acquired taste
-
ingilizce tam cevirisi "edinilmis tat". sonradan edinilmis, aliskanlikla ortaya cikmis zevk anlamina gelir. ornk: mesela kimisi icin biranin tadi ilk defalarda iyi gelmez, fakat ictikce, alistikca zevkli gelir.
-
bir absynthe minded albümüne adını veren parça. buyrun sözleri:
you shouldn't think twice, sometimes,
i still believe, if you have an opinion just let it out
scream and shout.
you shouldn't think twice, oh time
don't be afraid, speak with your heart to say things out loud
you're a pretty mouth.
oh girl, it's so hard to see
what i am in your reality !
am i the echo of your feet
that keeps you here from flying free ?
you shouldn't put your face on me
all the time, cause even the night arrived at home
don't you send them home ?
you ought to pray girl, while you can.
all that you need is a key to the case you can strut in yourself
and all these years you say there's none, you hope there's gotta be one.
oh girl, it's so hard to see
what i am in your reality !
am i the echo of your feet
that keeps you here from flying freely ?
to the sun and drop off your skin,
that is when you'll swallow pride in.
side aflames is freaking hot
i still that it won't burn you hot
frustration as a loneliness is an acquired taste.
rejection, failure, bitterness, they're an acquired taste.
motivation, endlessness is what you've gotta cope.
all those 'lesses' for what you don't know they're an acquired taste.
oh girl, it's so hard to see
what i am in your reality !
am i the echo of your feet
that keeps you here from flying freely ?
to the sun and drop off your skin,
that is when you'll swallow pride in.
side aflames is freaking hot
i still that it won't burn you hot
i still that it won't burn you hot
i still that it won't burn you hot -
sonradan olma ağız tadı.
bazen büyürken aileden getirdiğiniz ve ağız tadınıza ilkin uygun olmayan yiyecekleri sonradan sevmek gibi (bkz: sushi) ortaya çıkarken, bazen insanın kendi kendini eğitmesi ile edinilebiliyor; mesela hastalandıklarını öğrendikten sonra insanların yeme alışkanlıklarını değiştirip bir süre sonra herşeyi tuzsuz/şekersiz yiyip içebiliyor olmaları gibi. -
(bkz: şalgam suyu/#8086643)
-
kanımca dereotu mükemmel bir örnektir. yirmisekiz sene nefret ettikten sonra her davette karşıma çıkıp zorla kendini yedirince hastası olmadan edemedim.
-
(bkz: rakı)
-
viski, brandy, konyak gibi kimisinin her yudumundan zevk aldigi, kimisinin de eslik ederken yuzunu eksittigi bir takim hard liquor ickiler.
-
arada belirli bir süre geçtikten sonra bireyin tat alma yetisindeki değişikliğine ilişkin kullanılan tabirdir. özellikle kemoterapi sonrası hastalarda sıklıkla görülür.
-
dango, sushi gibi bilumum abidik gubidik japon yemeğinde olan durum. bize yakın örneklerden ise kımız, kefir ve bilumum ya çok sevilen ya da nefret edilen yiyecekleri örnek verebiliriz.
-
(bkz: espresso)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap