• ysk'yı babasının çiftliği sananların aldığı skandal karar. bu amk referandumunda her şey temiz ve şeffaf, bir tane bile ilegal ya da hatalı uygulama yok ysk'ya göre demek ki.
  • ya madem bu kadar eminsiniz herseyden, ne diye yangindan mal kacirir gibi sonuca ulasmaya calisiyorsunuz ki? kendinden emin olan adam gerekirse tekrarlatmasini da bilirdi secimleri.
  • bu karar gösterdi ki; ysk yı ele geçiren hükümet aynı kararı danıştayın vermesi konusunda emin değil...bu ülke bu hükümetin babasının çiftliğidir..ondan sonra çıkıp chp halkı sokağa davet ediyor dıye yaygara yaparlar..ulan adamlar daha ne yapacak..herşey kanıtlı ortada,sandıktan hayır çıktı oylar çalındı,bu referandumda yolsuzluk hukuksuzluk ıle ılgılı her ne ararsan aleni var ama hukuk ellerınde olduğu için kimseyi sallamıyorlar..e hayır oyu veren mılyonların hakkını savunacak olan sıyası partıler daha hangı yola başvuracak,protesto hakkı demokratik bir haktır..ancak akp bunu dış güçlerin iç savaş provası dıye nıteledi ve saf halk her zamankı gıbı yuttu ve chp mecburen gerı adım attı..yanı sike sike işi kılıfına uydurdular..öbür dünyada ne yapacaksınız ?
  • ne olmasını bekliyordunuz ki?
    bu referandum, ülkede can çekişen hukukun ipini çekmiştir.
    geçmiş olsun hepimize, 16 nisan gecesi meydanları hukuksuzluğa karşı boş bırakmak tarihi bir hataydı.
  • şaşırtmayan, prosedür tamamlansın diye yapılan başvuru hakkındaki karar. demokratik yollar hızla tamamen tıkanmakta aslında tıkandırılmakta. hukuksuzluk kendini yadsınamaz şekilde göstermekte. göstermelik şekilde bile devletin sözde bağımsız kurumları işletilmemekte.

    (bkz: zulmün artsın ki zeval bulasın)

    edit: olayın tutanakla falan da ilgisi yok bu arada. bir sürü yüzsüzce hile örnekleri var:
    #67562567

    hayır biz kazandık.
  • hakkında ysk'ya değil oy ve ötesi'ne sorun denmiş olan karar.

    oy ve ötesi kim kardeşim? sorumlu ysk'dır, her türlü hesap ysk'dan sorulur. bana ne oy ve ötesi'nden, ne gibi bir yasal sorumluluğu var bana karşı?

    babanızın çiftliği, sadece belli bir zümreye ait kurumlar sanıyorsunuz devlet kurumlarını.

    doğru, şimdilik öyle. ama zaman bu meseleyi asla unutamayacağınız şekilde çözecek, hiç merak etmeyin.
  • hukuka aykırı bir karar değildir. ysk'nın inisiyatifinde bir konudur.

    ayrıca hayır ve ötesi bugün raporunu sunacak.

    http://www.birgun.net/…in-aciklayacagiz-156797.html

    yer: makina lokal (makina mühendisleri odası, kat: 5)

    saat: 13.30

    tarih: 25.04.2017
  • oy ve ötesine yönelik şu açıklamayı akp'li arkadaş için yazalım:

    oy ve ötesi oy saymaz. tutanakları ysk'nın sistemine girilen ile mukayese eder. sonra da akp'nin de içerisinde bulunduğu tüm partilere sizin şu kadar oyunuz şu sandıkta eksik geçmiş, sizin şu kadar fazla... şeklinde bilgi verir. geçen seçimde akp aleyhine eksik oylar da bu sayede akp tarafından düzeltilmiştir. ama ne hikmetse sonucu akp ile paylaşan oy ve ötesine akp tutanak paylaşımı yapmaz. demez ki "arkadaş doğu darmaduman edildi malumunuz, diğer partilerin örgütlenmesi yok orada, olanı da zaten dağıttık hapislere ata ata, sizin elinizde tutanak yoktur, alın buradan kıyaslayın..."

    neden demez acaba?

    öte yandan ysk'nın kullandığı seçsis için de şu yazı (2015 tarihli ezgi başaran yazısı, iyi gazetecidir, etiktir, dürüsttür, siz bilmeyebilirsiniz) mutlak okunmalı özellikle millete çemkiren akp yandaşı kişi tarafından:

    http://www.radikal.com.tr/…digi-cevaba-bak-1291460/

    "öyleyse bizden seçsis programına giriş yetkisi bulunan ysk personellerine ve seçim zamanı 'geçici' olarak yetkilendirilen başka kimselere güven duymamız mı bekleniyor? sahiden mi?

    genel seçimlere doğru üzüntü verici bir durumla (daha) karşı karşıyayız, sevgili okurlar.
    hatırlayacaksınız, aylar önce, (tam olarak 3 haziran’da) seçim sonuçlarının girildiği seçsis (bilgisayar destekli seçmen kütüğü sistemi) adlı yazılımın güvenli olmadığını yazmıştım. sebebi şuydu: diyelim ki istanbul beşiktaş’taki sandıklar sayıldı. görevli ilçe seçim kuruluna gidip elindeki tutanağı taratıyor ve karşısına çıkan seçsis ekranına oy oranlarını yazıyor. o seçsis ekranını, karanlık tarafları birbirine yapışık iki ayna olarak düşünün. bir yüzü sandık sorumlusunun karşısına çıkıyor, o da o yüze yani ekrana sonucu giriyor. diğer yüz ise seçsis’in yetkili teknik adamına bakıyor. normal şartlarda eğer elimizdeki sağlam ve ‘geriye dönük hesap verebilir’ bir yazılım ise verilerin girildiği tarif ettiğim ekranın karşısında kimin oturduğunun hiçbir önemi olmazdı. çünkü veriler değiştirilemez, değiştirilse de bağımsız bir üçüncü taraf tarafından tespit edilebilirdi. ama seçsis böyle bir yazılım değil. çünkü seçsis yazılımının uysm (ulusal yazılım sertifikasyon merkezi) sertifikasyonu yok!
    haziran 2014’deki yazımda belirttiğim gibi çeşitli milletvekilleri (örneğin oktay ekşi ve sezgin tanrıkulu) ysk’ya bu durumu sormuş ama cevap alamamıştı. sonra teknopark’taki bir mühendis bilgi edinme kanununu kullanarak itü’ye bağlı uysm’ye iki soru gönderdi. bir: seçsis sisteminin uysm tarafından sertifikasyonu var mıdır? iki: yazılımda kullanılan kriptoloji donanımı nedir? cevap geldi. bir: seçsis’in uysm sertifikasyonu yoktur. iki: seçsis’in kriptolojisi hakkında bilgimiz yoktur. ben de uysm’yi arayıp ilgili yüksek mühendise bizzat sormuş “hayır” cevabını almıştım.
    **
    bu konuyla ilgili yazdığım 3 yazının ardından muhalefet milletvekilleri hükümete soru önergesi verdiler. bu vekillerden biri chp’li aykan erdemir’di. erdemir’in önerge metni şöyleydi: “ezgi başaran’ın radikal’de yazdığı seçsis ile ilgili makale kamuoyunda endişeye yol açmıştır. bu bağlamda;

    1) seçsis’in uysm sertifikasyonu olmamasının sebebi nedir?

    2) seçsis’in bugünkü sisteminde sonuçlar girildikten sonra değişiklik yapılması mümkün müdür?

    3) seçsis’in kriptolojisine yönelik gizlilik politikası uygulanmasının sebebi nedir?
    günler, haftalar, aylar ve bir cumhurbaşkanlığı seçimi geçti, yanıt gelmedi.
    ta ki 2015 yılının, ocak 25’ine kadar… evet 8 ay sonra. zaten tbmm kayıtlarına “süresi geçtikten sonra cevaplanan” önerge olarak geçti.
    önergenin yolculuğu da kafkaesk bir piyes lezzetinde. erdemir soruyu başbakan yardımcısı bülent arınç’a soruyor. arınç topu adalet bakanı’na atıyor. adalet bakanı ysk’ya gönderiyor. ysk, başkanı’na soruyu cevaplama yetkisi veriyor! sonuçta da seçmen kütüğü genel müdürlüğü bir cevap gönderiyor.
    **
    gelelim o cevaba…
    1) seçsis cmmı 3.seviyesinde sertifikasyona sahip havelsan uzman personeli ile başkanlığımız teknik personelinin ortak çalışması sonucu gerçekleştirilmiş özgün ve milli bir yazılımdır… yurtdışı kaynaklı askeri projelere teklif vermek için en az cmmı 3 düzeyinde olma zorunluluğu aranmakta olup bu zorunluluk kamu e-devlet projelerinde de hızla yaygınlaşmaktadır. ayrıca kurumsal güvenlik politikamız çerçevesinde tübitak bilgi güvenliği araştırma merkezi'ne düzenli aralıklar ile yaptırılan sızma testleri ve güvenlik denetlemeleri doğrultusunda güvenlik sıkılaştırılmaları seçsis’e uygulanmaktadır.
    2) seçim günü seçsis uygulamaları sadece sandık sonuç tutanaklarına ait bilgilerin girilmesi ve birleştirme tutanaklarının alınması için kullanılmaktadır. seçsis uygulamalarına erişim kullanıcının görev türüne göre olmakta, kullanıcılar kurum personeli ve geçici seçim personeli olarak tanımlanmaktadır. sandık sonuç bilgileri sadece bir defaya mahsus geçici seçim personelince seçsis’e işlenmektedir. daha sonra itiraz süresince ilçe seçim kurulu tarafından karara bağlanan itirazlara göre sandık sonuç bilgisi değişiklikleri sadece kurum personelince seçsis’e işlenmektedir. sandık sonuç girişlerinin her aşaması kayıt altına alınmakta olup sonuç bilgileri ve tutanakların imzalı örnekleri seçim akşamı seçime katılan siyasi partilerin denetimine elektronik ortamda açılmaktadır.
    3) seçsis’in kriptolojisine ilişkin gizlilik politikası ile ilgili soru kurumsal bilgi güvenliği politikası çerçevesinde cevaplandırılmamıştır.
    ***
    neresinden başlasam…
    8 ay sonra gelen cevap metninin içinde bir sürü laf var ama laflar sorulan soruların hiç birini cevaplamıyor.
    seçsis’nin niye uysm sertifikasyonu yok diye soruluyor, cevap “seçsis, cmmı sertifikasyonu olan havelsan tarafından yazılmıştır” şeklinde geliyor. pes. elbette, havelsan’ın cmmı sertifikasyonu var, yoksa “uluslararası zeminde tek satır kod yazamaz”. fakat bu bize seçsis’in güvenirliliği ile ilgili hiçbir bilgi vermiyor. ver-mi-yor!
    daha önce anlattığım şekliyle anlatayım: “seçsis’i bir kutu olarak düşünün. bugün içine 2 adet elma koyun. yarın kutuya sorun, kaç elma var? sertifikasyonu olan bir kutu mutlaka ama mutlaka 2 elma yanıtını verecektir. sertifikasyonu olmayan bir kutuya ise içindeki elma sayısına 2 daha ekleyerek cevap ver komutunu verebilirsiniz ve hiç kimse bunu denetleyemez. bu basit anlatımdan da çözülebileceği gibi seçsis’in arkasındaki kimseler girilen seçim sonuçlarını istedikleri gibi değiştirebilir, bu değişiklik üçüncü bir parti tarafından takip edilemez ve sonuçlar ysk’daki yargıçlara, bu yargıçların hiçbir bilgisi olmadan, onaylatılabilir.”
    görüldüğü üzere devlet 8 ay düşünüp taşınıp buna “hayır öyle değildir” diyememiş. fakat istemeden başka bir tehlikeli durumu gözler önüne sermiş: ikinci soruya verdikleri cevaba göre, seçsis’e bilgi girebilen kişiler kurum personeli ve ‘geçici seçim personeli’ imiş. yani seçim vakitleri sistem çok daha fazla kişiye açılıyor ve güvenlik zaafı büyüyor. yine aynı cevapta itiraz süreçlerinin ardından kurum personeli tarafından yeni bilgilerin eklenebildiğini öğreniyoruz. bu zaten sistemin doğal zaafı. dolayısıyla, erdemir’in “bugünkü sistemde sonuçlar girildikten sonra değişiklik yapılması mümkün müdür” sorusunun cevabı da, doğal olarak, “evet” oluyor.
    ***
    kriptolu telefonlar dahil herkesin dinlendiği, sınavların çalındığı, dışarıdan bilgisayarlara belge yerleştirildiği (bu belgeler nedeniyle insanların hapis yattığı), başbakan’ın odasına böcek konabildiği, uyap’takiler dahil bir çok polisin ‘paralel bir devlete’ hizmet ettiği gerekçesiyle sürüldüğü, hapse atıldığı, çeşitli siyasi davalara utanç verici bilirkişi raporlar veren tübitak’ın en güvenilmez kurumlardan biri olarak dikildiği bir türkiye’de…
    teknik olarak denetlenmesi mümkün olmayan bir seçim yazılımına, ysk’nın bu programa giriş yetkisi bulunan personellerine ve seçim zamanı ‘geçici’ olarak yetkilendirilen başka kimselere güven duymamız mı bekleniyor?
    sahiden mi?
    not: tüm bu nedenlerle canını dişine takacak sandık görevlilerine, oy ve ötesi gibi her adımı kendi veri tabanları aracılığıyla takip edecek bağımsız ve gönüllü örgütlere haziran seçimlerinde çok iş düşecek."

    şunu da eklemeyi görev bilirim:

    oy ve ötesi etik bir organizasyondur. 19 nisan akşamüstü mesela gönüllüsü olduğum bana sonucu uzuuuuun bir mail ile bildirmiştir. sıkılmazsanız bir bölümünü aktarıyorum, okursunuz. ama bu arada istirham ediyorum bir kez daha düşünün: neden akp paylaşmıyor tutanağı sonucundan faydalandığı halde...

    "....
    toplam 166.679 tutanaktan 158.181 tekil tutanak t3 içinde teyit edildi. tutanakların %94.9'unun sağlamasını yaptığımız t3’te, bayburt, erzurum, ağrı ve gümüşhane'de %40'ın altında sağlama yapabildik.

    teyit ve analiz işlemleri sonunda 290 sandıkta kullanılan toplam 99.680 oyun dağılımları arasında uyuşmazlıklar tespit edilmiştir. bu oy sayısının türkiye genelindeki toplam geçerli oy sayısına oranlandığında etkisinin %0,22 olduğu belirlenmiştir; resmi sandık sonuç tutanağı ve sayım döküm cetvellerine göre oy sayısı değişiminin de 5 bin civarında olduğu göz önüne alınınca buradaki doğrudan etkinin %0,01 seviyelerinde olduğu öngörülmektedir. önemle vurgulamak isteriz ki, yaptığımız çalışma sandık başında tespit edilen sonuçların ysk’nın açıkladığı sonuçlarla tutarlılığı üzerinedir; oylama ve sandık başında oy sayımı sırasında oluşabilecek sorunları kapsamamaktadır.

    bu verilerin hepsini detaylı olarak, tutanaklarıyla beraber siyasi partilerin tamamıyla, itiraz süresi içinde paylaştık. tespit edilen bu farklılıkları önümüzdeki günlerde paylaşacağımız detaylı analizler vasıtası ile sandık ve oy bazında inceleyebilir, 90.000 t3 gönüllümüz aracılığıyla karşılaştırılan tutanakları görüntüleyebilirsiniz.

    resmi verilere göre; 100% tek taraflı oy kullanılmış sandıklar:

    tercihin bir tarafa %100 oy oranı çıkan sandıkların sonuçları şu şekildedir.
    evet tercihi: sandık sayısı: 960, toplam oy sayısı: 89.158
    hayır tercihi: sandık sayısı: 173, toplam oy sayısı: 6.739

    resmi verilere göre; seçmen sayısından daha fazla oy kullanılan sandıklar:

    ysk 16 nisan halk oylamasında bir yenilik getirerek seçmen listelerine görevlileri de ekledi. buna göre özel durumlar dışında sadece seçmen listesinde olan seçmenler sandıkta oy kullanabilecekti. diğer yandan analizimiz sonucunda 2.397 sandıkta seçmen sayısından fazla oy kullanıldığını görüyoruz.

    bu aşamada, sayısal analizin yorumlanarak kamuoyundaki tartışmalara ışık tutması, ancak bu verilerin alındığı sandıkların detaylı ve münferit incelenmesi ile mümkündür. siyasi partilerle söz konusu tüm veriyi itiraz süresi dahilinde paylaşmış bulunuyoruz. elimizdeki imkanlar dahilinde bu konuda gelen ek taleplere de katkı sağlamaya hazırız.

    karşılaştırma verisini herhangi bir kaynaktan alamadığımız sandık sayısı:

    20.202 sandığı ve bu sandıklarda kullanılan 3.746.637 oyu bizimle veri paylaşmaya gönüllü siyasi parti sandık kurulu üyesi, müşahit ya da t3 gönüllüsü olmayışı nedeniyle ikinci bir kaynaktan teyit etmemiz mümkün olamadı. resmi sonuçları, sadece resmi sandık sonuç tutanağı ve sayım döküm cetveli ile karşılaştırabildik.

    çağrı merkezimizin bulguları

    seçim günü, 07:00’den itibaren türkiye barolar birliği ve oy ve ötesi gönüllü avukatlarının çalışmaya başladığı çağrı merkezimize ve sosyal medya üzerinden gelen 2000’e yakın çağrıya hukuki destek verdik. çağrı merkezimize ulaşan 298 sayılı kanun ve 135 sayılı genelge kapsamındaki itiraz konuları içerisinde yoğun olarak olarak öne çıkan maddeler şunlar oldu:

    sandık kurullarının seçim pusulalarını mühürlememesi veya yanlış (ön kısmını) mühürlemesi
    referandumda kullanılan mühürlerde, "tercih" yerine "evet" yazması
    kimlik kontrolü yapılmadan oy verme işlemine başlanması nedeniyle seçmenlerin yanlış sandıkta oy kullanması
    vatandaşların oy kullandıkları sandıklarda sayımı izlemeye alınmaması (açık sayım ilkesinin ihlali)
    2017 referandum süreci, bireysel ve siyasi parti itirazları kapsamında sürmektedir. dileğimiz, sürecin şeffaf, demokratik ve hukuki çerçevede, toplumun her kesiminin içine sinecek şekilde tamamlanabilmesi için tüm paydaşların çaba göstermeye devam etmesidir.

    detaylı raporumuzu sizlerle en kısa zamanda paylaşacak ve çalışmalarımız kapsamında katkıda bulunmaya devam edeceğiz. bizimle bu yolda birlikte yürüyen tüm gönüllülerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.

    sevgi ve saygılarımızla,
    oy ve ötesi "
  • nedense aklıma şu sözleri getirmiştir.

    "herkes biliyor geminin su aldığını,
    herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini
    ve herkes biliyor, zarların hileli olduğunu"

    leonard cohen
hesabın var mı? giriş yap