• ataşehir'den, son otobüs durağının (botanik çarşı yokuşunun hemen altındaki) 10 metre yanından, üsküdar'dan ise sahildeki balıkçıların karşısından kalkmaktadır.
  • uskudar kozyatagi minibusleri de siyah ba$li oldugu icin,her minibuse binildiginde "inonu caddesinden gecer mi,kaptan ata$ehir mi" gibi soru obeklerinin olu$masina sebebiyet veren minibus veya minibus gruplari.
  • gece 9 - 10 a kadar sık hareket eden,10 dan 12 ye kadar da daha seyrek kalkan minibüslerdir.otobüs gelmediği zaman hayat kurtarırlar.ataşehirden acıbademe kadar ücret 750.000,harem ve üsküdar için 1 milyondur.
  • bu minibüsler esasında üsküdar - kozyatağı - ataşehir minibüsleridir ama 2001'e kadar üsküdar - kozyatağı arasında gidip gelmişlerdir. hat şöförleri ataşehir'e de yolcu taşımaya karar verince var olan minibüsleri sayıca ikiye ayırıp kozyatağı'na gidenlerin ön ve yan camlarına "kozyatağı'na gider", ataşehir'e gidenlerinkilere de "ataşehir'e uçar" levhası koydurmuşlardır.
    levhalara rağmen halen, minibüse binerek 1 km gittikten sonra "aa ben yanlış binmişim" diyip inen şaşkınlar mevcuttur.
    hatta çakal "harem yolcuları" üsküdar salacak'tan binip kasten harem dolaylarında "ataşehir alır mısın" diyerek şöförün "ataşehir'e gitmez bu araba arkadakine bineceksin" cevabını müteakiben minibüsten inerek salacak - harem arasını bedavaya getirirler.
    harem'de araca muhakkak bir adet şöför kankisi biner ve araç içinde oturacak boş yer olsa dahi gider motorun, bozuk paraların üstüne oturur. yol ücretini vermeye kalkıştığında şöförün "de get lan" tepkisiyke karşılaşır. şöför de uzun mesafe yol katedereken sohbet edecek birini bulmuş olmanın aşkıyla selimiye kışlası'nın ordan ışıklara doğru yokuş yukarı basıp haydarpaşa limanından çıkan tırları görünce ani fren yapar. böylelikle motor kapağına oturmuş elaman da herhangi bir yere tutunmadığı için ön sırada kendisiyle yüz yüze oturan yolcunun kucağına zıplar.
  • ataşehire ulaşımın giderek daha yoğunlaşmasıyla birlikte, şoförlerin sapıklıklar yaparak k.bakkalköy yollarına saptığı ve neticede,

    yavaş yavaş ilerleyerek 200 metreyi 15 dakikada gidebileceği yerde başka alternatifler deneyerek

    20 dakikada 4 km yolu katetmeyi tercih etmektedirler, bu arada dünya kadar makaslar atmakta,
    trafiği amuda kaldırıp skmektedirler.

    çok atraktif, hoşsohbet adamlardır.
  • üsküdar'dan ataşehir'e gelirken ataşehir'in önünde binbir türlü yola sapmaları nedeniyle hasta ederler. ataşehir önünüzdedir, ancak minibüs oraya ulaşmadan önce sekizler çizerek son hedefe varışı uzattıkça uzatır. şofürlerin saptıkları ara sokaklarda trafik çok yavaş ilerlediği için bu durum bazen çekilmez bir hal alabilir. ancak bu olay geceleri pek sık görülmez, görülse de trafik rahat olduğu için çok önemli değildir.
  • ayri bir kozyatagi hatti oldugu halde, kozyatagi yanyola giren, oradan dolasarak tekrar tem'e cikan, tem'den ilk saga girip, tam atasehir yonune donecekken, carrefour'a dogru sapip, orada manasizca sokaklarda dolanarak insani deli etmeye calisan minibuslerdir...
    guzergahi duzenleyeni tebrik etmekten baska birsey gelmez elden.
  • bilhassa haftasonları, sudan'lı kaçakları taşıyan gemi misali yolcu sayını alanında rekor denemelerine sahne oluyor. güzergâhı ise ayrı bomba, ataşehir'e ulaşmak adına biniyorsunuz ama sanki sightseeing otobüsüymüş gibi anlamsız alakasız yollarda gezip duruyorsunuz, haliyle yol da uzadıkça uzuyor..
  • 1999 senesinde ataşehirliler tarafından ataşehire sokulmayan minibüsler.
    o günlerde yeni bir hat olarak üsküdar-ataşehir hattı kurulmuştu. ancak ataşehirliler uydukent olarak gördükleri bu semte minibüs sokmak istemiyorlardı. sebep hem uydukentin yapısı bozulacak hem de görüntü kirliliği olacaktı.
    hatta bu yüzden, ataşehirde olan okuluma, günlerce ya gidemedim ya da geç gitmiştim.
    sonuçta minibüsçüler kazandı ama o günlerde baya yaygara kopmuştu.
  • haydut adamların çalıştığı minibüs hattı.

    yeni işyeri vasıtasıyla tanıştım bunlarla. daha araba alamadığımızdan takılıyorum bunlarla. iki gün önce bir tanesiyle ölümü, bugün sabahta bir tanesiyle cinselliği tadıyordum. iki gün önce optimum' a kadar tıngır mıngır giden eleman arkadan başka bir minibüsün gelmesiyle gazladı da onun bunun çocuğu haydarpaşa limana doğru inen dik yokuşta son gaz gidip kırmızıda durmayınca, pardon duramayınca, baya soldan gelen arabaya bindiriyordu ki ben dahil bir iki yolcu koptuk adama. rızık mızık nasip gibi dini bütün laflar, biraz da yavaşlamazsan polisi ararızcılar yapınca " haklısın abi özür dilerim" e yattı puşt.

    bu sabahta cahilliğimden iki kafalı ya bunlar biri kırmızı diğeri yeşil, biri uzatıyor diğeri kısa gidiyor diye düşünüp acaba hangisi diye kırmızı kafalıya sorayım dedim. sorum da bomba hani :" abi ataşehir' e hangisi yolu uzatmadan gidiyor?". silvıstır gözlüklü herkül kafasını çevirdi. baktı baktı ve otomatik kapıyı suratıma kapatıp gazladı.

    böyle işte bu adamlar. tez zamanda araba almalıyım. şimdilik bu insan görünümlü yaratıklardan kadıköy aktarmalı giderek uzak duruyorum.
hesabın var mı? giriş yap