• istanbul cihangir'de aç olduğu için bir pastaneden 2 poğaça, 2 meyve suyu çalıp parkta bunları yerken yakalanan işsiz gencin işlediği suçun cezası. işin garip yanı, kasadan tek kuruş çalınmamış. televizyona melevizyona dokunulmamış. sadece 2 poğaça ve 2 meyve suyu. o da aç olduğu için. ulan senelerdir, yok "komşusu aç kendisi tok yatan bizden değildir" falan filan diye geyikler söylenirdi. nerede şimdi o insanlar? nerdesiniz amk? kim suçlu? siz suçlusunuz şerefsiz komşular. bir ekmek arası köfte patates veremediniz mi?

    ulan eleman da ne kadar delikanlı bir adamsa 2 tane poğaça 2 meyvesuyu çalmış. allah bilir. 2 tane meyve suyuna da gerek yok diyip ikincisini çaldığı için utanç duymuştur garip. evet suçunun cezasını çekecek. ama onu bu suça iten çevresindeki insanlara yazıklar olsun. puh amınıza koyuyım sizin.

    http://www.haberturk.com/…7-2-pogaca-12-5-yil-hapis

    edit: bence savcıyı suçlamanın gereği olmayan durum. çünkü savcı görevini yapmaktadır. asıl suçlu, o mahallede mutlu mesut yaşayan, tok uyuyup tok uyanan halktır.
  • 2 meyve suyu çaldığı içindir. 1 meyve suyu neyine yetmiyor lan denmiş de olabilir. burası türkiye. katillerin, tecavüzcülerin, hortumcuların ellerini ve başka bir yerlerini sallayarak gezdiği bu ülkeden her şey beklenir.
  • "bu herifin zaten işi gücü yok, kalacak yeri, evi barkı, yiyecek yemeği yok, gelsin cezaevinde yaşasın, yemeğini suyuyunu veririz işte" diyen bir devletin eseridir.

    allah aşkına inanıyor musunuz bir hakimin, bir savcının "hırsızlık yapmış, atın zındana bu köpeği nıhahahah" falan dediğine? bu adamı dışarı bıraksa buna bakacak bir devlet kurumu yok, alıp çalıştıracak işveren yok, bedavadan ev, yatak verecek hayırsever yok. adamlar aralarında düşünüp bari bunu cezaevine koyalım da karnı doysun garibanın diye bakmaya başladılar artık olaya. bu ilk mi sanıyorsunuz?

    ha çok mu doğru, çok mu mantıklı? koskoca devlet, koskoca hukuk açısından bakınca beddualar edesi geliyor insanın. ama vicdanen bakınca bu şartlarda cezaevine girdiği için şanslı bile sayılır bu adamcağız.

    tekrar düşünün.
  • hasan ersoylu
    sizi allah affetsin hakim bey!
    "istanbul çağlayan'da bir mobilyacı dükkanım vardı. 1991'in aralık ayında 70 kadar kişi silahlarını üzerime yöneltip, 'istanbul'un en büyük mafya babasını yakaladık' dedi. güldüm. 'ben mi mayfa babasıyım?' dedim. ama o günden sonra hiç gülemedim. işkence gördüm. vücuduma elektrik verdiler. matkapla kalçamı ve bacağımı deldiler. sonra da önüme üç dosya koyup birini imzala dediler. dosyalardan biri cinayet, biri hırsızlık diğeri de tecavüzdü. hırsızlık ve tecavüzü onuruma yediremeğim için cinayetle ilgili ifadeyi imzaladım. 4 yıl suçsuz yere hapis yattım. sonunda suçsuzluğum anlaşıldı. bana özgür olduğumu söylediklerinde dalga geçiyorlar sandım. beni 20 yıl hapse mahkum eden hakim, 'hoşgeldin hasan ersoylu. seni mahkum ettiğimden günden beri uykularım bölündü. büyük yanlış yaptık. senin affına sığınıyorum' dedi. bense sadece, 'hakim bey, sizi allah affetsin, ben affetmiyorum' diyebildim."

    eğer ki güzel memleketimin harika hukuk sisteminde yukardaki olay ve bunun gibi daha niceleri yaşanıyorsa buna çok da şaşırmamak lazım gelir.
  • pastahane sahibi şikayetçi olmamış, ama yasalarımız halkın güvenliğini o kadar koruyor ki hırsızlığa göz yummamışlar!

    ulan, bi' düşün neden sadece poğaça ve meyve suyu çalmış, niye paraya dokunmamış. belli ki çok aç, ama onursuz değil! zaten sen de onun kadar onurlu olsaydın, o 12.5 yıl hapsi istemeye yüzün olmazdı.
  • adını duyurmak istediğini düşündüğüm bir savcının hareketi. dükkan sahibi şikayetçi olmuyor savcı bey ceza talep ediyor.vay arkadaş..
  • "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme ve kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış eşyayı çalma" suçundan dolayı yapılan istem.
    alt sınırı 4 yıl üst sınırı 12,5 yılmış.
  • (bkz: kamu davası)
    (bkz: adi suç)
  • gurbetçi dolandırsa şu anda bir televizyonun başında olacaktı bu genç.büyük düşünmedin, hak ediyorsun cezayı be arkadaş.
hesabın var mı? giriş yap