• erhan özer'in hint ayurvedası, çakralar, yoga ve bunun gibi bazı öğretileri, isim vermeden anlattığı, çok doğru bilgiler içeren kitap. ancak sonradan gazetelerde; "hastalıklara madem zihinsel durumumuz sebep oluyor, o zaman bebekler niye hasta doğuyor" gibi, tartışmalara sebep olmuştur. unutmamak lazımdır ki, erhan özerin bu bilgileri aldığı kaynakların geldiği toplumlarda reenkarnasyona inanıldığı için, yeni doğan bebeğin daha önceki enkarnasyonunun sebebidir o hastalık. sadece müslüman inanışına uymayan tarafı budur kanımca. kitapta vucudun bir makine olmadığı, dolayısiyle bir tedavi yapılırken hastanın beden, zihin, ruh 3lüsünün bütününün ele alınması önemi vurgulanmıştır. nasıl hastalandığımız ve buna neden olan şeyler ve iyileşme süreçleri birer birer açıklanmıştır.
    yabana atılmaması gereken bir başucu kitabıdır. hastalık, sağlık ve tedavi işleriyle uğraşanlar için bir çok konunun özeti gibidir.
  • doğan kitap’tan çıkan son derece ilginç bir kitap.
    yazarı bir hekim, dr. erhan özer. anestezi ve reanimasyon uzmanı.
    iddiası, bütün hastalıkların kaynağının ya zihinsel ya duygusal alanımızda yaşanan çatışmalar olduğu.
    ‘kaynak’ sadece ‘beden’ değil, haliyle sadece ‘beden’i iyileştirmek de yeterli değil.
    oysa, günümüz tıbbında çoğunlukla bu yapılıyor.
    işte erhan özer’e göre, “böyle yaparak sadece ‘semptomları’ yok ediyorlar ama ‘kaynak’ hala orada durmaya devam ediyor.”
    ona göre ‘sistem’, duygulardan, düşüncelerden ve bedenden oluşuyor.
    kitaptan birkaç pasaj;

    --- spoiler ---

    * “siz kansere yakalandıysanız bunun bir sebebi var. birden bire, kanserli hücre üretmedi bedeniniz. o kanserin sebebi, sizsiniz aslında. sizin beyniniz, kafanız. duygularınız ve düşünceleriniz. kalp hastasıysanız da sebebi sizsiniz. aklınıza gelen bütün hastalıkların kaynağını kendinizde arayacaksınız.”

    * neden hastalanıyoruz?
    " hastalanıyoruz, çünkü duygusal ve düşünce alanında bir sürü çatışma yaşıyoruz. ama daha çok duygusal alanda. o duygusal çatışmalar da kişiye göre değişiyor. benim öfkelendiğime bir başkası, “buna mı kızdın!” diyebiliyor. nedeni araştırmaya kalktığımızda karşımıza bilinçaltı çıkıyor. demek ki, bizi yönlendiren, bilinçaltındaki birikimler, hücresel kayıtlar. eğer öfkeyle ilgili bir travmamız varsa, çok daha yoğun yaşıyoruz. ya da üzüntüyle ilgili bir travmamız varsa, iki kat daha fazla üzülebiliyoruz. yani duygusal çatışmalar, kaynak olarak bütün hastalıklar için bir numaralı veri."

    * "mesela hayatınızdaki kişilerle yaşanan çatışmalar, ayrılıklar sağ memede tümör ya da sıkıntıya sebep olurken, anne ve çocukla ilgili dertler sol memeyi etkiliyor."

    --- spoiler ---

    ilginç ve okunulası bir kitap.
hesabın var mı? giriş yap