• rose bowl da oynanmiş amerika 1994 dünya kupası finalidir.

    brezilya kadrosu:

    * taffarel
    * jorginho
    * mauro silva
    * branco
    * bebeto
    * dunga
    * zinho
    * romario
    * aldair
    * marcio santos
    * mazinho

    teknik direktör :
    carlos alberto parreira

    italya kadrosu:

    * gianluca pagliuca
    * antonio benarrivo
    * paolo maldini
    * franco baresi
    * roberto mussi
    * roberto baggio
    * demetrio albertini
    * dino baggio
    * nicola berti
    * roberto donadoni
    * daniele massaro

    teknik direktör :
    arrigo sacchi

    italya yedeklerinde zola ve signori gibi zamanının iki muhteşem forveti finalde oynatılmamıştır. brezilya yedeklerinde ise top toplamakla görevli ronaldo vardır. maçı penaltılarda brezilya almıştır. italya da herkes baggio'nun kellesini istemiştir ama italya adına 3 penaltı atılamamıştır. baresi, massaro ve baggio penaltılardan yararlanamamışlardı. albertini ve oyuna sonradan giren evani penaltıdan golü bulmuşlardır. brezilya'da ise marcio santos penaltı kaçırmıştır ama dunga, branco ve romario penaltıları atıp kupayı brezilya'ya götürmüşlerdir. maç bitince bütün brezilya yedek klübesi sahaya koşarken, baggio kafasını eğip yürümüştür.
  • penaltıyla sonucu belirlenen ilk ve tek dünya kupası finalidir yamulmuyorsam.

    edit: yamuluyormuşum.
    (bkz: 2006 almanya dunya kupasi)
  • ilkleri yalnızca penaltılarla sonucunun belirlenmesiyle kalmamıştır gol atılmaması ve uzatmalara kalması ile de dünya kupası finali adına ilklere mazhar olmuş maçtır.
  • maçı macar sandor puhl yönetmiştir.
  • baggio'nun penaltıyı kaçırdıktan sonra penaltı noktasında elleri belinde üzgün bir şekilde yere bakması ve taffarel'in dizleri üstüne çöküp işaret parmaklarını havaya kaldırarak sevinmesinin aynı kare içinde göründüğü fotoğraf unutulmazlar arasına girmiştir.
  • bir umbro'nun* ve bir diadora'nın* ilk kez dünya kupası finalinde yer aldıkları maç. italya kalecisi pagliuca, yediği üç golde de ters köşe olmuştur. italya'nın şutları sırasında da kalenin üstünde bir mıknatıs olduğu söylenegelir. hey gidi.
  • italya'dan baresi, massaro ve baggio'nun penaltı kaçırdığı maçtır. ancak sadece baggio hatırlanır. dikkatle izlerseniz o dönem penaltıların ne kadar kötü atıldığını da görebilirsiniz.

    penaltılar
  • dün kuzen deyince,bir de bu başlığı görünce anlatasım geldi.okuyana gelsin;

    dünya kupası bizim ailede hastalıktır.4 kuzeniz.yaş farklarımız büyüklerden -2 şeklinde gidiyor.( büyüklerden dememin sebebi ikiz olmaları )

    ikizler brezilya ve italya'yı tutar.ben almanyacıyım.küçük kuzen hollanda'cı.

    brezilya'cı 82'de ki o tele santana'nın falcao'lu,socrates'li ve zico'lu takıma aşık olur.o brezilya,tüm turnuva tarihlerinin gördüğü en iyi top oynayan takımdır bana göre.eğer bir forvetleri olsaydı,şuan tüm herkes fıldır fıldır arşivlerde bu takımın maçını bir kere seyredeyim diye aranıyordu.

    ikiz dedik ya.diğeri ona inat tabii ki 82'nin futbol katili olsa da rossi'nin italya'sını tutacak.aslında o turnuva başlarken takım seçemez.o da brezilya'nın büyüsüne kapılsa da içten içe bunu söyleyemez çünkü ilk keşfi diğeri yapmıştır.

    eskiden mahalle maçlarında ''birinç'' diyerek takımına ilk en iyi oyuncuyu alan çocuklarının döneminden gelmelerdir.ilk ikizi demiştir;evde halının üstünde televizyona bakarken ''ben brezilyayım''.

    ee napsın garibim; ikiz iç güdüsü ile diyemiyor ki ''ben de brezilyayım''.
    eder soldan akar,socrates füzelerini her maçta yolladıkça ''iddaa da alt oynamış da,maç 1-1 olmuş 30'ncu dakikada ki gibi tırnaklarını kemirip bekler''

    brezilya arjantini 3-1,italya'da arjantini 2-1 yenmiş ve kamerun'u,peru'yu yenemeyen italya eğer brezilya'yı yenerse üst tura çıkacak fırsatı yakalamıştır.

    işte diğer ikiz için altın fırsat.''ben italya'yım''

    ya tutarsa.

    çünkü o italya için ''ben italya'yım'' diyecek italyanlar bile çok az.

    rossi diye bir forvet çıkar ortaya.1-0.

    evde sessizlik.bir tane manyak gooool diye bağırır.ezilmişlerin sesi adına!!!!

    socrates şükür ki 1-1.futbol katili etmeyin adamı kardeşim!!!

    sonra bir daha rossi 2-1.

    italyacı ikizin bu golden sonra italyanca konuştuğu rivayet edilir.öyle bir bağırmış ki türkçe olarak algılanılamayan kelimeler ile ( nasıl içine attıysa artık o turnuvada ''brezilya şöyle,brezilya böyle'' )

    sonra falcao 2-2.oh!!!

    tüm dünya artık italya'nın bir daha ayağa kalkamayacağını düşünürken paolo rossi bir kez daha sahneye çıkar ve 3-2.

    ilk turda maç kazanamayan italya, o brezilya'yı elemişti.

    futbol buydu işte.hayatın ta kendisiydi aslında.bu yüzden futbol halen dünya da 1 numaralı spor dalı.bilinmezlikleri ile ve saçma sapan adaletsizliği ile.

    o kupayı da almanya'yı 3-1 yenerek italya kazandı ve kuzenler arası ilk dünya kupamızı italya kazanmıştı.

    cousin mundial!!!

    şimdi hepimizin tek tek hikayesini anlatmayacağım.zaten ben ve küçük kaldık.o da başka yazılara kalsın.biz buradan devam edelim;

    86-90 italya ve brezilya için kayıp yıllar.

    italya 90'da ev sahibi olmasına rağmen yarı finalde maradona'lı arjantina takılır.keza brezilya'da bana göre turnuva tarihlerinin gördüğü en kötü brezilyası olarak arjantin'e 2.turda elenir.

    94 amerika.

    ikizler için tekrar buluşma zamanı.

    bayramoğlunda yazlıktayız.tüm aile.nereden baksanız yazlık ortamının da verdiği iç-dış ile yan komşunun erkekleri falan 30 kişi varız.

    mangal-rakı-kola-cips.final maçı bekleniyor.

    küçük kuzen italya cı finalde.çünkü hollandasını 3-2 elemiş brezilya.

    ben brezilyacıyım çünkü o 82'nin intikamı alınacak!! zaten almanya'da çingene bulgarlara çeyrek finalde elenmiş.tadım tuzum yok.letchkov kim amk ya diye bakınız verirdim eğer o zamanlar ekşi sözlük olsaydı.o derece uyuz olmuştum o adama.

    maç başladı.heyecan tavan.

    hiç abartmıyorum o heyecan maçın 10.dakikası yerini 3-4'lü grupların sohbetleri ile dağılmaya başladı.

    ee okul nasıl gidiyor? selin ile niye ayrıldınız? mehmet'te gelmedi bu yaz!! işlerde kesat!! arabayı değiştiriyim diyorum!! hanım ordan karpuz kessene!! arada kalkıp hanımların yanına gidip orada onlara salça olurken kafasını uzatıp ''nasıl gidyor'' diye soran dayılar.

    gündüz dünya kupası final maçı mı olur amk!! o sıcakta bir de.amerikan futbolu stadına doldurulmuş 100 bin kişi ve onlarda bizim yazlık gibi sohbet ediyor sanki.bir uğultu sesi!!

    bi susun lannnnnnnnnnnnnnn!!!!

    yazlıktakiler de,staddakiler de susun kardeşim!!

    90'dünya kupası finali de bundan halliceydi belki ama maç akşamdı ve maradona vardı tabii.tamam burada maradona yok ama baggio var romario var.hem siz susarsanız belki onlarda konsantre olur ha!!

    yok olmuyor.olmuyordu;

    allahın belası parreira ( daha sonra fener'e gelip onları şampiyon yaparken de aynı huymuş onu da sonraları öğreniyorum ) 1982'de kaç yaşındaydı bilmiyorum ama kesin o maç uykularına girmiş çünkü yeni bir rossi faciası yaşamamak adına inanılmaz kontrollü bir brezilya bu.

    sacchi'nin italya'sı bildiğimiz gibi zaten.

    baggio bir şey yapacakta gol atacaklar.bekle dur.

    ilk yarı bitti.0-0.

    2.yarıya haydı bakalım diye geçtik ekranın karşısına.2.yarı bizi tatmin etti en azından sesler kesildi.belki de yemek ağır geldi,alkol etkisini hafif gösterdi de sesler biraz kısıldı bilemiyorum ama ikizler biri brezilya'lı formalı biri italya formalı heyecanları tavan yaptı çünkü maçın uzama ihtimali doğmuştu.

    maçta hafiften renklendi.romario kaçırdı.baggio 80'de kaçırdı.maç uzadı.

    uzatmanın başı romario fena kaçırdı.pagliuca bana göre en undarrated kalecilerden birisidir efsane uzadı topa.

    istisnasız her atakta 8 italyan ceza sahası önündeydi.brezilya bastırıyor ama arada en ufak bir boşluk bile bulamıyor,uzaktan şutlarda uzaya gidiyordu.

    ve ilk kez dünya kupası penaltılara gitti.

    82'nin o rövanşı alınacaksa böyle daha güzel olurdu demişti sanırım futbol tanrıları çünkü ne bu 94'nün brezilyası italya'yı eze eze yenebilirdi ne de bu italyanlar bir takımdan 2 gol yerdi.gerçekci olmak gerekirse penaltılara kaldığında kuzenin suratına baktım ve başımı iki yana salladım.ne yazık ki italya kazanacaktı.

    hem bana göre taffarel iyi bir kaleci değildi.pagliuca vardı diğer tarafta.ayrıca onlar italyan'dı!!

    brezilya tüm maç oyunu ön tarafta oynadığından daha çok yorulmuştu.italyanlar'ın adım gibi emindim tüm hazırlıkları boyunca penaltı çalıştığından!!

    ilk penaltı atışına baresi geldi.büyük kaptan.bu yazıyı asıl yazma nedenim olan o 82' dünya kupasında kadrodaydı.

    kaçırdı.yazlık yıkıldı.karşı ev de yıkıldı.onun yanında ki de.herkes brezilyalıydı!! herkes 82'den kalanı içinden atmıştı adeta.şuan penaltı atışları bitse yeriydi bizim kuşak için.

    italyacı kuzen çöktü adeta ama içinden diyordu ki ben yine tekim!! bu dönecek!!

    santos geldi.

    pagliuca efsane çıkardı.

    şaşırmadık.yine italyanlar kazanacaktı.ama olsun nasıl kaçırıdı ama baresi :(

    albertini attı 1-0.

    tüm dünya da ki 6 milyar insan dünya kupası finalinde ilk golü, aralar ile birlikte 150 dakika sonra gördü!! yuh!!

    romario geldi.kaçırmazdı.kaçıramazdı.

    1-1.

    sonra bir italyan daha geldi 2-1. ( şimdi kaç saattir spontane yazıyorum beynim ağrıdı açıp bakmaya üşendim ismine )

    topun başına branco geldi.topa efsane vururdu.koeman gibi.küçük kuzen'in hayatı boyunca en sevmediği futbolcu olabilir kendisi çünkü çeyrek finalde hollandayı eleyen golü atmıştı.hemde ne gol.

    branco'ya güven yazlıkta %100.pagliuca'yı da o kaleye sokardı alimallah.

    2-2.

    sonra massaro kaçırdı.hem de çok ama çok kötü vurdu.şu meşhur olan galatasaraylı yekta penaltısı gibin.

    tanrı bizim almamızı istiyor leventcim durumu yok o zamanlar ama şu sahneyi çok iyi hatırlıyorum herkes birbirine sarılmış ve bunu atarsak tamam bu iş!!

    bir tek köşe de garibim italyan forması ile ''daha baggio var olm'' bakışı ve ''şu dunga mı lan'' diye penaltıya geleni kesiyor.

    dunga 3-2.

    baggio geliyordu.atardı.bunu geç.asıl biz de son penaltıya kim gelecek.bebeto atmamıştı daha.o gelirdi heralde.

    o an sanki tüm herkes dünya kupası finalinin en kritik penaltısını nasılsa baggio atar diye bırakıp brezilya kadrosunu kafasında eleyip son penaltıyı kim atar diye tartışıyorduk.

    orospu çocuğu aldair de vardı.o da atabilirdi.92 uefa kupası galatasaray-roma maçı.orospu çocuğu aldair di o benim için artık.he bir de piç haasler var.konumuz ile alakası yok.

    neyse baggio geldi.

    ben mutfağa gittim.dolaptan bira alıcam çünkü çok heyecanlıyım hemen vücuda alkol pompalıycam.son penaltıyı kim atacak brezilya da :))

    lütfen inanın dolabın kapağını açtım.

    içeriden bir hönkürme bağırtısı geldi ama öyle böyle değil.allahhhhhhhhhhhhhh

    ben birayı düşürdüm yere.kırıldı.siktir ettim koştum içeri.

    halen ekrana bakmaya çalışıyorum.baggio lan bu!! nasıl kaçırır amk!!

    inanmıyorum evde sevinen 30 adama da halen ekranı görmeye çalışıyorum.

    lan bi çekilin, lan delimisiniz!!!!!!!!! neye seviniyorsunuz ne oldu olm???

    allah allah brezilyaylılarda seviniyor??

    lan yoksa?

    baggio? hadi canım??

    kaçırdı mı lan diye halen soruyorum amk ya millete.hatta eniştem sevinirken heeyyy diye tutmuşum kolundan ''valla kaçırdı mı'' şimdi diye sormuşum.

    evet,kaçırmış :) inandım zor da olsa.

    82'de rossi diye şike skandalına karışıp hayalleri yıkan adamdan 12 sene sonra tertemiz baggio'nun penaltı kaçırması ile gelen intikam!!

    dedim ya futbol çok adaletsiz.

    neyse içimden geldi paylaşayım dedim.

    aslında tek cümle ile bitirebilrdim bu maçın altına gireceğim entry'yi.

    ''baggio'nun penaltı kaçırdığına bir 5 dakika inanamadığım ve penaltıyı nasılsa atar diye mutfağa gittiğim ilk uzayan dünya kupası final maçı.brezilya bu maç ile 82'nin rövanşını da almıştır''

    uzun yazmak daha zevkli geldi ama.
  • eğer gerekseydi, brezilya’nın son penaltısı bebeto’dan gelecekti
  • bu maçı canlı izlememiş bebeler yazar oldu eksi’de yazıyor düşün
hesabın var mı? giriş yap