hücuma geçmek zorundadırlar. onun için, şu dağlara dayanmaları daha doğru olurdu. o zaman asiler bizim kuvvetlerimizin ne kadar olduğunu da kestiremezler. onlar buraya gelinceye kadar bekler, bu sığınağımızdan hareket ederek onlara saldırırız. böylece, serbest saldırmadan, ricat yolu sağlanmış bir saldırma usulüne geçmiş oluruz. hem biz dinlenmiş halde oluruz, onlar ise yorgun olurlar. ancak böyle yaparsak asileri alt edebiliriz.”(sf:170-173)

    wolfram eberhard, (çev: wolfram eberhard ve nusret hızır), çin denemeleri, meb yayınları, istanbul 1989, 215 sf
  • wolfram eberhard'ın yazıp nusret hızır'ın çevirdiği kitap. müstakil başlığı olduğunu fark etmemişim o yüzden başka bir başlıkta yaptığım alıntıyı buraya ekliyorum. ekteki entryde ayrı kitabın pdf'i bulunmakta. (bkz: #163268831)
hesabın var mı? giriş yap