• evlendiginiz kişi yeterince hırslı ise sizi cumhurbaskanlıgına kadar yükseltebilecek faydalı bir eylemmiş..

    (bkz: #10788581)
  • 15 yaşında kızın 30 yaşında adamla çıkması başlığının update edilmiş hali... bizi sapık, sübyancı gibi başlıklara yönlendirecek durum. ayrıca illegal (illegal olduğuna inanmayan arkadaşları medeni kanuna yönlendiriyoruz)...

    edit: bu entarinin zamanın ötesine geçmiş olmasından anlayacağımız üzere bir çok kişi tarafından normal karşılanabilen bir eylemmiş!
  • bir türkiye gerçeği... doğuda 12 yaşında kızların hala zorla evlendirildiği düşünülürse çıtanın giderek daha da düştüğü ortaya çıkar. daha nereye kadar gider bu acaba? first lady'in sübyan iken evlilik yapmasından ötürü topluma sunduğu rol modeli bir haylı manidar kabul edilmelidir. 14-15 yaşlarında kızları olan aileler kızlarının yaşları küçük diye evlenmelerine kolay kolay karşı çıkabilecek midir? ne de olsa işin ucunda köşke fırst layd olarak çıkma ihtimali var. türkiye geri gitmez çağ değişiyor demeyin. 29 ekim 1950 yılından beri nereye geldiğimiz malumunuzdur.
  • doğuda bir türkiye gerçeği oluyor..
    batıda ise sübyancılık..

    kim ne derse desin kabul edilmemesi gereken hadise.
    15 yaşındaki çocuğun* ebeveynleri'nin suçlu olarak kabul edilmesi gereken hadise.

    evlenen adamın ise evlendiği kişiyle (bkz: çocuk) ne kadar şey paylaşabileceğine şaşarım.
  • bir yıl nişanlılıktan sonra gerçekleştiğinde 29 yaşındaki adamın 14 yaşındaki kızla nişanlanmasını da akla getiren durum. 14 yaşında evet. adam da 29 yaşında. allah bir yastıkta kocatsın.
  • oss matematik sorunu cagristiran durum. sorunun kalani "adam ile karisinin yaslarinin orani ne zaman 2/3 olur" gibi olmali diye dusunurken farazi bir matematik sorusu deil turkiy egercegi olugu akla gelir ve cevap e) insallah hic bi zaman diyoruz.
  • islam dinine göre caiz bir aksiyondur
  • bizim şoför diyorki "helaldir üç karı". kemalse (bizim müstahdemdir, şemdinli yerlisidir ve kendine sevip, bir ömür kollayacağı bir eş aramaktadır) ayıptır ağabey, zaten iki karın vardır, diyor. çatışma bitmiyor ve bana dönüyorlar "hoca aslı nedir bunun" diye. aslını nasıl anlatırsınki kendine kendinden 10 yaş küçük ikinci eşi alıp, herşey yolundayken bir de üçüncüyü arayan adama? ben bulamadığımdan sustum. batıda sübyancılık, doğuda gerçek, diyerek işin içinden çıkmak ne kadar doğrudur ya da ne kadar sahici bir yaklaşımdır bilmiyorum ama şunu biliyorum ki 18 yaşına dek herkes çocuk sayılır ülkemizin de altına imza attığı kurallar dahilinde. bu mantıkla er kişi tarafından yenen haltın adı "sübyancılık", mağdur ama söz hakkı olmayan kızın içinde bulunduğu durumun adı da "yazgı"dır. yazgıya inanç "en çirkini bile güzel, en yanlışı bile doğru buldurtandır; vardır hayır, vardır bundan da çıkacak bir güzellik..."
    otuzunda bir adam, on beşinde kız ya da kırkında bir adam da yirmibeşinde kız, hadi zorlayalım vedat türkali romanında olduğu gibi sekseninde bir adam da yirmisinde kız... hepsinin adı aşk diye geçer edebi mecraada. hepsi çoook derin yerlerden beslenip bir ömür unutulmayasıdır, hepsi insana dair bir realist duruştur... koyver gitsin beylik lafları. velevki doğru, yani gidip kırkında yirmisindeki kıza tutuldun? ya da ellinde şeytana uydun? yani gerçek anlamda hayata dair verilerinin uyuşmadığı birinde buldun gerçeği (hep gerçek bulşunur ya hissiyat temmelli yaşantıların ucunda)... noldu peki?
    olan şudur zannımca: yaşama dair bir ögeyi daha buldun hayatında. senden, duruşundan, kişisel tarihinden, bir muhabbete dalışından, uzaklara bakışından... uzakta büyütüp büyütüp kocaman ettiğin bir yara çıktı karşına. yaraydı o; herkeslerden (kendinden bile) gizlediğin, açmayı ayıp saydığın... oysa öyle bir sırıtıyoki şimdi. öyle beylik cümleler ardında cellallenmek boşa, hissettiğinin adını "aşk" koyup onay beklemek beyhude bir çaba. bilen bilir; böyle bir hissiyat, salt "yaşam acemileri" için geçerlidir.
    ha burda yazılanlar köylük yerde, doğuda yaşayanlar ya da aklı burada kalanlar... için değil. onlar için zaten göğsü hafiften çıkan çocuk kadınlığın müjdecisidir. dert "batı aklı"yla, bir "modernizm" yanılgısıyla yaşadığını "hayat" sanan kadüklerledir. onlar yaş muhabbetini safi vücutlar gençken mevzuu edenlerdir, vücut yaşlanıp ta akılları hala genç (!) kalanlar bu mevzuunun nezdimde hükümlüleridir.
  • ilginç bir durum gerçekten. 14 yaşındaki bir çocuk 29 yaşındaki adamı görecek, hoşlanacak ve artık bunu nasıl belli etti ise adamı da nişanlanmaya ikna edecek ve bir sene nişanlı kalıp 15 yaşını doldurduktan üç gün sonra evlenecekler. çok ilginç. ücra bir mezrada da olmuyor bu. 29 yaşındaki adam üniversitede asistanmış o sırada.

    sonra da biz bu ilginç durumu irdeleyince, 30 yaşındaki adamın 15 yaşındaki kızla evlenmesinin bizim bunu irdelememizden daha makul olduğu ifade edilecek. bu çok daha ilginç. ama şaşırmıyoruz. zihniyet meselesi.
  • sevgiliyi küçükten alıp büyütmek eyleminin muhafazakar versiyonu...
hesabın var mı? giriş yap