• duruma gore iyi ya da kotu olabilir,daha dogrusu sadece sinav zamanlarinda iyi olabilir,geri kalan tum zamanlarda da kendilerini okuldaymis gibi hisseden anne baba cocuklarina da ogretmen gibi davrandiklarindan bu cocuklar 24 saat okul ortaminda bulunmak zorunda kalirlar..
  • çocuk için yorucu ve hüzünlü bir durumdur. çocuk sınıfta hep örnek öğrenci olmak zorundadır. forması düzgün olmalı, kurdelesiz çıkmamalı falan. saçı başı dağılmamalı. sokakta bile birileri onları gözetliyor gibi hisseder bu çocuklar. daha da kötüsü öğretmen anne babanın, çocuğunu kendi sınıfında okutmasıdır. bu öğretmen anne babalar çocuklarını kayırmış görünmemek için derste onlara söz vermezler, bu çocuklar bazen hak ettiklerinden daha düşük notlar alırlar. hatırlarım, bir yarışma vardı, annem beni değil başka bir öğrenciyi seçmişti. ben ondan daha iyiydim ama.
  • tuhaf bir histir. kendilerini bisey sanırlar sanılır halbuki kendilerini bisey sanmaları beklenilir. ozellikle egitim enstitulerinin kapanmasinin hemen ardindan ogretmen olmus 70'li 80'li yillarin ogretmenlerinin cocuklari parmakla gosterilebilir. o kadar kisilik ve davranis benzerlikleri gozlenebilir. yasadiklari ve hissettikleri dolayısıyla aralarında "ogretmen cocukları orgutu" gibi bisey kurulmasını bile onerebilirim. hayatlarına iliskin cok abartılacak bir "ozel" durumları asla yoktur fakat goruldugu konusuldugu zaman "al iste bu bir ogretmen cocugu" denilebilecek kadar belirgin durumlar sergilerler. (bir ogretmen cocugu olarak bir donem ben ve ogretmen cocugu diger arkadaslarimin uzaydan gelme tuhaf yaratiklar oldugumuzu dusunuyordum)
  • hababam sinifinin bir kisminin neseli gunler filminde munir ozkul'un cocuklari rolunde oynamasi sonucu gozlenen hadise.
    (bkz: evde baba okulda mahmut hoca)
    (bkz: evde anne okulda hafize ana)
  • (bkz: memur cocugu)
  • ilkokulda aşı olduğunuz zaman tenefüste gidip annenizin kucağında ağlayabilirsiniz, bu şansa sizden başka kimse sahip olamaz. lisedeyse işler daha değişiktir tabi. mesela eve yollanacak devamsızlık kağıdını, arkadaşlarınızın yaptığı gibi postacı amcayı bekleyip kapamazsınız; nitekim müdür yardımcısı tarafından direkt olarak babanıza iletilir.
  • sınav kağıdı okuduğu zamanlarda evin içinde tuvalete bile ayak ucuna basarak gitmeyi gerektiren bir kavramdır!! zira anne o dönemde ciddi bir terörist olur; televizyon izlettirmez, ses çıkarttırmaz, takar gözlüğünü, elinde kırmızı kalem en amiyane tabiriyle manyaklaşır. okur sınavlarını, normal yaşamına döner ev ahalisi...
  • ayin 15'ini beklemektir.
  • yaşıtlarınız çöpten adam bile çizemezken, sizin misafirlere dna ve hücre yapısını çizerek aferin alma durumunuzdur.
hesabın var mı? giriş yap