• "buyuk usta" gheoerge hagi'nin galatasaray formasina ve ye$il sahalara veda ettigi mac. fenerbahce'yle $ampiyonluk yari$ina giren galatasaray son maca geride girmi$ $ampiyon olmasinin tek yolu samsunspor'un fenerbahce'yi yenmesi ve galatasaray'in da trabzonspor'u 3 farkla gecmesiydi...

    mac ba$ladi ve de galatasaray galibiyeti ile bitti. skor kac kac hic aklimda kalmami$ ama o gun stada giden tum seyirciler ve tv'den izlemek zorunda kalan bircok galatasarayli gibi o mac $ampiyonluk maci degil, hagi'ye veda maciydi... hagi'de kendinden tam bekleneni yapti ve neden hagi oldugunu, dunyanin sayili yildizlarindan biri oldugunu giderayak harika bir performansla tum izleyenlerine gosterdi. hirs, azim, i$ine saygi kararlilik... 36 ya$ina gelmi$ hayati kendi deyimiyle futbol topunun pe$inde gecmi$, yine kendi deyimiyle futbolu birakmasindaki temel sebebin artik biraz dinlenmek oldugu yoksa hala futbol oynayacak seviyede oldugunu soyleyen usta sahada son bir kez selamladi seyircisini.

    pek de parlak gitmiyordu mac. hagi bu dakikalarda her zaman yaptigi gibi topu orta sahada kizginca aldi, $oyle bir kafasini kaldirip bakti. sol tarafa dogru topla ilerlemeye ba$ladi. sonuc belliydi hagi gol atmaya gidiyordu. topa vurmadan bir kez dah kafasini kaldirip kaleye bakti ve topa vurdu. sonradan yava$ cekinde top daha havadayken kale arkasinin hep beraber ayaga kalktigini gorecektik.. staddaki herkes topun aglarla bulusacagindan adi gibi emindi. metin akta$'ta topa duzgun bir hamle bile yapamadi zaten..

    mac o anda bitmi$ti zaten.. bundan sonra yaptigiyla yetinemediginden olacak bir de gol pasi verdi serkan aykut'a, tam adrese teslim..

    ve futbol dunyamiza ugrami$ en buyuk yildiz adina, $anina yara$ir bir $ekilde galatasaray'a ve de turk futbol seyircisine veda etti. o maci izleyen hicbir galatasaray'linin aklinda $ampiyonluk kacirdik vahvahi yoktu zira bir futbol efsanesine taniklik etmi$lerdi ve de bunun hakli gururu nice $ampiyonluklara degerdi..

    dip not: hagi o maca hakettigi gibi galatasaray'in kaptani olarak cikti, muhte$em bir tribun performasiyla ugurlandi. oyle ki o'nun vedasindan beri tribunler bir daha o kadar renkli olmami$ derler..
  • iddialara göre fenerbahce, trabzonspor'lu futbolculara bu maci en kötü ihtimalle 1 farkla maglup bitirmeleri icin 250bin dolar teklif etmistir.
    mac, sampiyon olmasi icin 3 farkli galibiyete ihtiyaci olan galatasaray'in 4-0 üstünlügüyle bitmistir.

    bi yerde bi gariplik var ama du bakalim, bu gece* anlayacagiz heralde....
  • hasan şaş maçın ikinci yarısında kırmızı kart görmüştür. kırmızı kart görmesine sebep olan kişi ise sanırsam fırtına orhan dır, yani orhan çıkrıkçı dır.
  • efendim bu maçla ilgili ergün penbe ilginç bir anı anlatmıştır zamanında:

    "maç bitti, soyunma odasına girdik. şampiyonluk kaçtığı için üzgünüz tabi ki. sonra baktım hasan şaş duşunu almış, üstünü giyinmiş oturuyor. "sen ne arıyorsun burda, ne çabuk giyindin?" diye sordum. meğer kırmızı kart görmüş, haliyle de erkenden soyunma odasının yolunu tutmuş. ben maçta öyle bir konsantre olmuşum ki hasan'ın kırmızı kart gördüğünü fark etmemişim bile."

    akabinde "hangi pozisyonda gördün?" demiş ergün, hasan da "ulan ne biçim adamlarla oynuyoruz ya" diye dellenmiş falan.
  • konfeti falan atarak macı gec baslatmıstık. yerimizdeydik yine o zamanlar eski acık simdiki gibi faal değildi tabi. numaralı yanı yani. mac basladı ve samsun'un golü geldi. radyolar elde. gol atmıs gibi seviniyoruz. bu arada takım deli gibi saldırıyor. hagi'nin son macı ama sanki ilk macı gibi. ilk golü o attı. biz de garip bir hüzün. sampiyonluğun gelme ihtimalini az bulsak da ona mı yansak, hagi'nin gidisine mi, böyle bir adamın nasıl futbolu bıraktığına mı? ve ilk yarı sonu 3-0 oldu. içimizde umut, olur mu olur düşüncesi. hoş tarihte hiç son macta liderliği devreden takım cıkmamıstı ama içte umut insanın her şeyi. ikinci yarı basladı ve radyodan kötü haberler geldi. goler daha doğrusu ve mac devam ederken hemen 5 metre yanımızdan arabalar kadıköy'e doğru bize inat kornalara basa basa gidiyorlardı. içimizde bir burukluk ama en büyük burukluk belki sampiyonluktan da kötüsü olan hagi'nin gidisiydi. mac bitti, hüzünlü hava. hagi'yi takım arkadaslarının bir jubile macı havasında omuzlarına alısıyla bitti. cok iyi bir veda değildi ama hagi o macta iki gol atarak güzel bir veda macı izletmisti bize. mactan sonra rakip takım taraftarının sevinclerini izleyerek eve gittik. o gün bana en son koyan seylerden biri ise, arabasını calısmayan birisine yardım etmem ve o adamın arabayı calıstırmasıyla arka koltuktan fb bayrağını alarak konvoya katılması. ne yaparsın, kabullenmek gerek.

    ha bilmeyen için kücük bir not: "hiç tarihte son macta liderliği devreden takım cıkmamıstı" demistim ya. gecen sene cıktı* ve bu sefer sevinen, hem de deli gibi, piyango bize vurmus gibi sevinen biz olduk. sonuna kadar da haketmistik.
  • o sezonun son maçıydı. fenerbahçeliler ertesi sezon, her galatasayay - trabzon maçında yaptıkları gibi, galatasaray'ın trabzon'u yenmesi sebebiyle maçta şike olduğunu iddia etmişlerdi. seneler sonra bugün fenerbahçe'nin bu maçta trabzon'lu futbolculara teşvik primi teklif ettiği ortaya çıkınca ya da en azından iddia edildiğinde garip bir ironi oluştu elbette.

    elbette her fenerlinin aziz yıldırım'ın yediği nanelerden haberi olması diye bir şey olamaz ama biz taraftarlar ne kadar bu futbol meselesine duygusal ve içten yaklaşıyorsak, bu işin içindeki insanların bazılarının da bir o kadar ruhsuz ve materyalist yaklaştığı artık yadsınamaz bir gerçek olarak ortada duruyor.
  • hagi 'nin son fuzelerini yolladığı karşılaşma.
  • bu maçla ilgili, o dönem trabzonspor forması giyen oktay derelioğlu, türk futbolu mahkemede isimli programın bu akşamki yayınında, teşvik primi teklifi aldığını itiraf etmiştir.

    zöe: azizsporlu arkadaşlar da çok kötü butonuna yükleneceklerine gelip savunsalar ya başkanlarını.
  • bu maçla ilgili, oktay'ın söylediği "bize de geldi gülerek maçtan sonra konuşalım dedim" cümlesinin teşvik teklif edildiği anlamına gelmediğini savunanlar var, ne diyelim yüzsüzlüğün bu kadarı.
hesabın var mı? giriş yap