*

  • ikl yarida david platt ve paul cascoigne'nin golleriyle 0-2 yenildigimiz tipik bir doksanlar turk milli takimi maci. mac izmir'de oynanmis olsa da seyirci faktoru zerre kadar etki etmemistir.
  • artık umutların yok olmaya yüz tuttuğu, bu maçı da kaybedersek federasyon olarak güreşe ve haltere daha çok ödenek ayıralım söylentilerinin ayyuka çıktığı bir dönemde, ingilizlerle daha önce tek beraberligimizi aldığımız, son maçımızda da feci terlettigimiz izmir atatürk stadında karşılaşmıştık .
    yaşar, fatih, hayro gibi yedikleri gollerden londra'ya köprü olan kalecilerden sonra kalede bu sefer tavuk karası engin ipekoglu oynamıştı.

    ingiltere maça kuşum aydın tipli david platt'la hızlı başlamış ve daha maçın ilk 10 dakikası içinde öne geçmişti.
    bu sefer taktiğini uyut - yasla olarak belirleyen ingiltere hakikaten bizi feci güzel uyutmuştu. engin ilk yarının sonlarında sakatlanınca kaleye gene hayro geçmiş, geçtikten 30 saniye sonra da gazza'nın kafasından golü yemişti.

    ikinci yarıda hami, ünal, feyyaz gibi isimlerin nutku gene tutulmuştu ve bir ingiltere maçını daha kaybetmiştik. ayrıca tribünlerden ve televizyonlardan o gün efsane bir futbol oynayan cücük paul ince harika-i ül velet webster'e benzetilmişti.

    bu maçtan sonra fifa'ya yoğun kulis yapmış ve artık ingiltere belasından yeteri kadar zarar gördükten sonra kurtulmuştuk.
    yaklaşık 10 sene kadar ingiltere ile kriket dahil hiç bir milli maç yapmadık;
    coşkun özarı, candan tarhan, mustafa denizli, sepp piontek gibi teknik direktörlerin yanında abdulkerim durmaz, fatih uraz,yaşar duran, gibi oyuncular ingiltere denince akla gelir olmuşlardı.

    ingiltere ile doksanların ortasında oynadığımız bu son maçtan bir kaç maç sonra fatih terim göreve gelmiş ve euro 1996'ya katılacak o güzel takımın iskeleti takıma yerleştirilmişti.
    ancak ingiltere belası bizi gene bırakmamıştı. tarihimizde katıldığımız tek avrupa şampiyonası düzenlene düzenlene ingiltere'de düzenlenmişti.
    sonuç ne mi? tabii ki gol atamadık. dünya kupası ingiltere'de olursa protesto edelim.
  • ingiltere aglarına topu gönderen ilk futbolcumuz bu macta sahneye cikmi$tir..

    tarih sirasi ile;
    (bkz: 14 kasim 1984 turkiye ingiltere maci)
    (bkz: 16 ekim 1985 ingiltere turkiye maci)
    (bkz: 29 nisan 1987 turkiye ingiltere maci)
    (bkz: 14 ekim 1987 ingiltere turkiye maci)
    (bkz: 1 mayis 1991 turkiye ingiltere maci)
    (bkz: 16 ekim 1991 ingiltere turkiye maci)
    (bkz: 18 kasim 1992 ingiltere turkiye maci)

    tüm bu maclarda gol kaydına muvaffak olmayı gectim gol pozisyonu bile bulamadıktan sonra bu macta trabzonspor'lu rüzgarın oglu laz orhan sag kanatta 5 metre ofsaytta topu beklemi$, hakan'ın bekliyorsa vardır bir bildigi demesi ile ofsayt pozisyonunda topla bulu$mu$tur. yan hakemin bayrak kaldırması ve hakemin düdügünü calmasina ragmen orhan hızla ingiltere kalesine akmı$, tüm bu yukarıdaki macların hatırına kalecinin hareketlenmedigini bile bile topu aglara göndermi$tir.
    hakem düdükten sonra topa vurdugu icin orhan'a sarı kart göstermesi gerekirken, o da orhanımın aglamaklı bakı$ından etkilenmi$, caldigi düdüge kahretmi$tir..

    orhan cıkrıkcı'nın attıgı bu gol futbol tarihimizde ingiltere'ye attigimiz tek goldür. verilmemi$ olması benim icin bi$i degi$tirmez!
  • engin ipekoğlu, ikinci golün hemen ardından kaleyi hayrettin demirbaş'a devretmiş ve hayrettin de sanırım kariyerinde ilk defa bir ingiltere maçını gol yemeden bitirmişti.

    edit: ich'in zorlamasıyla fbi, cia ve nsa arşivlerinde yaptığımız derin araştırmaların sonucunda ikinci golün hayrettin girdikten hemen sonra atıldığını tespit etmiş bulunuyoruz. bu vesileyle hayrettin'e verdiğimiz ödülü geri alıyoruz.
  • sepp piontek 'in hakan şükürü oynatmadığı maçtır. hakan şükür 90 dakikayı saha kenarında ısınarak geçirmiştir.

    ek olarak: bir gündüz maçıydı.
hesabın var mı? giriş yap