• edit: (bkz: taş olsunlar hepsi)

    --- spoiler ---

    eskiden buralar hep dutluktu, çekirge. had bildir butonumuz bile yoktu o sıralar. yokluk yılları. ekmeği filan karneyle alıyoruz. ssg'nin bile anca bi honda'sı var o dönem.
    işte o yıllarda, bu entry'nin yerinde, bi öncekilere yapılmış bir gönderme vardı.** hey gidi günler...
    zaman su gibi akıp geçti. darbeler oldu, savaşlar çıktı, klonlar geldi, sözlük insanları hiltona bile sığmamaya başladı. yıllar sonra -ne olduysa- birileri tekrar keşfetti bu kızları. ben, bi baktım, yazdıgımı bile unuttugum entry liste başı olmuş. (bkz: başlığın başa kalması) kısmet, dedim. sattım topragı ağaoğlu'na. müteahhit adam. gelmiş bunu* yazmış.

    --- spoiler ---
  • kitap okumanin da cinsiyetle ilgiledirilebilecegini bize ogretmis tanimlamadir, ya sabirdir.
    ancak turkiye'de kitap okuyan insanlarin cinsiyetlere gore dagilimini yapmak gerekirse ilginctir kadinlar daha cok okur. ne okurlar ne okumazlar ayri ama sonucta her kitap turu icin bu sonuc maalesef ki gecerlidir. ne de olsa kadinlarin kendilerini gelistirmeye, ogrenmeye ihtiyaclari vardir, oysa ki erkek cinsi oylesine ustundur ki kitap okumaya hic gerek yoktur, zaten istese kendisi yazabilir okuyacagi kitabi.
    ayrica (bkz: fesupanallah)
  • vakitlerini bos gecirmeyen kizlar.
  • kitap okumak cinsiyete göre ayrim yapmayi gerektirecek bir kavram degildir öncelikle. çok kitap okuyan insan vardir ancak, ama isin asil ironik tarafi sözlükte böyle bir basligin bulunmamasidir. hormonlar, toplumdaki kaliplar, bakis açilari ve cinsiyetlere biçilen roller nedeniyle kadin ve erkegin okuduklari seyi birbirlerinden farkli yorumlama olasiligi fazladir. ama bu durum, onlari kitap konusunda ayirmayi gerektirmez. ayrica önceki bazi entrylerdeki bakis açisinin aksine kitap okumak hayatin disinda bir eylem degildir. insan kitap okurken, hayati kaçirmaz. hayat, kitapta devam eder zaten. hata yapmak, pisman olmak, üzülmek, üzmek,aglamak, aglatmak, sevinmek, siçramak, gülmek, sarilmak, kaçmak, yalan söylemek, itiraf etmek, inkar etmek, oturmak, kalkmak, sevismek, öpmek, mutlu olmak ve mutlu etmek hayatta yer aldigi için kitaptadir ayni zamanda. kitap okumak hayati farkli bi boyuta tasimak, siradanliktan kurtulmak demektir. kaç insan otostopla galakside seyahat ederken evrenin sonunu görebilir, kaç insan hayatin içinde androjen bir irkin yasadigi gezegene gidebilir, kaç insani günlük hayatta ejderha kovalar? fantazi ve kurguyu bi kenara koyup bir de gerçege dönelim... modernizmin cikisi yasayarak ögrenilir mi? nöbetlese yoksullugun ne oldugu hayatin içine bakinca anlasilir mi? bukowski'nin yazdiklari hayat degil mi?

    kitap okumadan yasanan hayat sigdir ancak, sadece gördügünü duydugunu bilir insan. çok kitap okuyan kizlarin tanimini yapmak için kitap okumayan kizlara bakmak lazim aslinda. tek boyutlu nokta ile üç boyutlu cismin farki gibidir bu. biri kendi hayatini cep sözlügü ile yasamaya ve anlatmaya mahkumken, digeri kendi hayatinin en genis sözlügüne baska hayatlarin kelimelerini de katar, ki bu fark kitap okuyanlar ve okumayanlar arasindaki en büyük ayrimdir zaten.
  • evde daha okumadiklari kitap oldugu halde yine gözleri kitaplardadir.
  • (bkz: osuran kizlar)
  • bugun dusa girdigimde bu konu üzerine düsündüm. söyle ki,

    dus kabini düsünmek için çok güzel bir yerdir. su sesi insanin beynini açarken sicak su adami mayistirir, enteresan olaylara gebe bir ortam olusur.

    ve ben siksik dusa girerim. girmeye özen göstermek de lazim. ak pak olmak, mis gibi kokmak, koltuk altlarini sik sik tras etmek gerekmektedir. ne var ki bugünde girdim dusa, önce suyun isinmasini bekledim. bu sirada üstümdekileri çikardim. suyun sicakligini kontrol ettim. hala ilikti. ilikken girmek bana göre degil, tam cayir cayir afedersiniz gavur ami gibi kaynarken banyoya girmekten hoslanirim. bir anda bambaska bir dünyaya girmis oluruz, ilikken bir numarasi yoktur, isinmasini suyun içinde islakken beklemek bana izdirap gibi gelir. neyse efendim. baktim su hala ilik, aynada tipime baktim, küfrü bastim. "giy yikan esolesek" dedim, kendimi motive etmek amaçli. bence herkes yapmali.

    suyu yeniden kontrol ettigimde sicakti ama hala istedigim seviyeye ulasamamisti. çevremdeki arkadaslarim ve biricik sevdigim insan çok iyi bilir. ben beklerim, olayim budur. bekler dururum. ama bu bekleme olayini hiç birinize tavsiye etmem, bence siz su sicaklasinca girin. herneyse. iyice kaynamasi için beklerken bornozumu hazirladim. akan su küvete çarptikça buram buram buhar çikarmaya baslamisti. artik dus herseyiyle beni çagiriyordu. dusakabinin kapisini iyice açtim ve ayagimi içeri uzattim...

    arkadaslar,
    bazi kizlar çok kitap okurlar. onlar ne güzel insanlardir. bu insanlar ayni anda birden fazla hayati yasamaya, görmeye, dinlemeye, zihinlerinde olusturmaya bayilan tayfadandirlar. ve bu kizlar asla ince, bestseller kitaplar okumazlar. bilimkurgu fantazi, siir kitabi filan da okumazlar. bunlar tolstoy, dostoyevski okurlar. onlar için kocaman bir moral alkisi.

    çantalarinda her zaman kalin bir kitap bulunur, onlari çok seviyoruz. onlar hayati dostoyevski kahramani olarak yasarlar. onlar için az kitap okuyan veya ince bilimkurgu tipi kitap okuyan gençler tam anlamiyla primatlardir. yasamda karsilasmak, birlikte olmak istemezler. bu kiz tipi için kocaman bir alkis daha.

    vakitlerini bos geçirmeyen kizlardir, evet öylelerdir. ne kadar güzel insanlardir onlar. haftasonlarinda evde suç ve ceza'yi okuyarak, sayfa kenarlarina notlar alarak geçirirler. ben onlari çok seviyorum, onlara birer madalya ayarlamaya çalisacagim, ulus'ta varmis bir ustasi.

    saçimi iyice duruladigimdan emin olunca suyu kapadim, dusakabinin kapisini açtigimda, aynanin buhulandigini gördüm ve bu buhuya badi parmagimla bir nokta koyduktan sonra, bornozumla ayip yerlerimi kuruladim ve üzerime geçirdim. artik banyodan çikmaya hazirdim, boynumu kütürdettim ve kapiyi açtim..
  • super kizlardir. diyebilir miyiz. hayir. korkunc asosyal ve cirkin diyebilir miyiz hayir. yani bir genelleme yapamayiz. condoleezza rice da belki cok okuyordur ya da esra erdogan veya esra ceyhan. normatif bir yarginiz var mi bu kadinlar hakkinda. (benim var, norm obegi olarak)
    mesela biz lisedeyken, sinifta semiha diye bir kiz vardi. todd solonz karakteri gibi. cok okurdu. tam bir otherdi ama bize gore. simdi nooldu ona bilemem.
    ama benim favori cok okuyan kizlarim soyle bir profil cizmislerdir cogu zaman.
    1 edebiyat asigi ama ice donuk depresif degil.
    2 politikayla kafayi kirmis ama skolastik degil.
    3 hayati degistirme iddasinda, zorunlu olarak kitaplara basvuran.
  • aradiklari mutlulugu bazen yazilarda bulan kizlardir.
  • (bkz: cok gezen mi bilir cok okuyan mi)
hesabın var mı? giriş yap