• "ağır mübarek cuma günü çarpılacaksın, sus!"

    "az sabret hafif mübarek gün gelsin birlikte gıybet ederiz." diye devam edecek sanki cümle.

    mübarek günler hafif-orta-ağır diye derecelendirilmiş adeta. salı günü yalan söylerken içimiz rahat olsun da cuma günü söylersek topluca çarpılacağız gibi. hayırdır inşallah.
  • temelde ağır mübarek günler iki gündür de diyebiliriz, ama esas ve mantıken 3 gündür: perşembe, cuma, pazar. perşembe günü akşamında cumaya döner, cuma sayılmasa sadece perşembe sayılsa da islamiyet içerilmiş olur. oysa tam tamına mantıklı kurulsaydı, üç büyük dine karşılık üç tatil ve ağır mübarek gün sayacaktık; cuma, cumartesi, pazar. ege-akdeniz'de musevilik inanışları o kadar sokulmamış gündelik pratiğe. dolayısıyla müslümanlar yörede tek din, tek kültür kaldıklarında bile, kendileri de unutsun varsın, eski komşularına yapısal saygıyı sürdürmüş oluyorlar.

    ağır mübarek günlerin pratik karşılığı o günler fethiye'de, bölgede günnük* yakılır, buhur da derler. o güzel duman ölmüşlerin ruhuna gönderilir, ruhlar güzel kokuya gelir, güzel kokudan hoşlanır diye inanılır. hemen ilk adımda hıristiyanlık'a, ama pagan greko-romen dönemlere kadar geri götürme şansı olabilir. bir de şamanlıkta benzer uygulamalar varsa. ilyada'da insanlar kurban kestiklerinde tanrılara kokuyu yollar gerisini eşitçe bölüşürler ve 'yakınmadı hiç kimse' denirdi ya azra erhat çevirisinde. (bkz: ilyada/@ibisile)

    buna karşılık küfür anında da fethiyeli eskiler 'yaşıl dinini sikeyim!' diye hırs atarlardı. veya dedemden anımsadığım "amını gök dinini sikeyim!" bu işte şamanik ilk/eski dinlerini unutmak isteseler bile kriz anında gönüllerine, dillerine dolanmasıdır. yaşatmak sadece saygıyla değil, küfür ve öfkeyle de yürümekte(ydi). şimdi eklemek aklıma geliyor ninem ise bir olay karşısında sevinçli şaşkınlığını ifade ederken, veya bir küçük çocuğu, söz gelimi torununu içten severken, okşamasına koşut olarak dilinden allahım tanrım nidası dökülürdü. en bilinçsiz, kendi halindeyken çift dinliliğini o da belli ediyormuş. yaşıl/yeşil ile gök, dinli veya dinsiz olsun türkler'in geleneksel, ırksal, algısal mavi-yeşil renk körlüğüne aittir. bilgi, dipnotu.

    (bkz: bakışlar mayalar tarihöncesi)
    (bkz: sizden umanların ruhuna varsın)
    (bkz: çerçi buhuru)
    (bkz: kokusu yaşam sevincini arttıran şeyler/@ibisile)
    (bkz: kültür kodu/@ibisile)
    (bkz: gün/@ibisile)
    (bkz: her allahın günü)
    (bkz: cuma/@ibisile), cuma akşamı/@ibisile
    (bkz: kayaköy/@ibisile)
  • kadir gecesi ama denk getirebilirsen tabi. zira tam ne zaman olduğunu kimse bilmiyor, kur'an da arayın ki bulasınız diyor. yani (bkz: aramaya inanmak) kur'an da bile geçiyor ama suser'ler bu konuyu pek kafaya takmıyor
hesabın var mı? giriş yap