• (bkz: 30 agustos)
  • ankara da taksi şoförünün havada uçan paraşütleri görerek "bu ne, 19 mayıs a mı hazırlık yapıyolar nedir" demesiyle dumurlardan dumurlara koşturan adamın belirtmek istediği önemli gün.
  • provaları dolayısıyla ankaranın* bilumum yerinin araç trafiğine kapatıldığı bayram.
  • 2004 yılında yapılacak törenlerde ünlü isimlerin de katılımıyla kutlanılacak bayramdır. devlet büyükleri belkide ilk defa akıllı bir hareketle reklam kampanyası ve sanatçıların vereceği konserlerle şenlik havasında kutlamalar organize etmiştir. insanların işi gücü bırakıp abidik gubidik, anlamsız hareketler yapan lise öğrencilerinden sıkıldığını farketmiş olacaklar ki böyle bir çalışma yapmışlar. helal olsun. en sonunda bizim de amerika'nın 4 temmuzu gibi görkemli kutlamalarımız olacak galiba.
  • yurdun en kutlu mutlu günü..5 günde elde edilen muhteşem başarı..sahip çıkmamız ve gerektiği gibi kutlamamız, çılgın atmamız gereken bayramımız..
  • tarih.......: 30 agustos 2007
    yer.........: hipodrom ankara
    vesile.....: 30 agustos zafer bayrami kutlamalari, kara harp okulu mezunu teğmenlerin diplomalarini almalari.

    bu seneki 30 agustos torenlerinin renkli gececegi ta aylar oncesinden belliydi. cumhurbaskanligi seciminde yasanan tikaniklik, secimlerin tarihi, oy kullananlarin yuzdesi, akp'nin tekrar (sasirtici olmasa da) iktidarda olmasi, kabinenin kabulundeki sessiz bekleyis, sezer'in emekliligi, gul'un cumhurbaskanligi, buyukanit pasa'nin 27 agustos 2007'de yayinladigi 30 agustos zafer bayrami mesaji ve tabi ki yine atladigimiz bir suru detay. bu seneki kutlamalarin bir renk cumbusu haline gelmesinde teker teker sebep oldular.
    buyukanit pasa'nin mesaji ile ilgili pek fazla yorum yapmaya gerek olmadigini zannediyorum ki mesaji yayinlayan paganini ve yorumlariyla ranianve ukteyi senlediren diger suser arkadaslar yeterince aciklama yapmislar. ancak sunu da gecmek istemiyorum, mustafa kemal'in "türkiye cumhuriyeti'ni kuran türk halkına türk ulusu denir." ya da "türkiye cumhuriyeti'ni kuran türkiye halkına türk ulusu denir." sozu (hangisi dogru olursa olsun ne soylenmek istedigi ortadadir) yeterince guzel bir mesaj vermistir bolunme, etnik ayrilik vesaire vesaire konusunda. ki yasar buyukanit bu tur ayrintilari kullanmayi bilen, seven kucuk mesajlar verme konusunda usta biridir ve alt kultur konusunda da bastan bu ulke insanlari tarafindan konulmus olan noktayi birilerine isaret etmistir. ayrica buyukanit pasa anayasa' da belirlenen tsk'nin gorevlerinden baska da bir sey dememistir. kimse kimsenin verdigi vergi ile kimseye silah zoruyla sunu dusuneceksin ya da bunu yapacaksin demek istememistir. sadece tsk'nin gorevlerini unutmadigini ve layikiyla yapacagini bir kez daha bu ulke halkina soylemis ve neredeyse umutsuz oldugunu dile getiren arkadaslarima biraz silkinin demek istemistir bence.

    kutlamalara gelelim. rte yine bir potla basladi. nedense protokolun bir tarafini selamlarken diger tarafini es gecti. sonrasinda uyandi ama goruntulere dikkat edilirse pek de oyle "ah ne aptalim nasil unuturum sizi cok af edersiniz" gibi bir tavri yoktu. sonrasi zaten sokuk gibi geldi.
    buyukanit pasa'nin beklentilerin aksine sayin cumhurbaskanimiza selam vermesi nedense olay oldu. niye bu kadar abartildi ki bu hadise? sayin genelkurmay baskanimiz buyukanit pasa'nin sayin cumhurbaskani'na selam vermesi kadar doğal bir hareket olamaz. turkiye cumhuriyeti ordulari'nin komutani'nin ne yapmasi gerektigini gereksiz tahminlerde bulunan medya sarlantanlarina sormasi mi gerekiyordu ki bu durum televizyonlarda boy boy gosterildi ve abartildi. cumhurbaskani'nin acemiligine gelmis olabilir ki kendisinin selami gec almasini bu sekilde yorumlamak lazimdir. ancak daha sonrasinda soguk kanliligini kaybedip alkislamasi insanlarin bu acemiligi yadirgamis olmasina sebep olmus olailir. bu konu cok fazla irdelenip cilki cikartilacak bir konu degildir ve sayin cumhurbaskani daha bir cok zafer bayrami ve mezuniyet torenlerine katilacaktir, alisir. eski bir siyasetci olmasi da bu durumu kurtaracaginin garantisidir.
    ancak nedense basbakanimizin sancak toren gecidi yaparken ayaga kalkmamasi ve arkalardan birinin uyarmasiyla ayaklanmasi pek de kaale alinmadi. sancak turk milleti'nin ve turk ordusu'nun seref timsalidir. sancak yere hic bir zaman degmez, basinda nobet tutulur ve sancak tasiyan birlik en yuce degerlerle onurlandirilmistir, sancagin bekciligini yapan bir sancak kitasi vardir, sancak torenle acilir ve torenle kapatilir, turk sancagi bu dunyada sadece cumhurbaskani'ni selamlar. bunlar goz onune alindiginda neden sayin basbakan sancagi selamlamak icin ayaga kalkmakta diretmistir. bu bir dalginlik midir yoksa terbiyesizligin son noktasi midir? eger ikinci sorunun cevabi evet ise burada terbiyesizlik askere degil turk halkina, sehitlerine yapilmistir. sancagi rengi sehitlerin kanindan gelmektedir. sancaga saygi bin yillarca asker yetistirmis bir milletin geleneklerinden bir tanesidir. iste bu durum sevgili medyamiz tarafindan neden irdelenmedi? nedir her zaman ortaligi sarstigini iddaa eden sevgili medyamiz gozden mi kacirdi yoksa bu isten rant mi alacak?
    balo yerinin degistirilmesi de ayri bir hadise olarak aktarildi televizyonlarda. ali kırca'nin gevrek gulusuyle birlikte "salonun yerinin degistirilmesinin sebebinin mevcudu karsilamamasi" oldugu soylendi. fakat bugunki salonun daha kucuk oldugunu da eklemeyi unutmadi ali kırca. neden yapti bunu? anlamsiz degildi evet davetlilerin sayisinda bir azalma olacakti, gelenlerin de tek gelecekleri asikardi ve bunu hepimiz biliyorduk. ancak ali kırca'nın gevrek gulusuyle birlikte biraz itici oldu. sanki birilerine nisbet edercesine sundu haberlerini bugun kendileri ama olsun en azindan renkli gecen bu bayram sabahinin aksamini da kendisi renklendrimis oldu.

    bu seneki zafer bayrami torenleri gercekte cok renkliydi. 85nci yilin coskusuna ayri bir keyif katti ve sonraki gunlere gebe bir cok polemik ve detaylarla doluydu.
  • 30 ağustos 2007

    medya kuruluşlarından bu güzel günün halka yansıması, selamların verilip verilmemesi, kimin kime nasıl göründüğü vs...

    kara harp okulundaki mezuniyet törenlerindeki izlenimlerimi biraz olsun anlatmak isterim.

    tören alanında dizilmiş 800 küsur mezun olacak teğmen, bir o kadar alt sınıf öğrencileri ve 5000 den fazla tahmin ettiğim izleyici, heyecanla beklemekte. elimizdeki davetiyede kimin ne kadar konuşacağı, neyin ne kadar süreceği dakika dakika yazılmış. kara harp okulunun girişinden itibaren disiplin ve düzen kokuyor her yer.

    cumhurbaşkanının tören alanına girmesiyle başlıyor bando çalmaya. hemen yanındaki locada oturuyoruz. herkes meraklı. büyükanıt ve diğerleri acaba cumhurbaşkanını selamlayacak mı?

    yapılan konuşmalar esnasında her atatürk ve laiklik sözcükleri geçtiğinde başka türlü bir alkış kopuyor alandan. ve genç teğmenlerin konuşmaları, diplomalarını alışları, sancak teslimi, seyircileri selamlamaları ayrı bir gurur veriyor insana. "bugün, vatanı için canını verecek olan, başkomutan atatürk'ün çizdiği yolda ve onun öğrettiği ilkelerle giden 800 küsur tane daha askerim yurdumun çeşitli bölgelerine dağılacak".

    tören bitiyor, tüm anneler babalar teğmenlerinin koluna giriyorlar. fotoğraflar çektiriliyor, ikramlar dağıtılıyor. ben de giriyorum teğmenimin koluna. muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda. kimin asil kan taşıdığını herkes biliyor. kimin kimi selamladığının ne önemi var?
  • milli bayramlarin trabzonspor'u.

    (bkz: hayati futbol olmak)
  • ne kadar anlamli ve ozel bir gun oldugu ne yazik ki unutulmaya baslanmis milli bayramimiz.zafer bayramimiz. turk bayraklarimizi balkonlarimiza camlarimiza astigimiz bizi birlestiren en onemli degerlerden bir tanesi daha.

    ah ama dogru bizler zafer dahi kazanamayiz degil mi? zaten o savaslari ve zaferleri de biz kazanmadik. bahsettiler bize bu topraklari. o kadar insanimiz, degerimiz bosuna sehit oldu zaten. saygiyi hic haketmiyorlar da ustelik.kendileri ettiler kendileri buldular degil mi? ne diye savastilar ki zaten? savasmak ? barisla cozulebilirdi degil mi isgal yillari ? turk bayragi mi? ne gerek var asmaya oraya buraya ? bayrak, ulus ne kadar gereksiz kavramlar ustelik ? zaten olimpiyatlarda da altin madalya dahi kazanamadik degil mi? zaferler bize yakismaz zaten, haketmeyiz biz zafer kazanmayi... hep elestirelim, comak sokalim her yere, karistiralim. karistiranlara goz yumalim. zafer bayramimizi doyasiya kutlamamiza izin vermeyenlere suskun kalalim. zaten rahatsiz da oluyorlar turk bayragi gormekten. rahatsiz etmeyelim onlari, boyle takilip gidelim... nereye kadar ?
hesabın var mı? giriş yap