• (bkz: şök)
  • her dönem en az bir kere yapılması gereken, sene sonunda 10-11 zayıflı öğrenciler için sınıf geçirme olayının gerçekleştiği, ne hikmetse öğretmen arkadaşların bir türlü yapmaya yanaşmadıkları toplantı. yok arkadaş, yarım gün eğitim olmaz, eğitim tam gün olacak, öğretmen de 8-5 çalışacak. toplantı yapmak için hanımların günlerine denk getirmemeye çalışıyoruz. bu zihniyetteki öğretmenlerle bu eğitim nereye kadar?
  • orta 1, 2 ve 3. sınıflarda ki korkulu rüyam. her sezon sonunda bu kurulun alacağı kararı beklemek işkence gibiydi. en berbat duyguyu yaşatan ise karnemde yazan "şökk geçti" ibaresiydi. mına koduğumun matematiği!
  • benim çalıştığım okulda öğretmenlerin her dönem için çilesidir. çünkü ciddiye alınır. şöyle ki;
    4 şube 9. sınıf için 2 gün (1. gün a-b şubeleri, 2. gün c-d şubeleri)
    4 şube 10. sınıf 2 gün vs vs... toplam 8 gün, ders bitiminde o sınıflara derse giren öğretmenler toplanır. durumu iyi, kötü, vasat fark etmeksizin her öğrenci görüşülür. her öğrenci için her öğretmen görüş belirtir. alınacak tedbirler karara bağlanır. toplantı ortalama 3 saat sürer. 8 saat dersin üstüne öğretmenler eve sürünerek gider.
    işe yarar mı? bu kadar ayrıntılı incelemeden sonra elbette işe yarar.
  • branş öğretmeni iseniz eğer, şök'ler bir zaman sonra sizi bunaltabilir.

    zira, sınıf öğretmenleri sadece o sınıfın şök'üne katılırken, siz okulun tüm şök'lerine katılmak durumunda kalırsınız tüm siniflara girdiginizden, bu da o haftada üst üste konan tüm şök'lere kalmanız demektir, ki çoğu zaman bu şökler okul çıkışından sonra yapılır.

    mantigi güzeldir. daha çok sorunlu olan çocuklar konuşulur, sorunsuzlar daha hızlı geçilir. öğretmenlerin öğrenciler için söylediği her şey (tamam hepsi değil, bir kısmı) tutanağa yazılır. burada konuşulanların neticesinde, çocuklarla ilgili kimi önlemler alınır veya çözüm yolları konuşulur.

    öğretmenlerin kendi aralarında (yazılı olmayan) bazı şök kurallari vardir,

    * gereksiz konulara girmemek.
    * bir sinifi konusurken baska siniftan bahsetmemek uzatip.
    * tek bir cocuk üstüne otuz saat konusmamak, sade anlatmaya calismak.
    * belli bir öğretmen sirasi ile konusmak, dolayisiyla daha düzenli ve seri bir şök olmasi.
    * sinif ogretmeninin en basta veya en sonda konusmasi.

    gibi...

    ben ülkede pek cok seyde oldugu gibi bunda da cok basarili olundugunu dusunmuyorum, istisnalari saymazsak genelde yapilmis olmak icin yapilan bir sey.
    oysa iyi bir şök ve sonrasinda iyi bir rehberlik-öğretmen-aile iletişimi ve işbirligi ile inanilmaz gelismeler yasanabilir cocuklarda.
  • şube öğretmenler kurulu toplantısının öğretmen dilinde adıdır.

    şube sınıf öğretmeni, sınıfında dersine giren bütün öğretmenleri toplar, gündem maddelerine göre sınıf başarısını değerlendirir ve kararlar alınır. karar defterine yazılır.

    çoğu öğretmen yapmaz ama. gider imza için öğretmenlerin peşinden dolanır. sanki bütün toplantı yapılmıştır da herkes fikrini söylemiş gibi.
  • ne derde derman olduğu anlaşılmayan formalite toplantıdır. sorunlu öğrenciler hakkında konuşulur ama sadece bu kadarla kalır. herkes bitse de gitsek havasındadır. problemli öğrencileri kazanmak adına ortaya attığın önerilere millet burun kıvırır. okulun büyük çoğunluğundan oluşan bezgin öğretmenler timi sorunlarına çözüm değil de çözümlerine sorun bulurlar.
    falan, filan...
  • yapılıyormuş gibi yapılan toplantının tutanağı.
  • alınan kararların asla uygulanmadığı toplantı...
hesabın var mı? giriş yap