• bir şey değiştirmeyecektir.
  • uygar dünyadan 1 adım daha uzaklaşmamıza neden olacak olay.

    tarikatların (şimdilik) galibiyetidir. bir arkadaşım vardı, kafayı istanbul sözleşmesine takmıştı. şimdi seviniyor ve muhtemelen zikir partileri yapıyordur ama son gülen iyi güler.. bu memlekette kadınlar da oy veriyor. istanbul sözleşmesi sona erdirildi diye kendilerine ayrıca oy verecek seçmen yoktur ama iptal edildi diye oy vermeyecek kadın seçmen mutlaka vardır.

    edit: metropoll anketi verilerine göre halkın yüzde 63.6'sı istanbul sözleşmesinden çekilmeye karşı.
    https://twitter.com/…tatus/1287030466953052160?s=19
    bu anket temmuz ayında yapılmış, bugün bu oran daha da artmış olabilir.
  • elinde kala kala bunlar kaldı.
  • cumhurbaşkanı kararı ile feshedilmiştir.

    kaynak: 20.03.2021 tarihli resmi gazete. (–– kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin avrupa konseyi sözleşmesinin türkiye cumhuriyeti bakımından feshedilmesi hakkında karar (karar sayısı: 3718))
  • bugün de geriledik çok şükür.

    tanım: araplaşma ve ilkelleşme yolunda atılmış bir başka adım.
  • abi toplumun ahlaki olarak bu kadar yozlaşması beni gerçekten hayretler içinde bırakıyor. diyeceğim o ki istanbul sözleşmesi falan bunlar iyi günlerimiz daha kötüleri gelecek.
  • son dönemde kadınlara şiddet uygulayanların ellerindeki ve yüzlerindeki bazı göstergelerin bilinen bir partiyi işaret ettiği düşünülürse çok da mümkün bir hareket gibi gelen iddia

    edit: maalesef iddia değil...
  • kadının adı yoktu, artık yaşamaya da hakkı yok.
  • insan hakları eylem planının açıklanmasından iki hafta sonra gerçekleşen olaydır. bu durum tam anlamıyla bir paradokstur. zira bu sözleşme doğrudan insan hakları ile ilgilidir. istanbul sözleşmesi olarak bilinen anlaşmanın adı dahi bu durumu ortaya koymaya yetmektedir: "`kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye dair avrupa konseyi sözleşmesi`"

    bu sözleşmenin amaçlarını düzenleyen ilk maddesi de, bu sözleşme ile kadına yönelik şiddetin ve aile içi şiddetin ortadan kaldırılmasının hedeflendiğini belirtmektedir:

    "1. bu sözleşmenin maksatları şunlardır:
    a. kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmak;
    b. kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak ve kadınları güçlendirmek de dahil olmak üzere, kadınlarla erkekler arasında önemli ölçüde eşitliği yaygınlaştırmak;
    c. kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetin tüm mağdurlarının korunması ve bunlara yardım edilmesi için kapsamlı bir çerçeve, politika ve tedbirler tasarlamak;
    d. kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti ortadan kaldırma amacıyla uluslararası işbirliğini yaygınlaştırmak;
    e. kadına karşı şiddet ve aile içi şiddetin ortadan kaldırılması için bütüncül bir yaklaşımın benimsenmesi maksadıyla kuruluşların ve kolluk kuvvetleri birimlerinin birbiriyle etkili bir biçimde işbirliği yapmalarına destek ve yardım sağlamak."

    kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin zirve yaptığı bir dönemde bu anlaşma hükümlerini tam anlamıyla ve etkin şekilde uygulamak yerine, bu anlaşmadan çekilmenin izah edilebilir bir yanı yoktur.

    ekleme: ülkemizin en önemli anayasa hukukçularından biri olan prof. dr. kemal gözler istanbul sözleşmesinin cumhurbaşkanı kararıyla feshedilmesinin anayasaya aykırılık teşkil ettiğini belirten bir makale yazmış:

    "istanbul sözleşmesinin onaylanması da, türkiye büyük millet meclisi tarafından 24 kasım 2011 tarih ve 6251 sayılı kanunla, uygun bulunmuştur.
    ...
    türkiye büyük millet meclisinin 'onaylamayı bir kanunla uygun bulması'ndan sonra cumhurbaşkanı kararıyla onaylanan bir uluslararası andlaşma, bu andlaşmanın sona erdirilmesi konusunda tbmm yeni bir kanun çıkarmadıkça, sadece cumhurbaşkanı kararıyla sona erdirilemez. bu makalenin tartışma konusu açısından söylersek, istanbul sözleşmesi tbmm tarafından 24 kasım 2011 tarih ve 6251 sayılı kanunla uygun bulunduğuna göre, feshedilmesine ilişkin bir kanun çıkarılmadıkça, sadece cumhurbaşkanı kararıyla feshedilemez.
    ...
    6251 sayılı kanun, cumhurbaşkanı kararıyla yürürlükten kaldırılabiliyorsa, bütün kanunlar cumhurbaşkanı kararıyla neden yürürlükten kaldırılmasın? yarın 5237 sayılı türk ceza kanununun bir maddesi veya bazı maddeleri cumhurbaşkanı kararıyla yürürlükten kaldırılırsa o zaman söyleyecek tek bir sözünüz olmaz."
hesabın var mı? giriş yap