• (bkz: the shape of things)
  • inanılmaz güzel bir şekilde tasarlanmış bir tiyatro oyunu.
  • avrupa'da salgın halinde yayılan concept art denemelerine göndermelerde bulunan, sokak ortasında cam bir fanusa sıçarak sanatsal bir performans sergilediğini savunan yüksek şahsiyetleri sorgulatan, klasik yapılara ters düşerek bir taraf tutturmayan harikulade tiyatro oyunu.

    şu sıralar mehmet ergen çevirisi ve yönetimiyle sahnelenen, oyunculuk ve reji açısından da göz dolduran, hazımsızlık yaratan temaşa.
  • seyirci ile arasına kot farkı koymayan oyun, öyle ki lafa karışasınız geliyor.
  • mehmet ergen rejisiyle şahane bir oyun izlemek istiyorsanız buyrunuz..
    zaman zaman "sanat mı lan bu?" gibi sorgulamalarınızın (belki) cevaplarını da içinde bulabileceğiniz, aslında tam da hayatın içinden, ilişkilerin içinden, başkalarının hayatında ne kadar hak sahibi olduğumuzdan, kalıplardan, kalıptan çıkmış insancık hallerden*, sanat mı? insan mı?'dan bahseden taraflı/tarafsız bir oyun..

    oyunun temposu hiç düşmüyor.. şöyle ki interaktif bir oyun diyemesek de interaktif-"miş" gibi yapan bir oyun.. öyle kıçımızı koltuğa koyalım 2 saat yayalım yok bu oyunda -ki zaten pek de mümkün değil.. rejinin ve oyuncuların gücünü hissediyorsunuz... gülüyorsunuz, kendinizi, çevrenizi sorguluyorsunuz..
    ille de gidilip izlenesidir.

    oyuncular:
    esra bezen bilgin
    betül çobanoğlu
    bartu küçükçağlayan
    deniz celiloğlu.

    oyun tanıtımı: "sanat yapın, tamam, ama asıl dünyayı değiştirmeye çalışın." böyle demişti sanat hocam. ben de o günden beri neyi değiştirebilirim diye düşündüm; ve buldum...

    sanat adına ne kadar ileri gidilebilir? sınırı nedir? ya aşk adına... neler feda edilebilir?

    aşkın ve sanatın birlikte irdelendiği bu çarpıcı oyun, aynı üniversitede okuyan iki çiftin karmaşık ilişkilerini gözler önüne seriyor.
  • (bkz: bana her şey yuvarlak geliyor)
  • bütün olumlu sıfatları hakeden, olağanüstünün de üstünde başarılı şekilde oynanan tiyatro oyunu. yeni kuşak tiyatrosu, 2008 yılı için mayıs ayı itibari ile son oyunlarını oynadılar ama yeni sezonda yoğun istek olursa tekrar oynama ihtimalleri bulunuyor. oyunu izleyip de beğenmeyen hiç kimseye rastlamadığım ve öyle bir ihtimalin olmadığını düşündüğüm en ince noktasına kadar herşeyin ustaca düşünüldüğü mehmet ergen'in elinden çıkmış bir başeser niteliğindeki oyundur kendisi. şeylerin şekli; postmodernizmle ustaca dalga geçmiş, konuşmalardan sevişmelere kadar her şey gerçek hayattaki doğallığıyla gözler önüne serilmiştir.

    izledikten 5 ay sonraki edit: bu oyunun tiyatro sevmeyen birine bile tiyatroyu çok sevdireceğini, insanların tiyatro algısını değiştime konusunda bir eşik noktasi olabileceğini ve ocak 2009'dan itibaren tekrar sahnelere dönerek kapalı gişe oynaması gerektiğini düşünmekteyim. ilk kez bir tiyatro oyunundan bu kadar uzun süre etkilenip halen herkese tavsiye etmekteyim.
  • şubat 2009 itibariyle yeniden akbank sanat'ta sahnelenmeye başlanılan, izlemek için sabırsızlandığım tiyatro oyunu.
  • kapalı gişe oynuyor, beyoğlu akbank sanat'da ve bu sezon jenny rolünü evren kardeş ifa ediyor.

    http://www.buradanokuyun.com/…2/seylerin-sekli.html
  • (bkz: bir şeyin biçiminin o şeyin tanımı olması)
    (bkz: yer yerin aldığı şekilleri belirler)
hesabın var mı? giriş yap