*

  • bir zamanların ulaştırma bakanıydı sanırım. bi kaç ay ulaştırma bakanı olmuştu. sonrasında siyasetten elini eteğini çekti.

    öğrendik ki marmarayın yapılma aşaması kendisinin onayıyla başlamış.
  • türkiye cumhuriyeti hükümetleri’nin birinde kabine üyesi olarak bulunmuş şahsiyettir. hükümet üyesi olarak görev alışına ilişkin bilgiler aşağıdadır:

    s.n./kabine/görevi/görev başlangıcı/görev bitişi/seçim çevresi/partisi/görev süresi/toplam görev yapma süresi
    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
    1. 55.hükümet/ulaştırma bakanı/04 ağustos 1998/11 ocak 1999/antalya/bağımsız/5 ay 6 gün/5 ay 6 gün

    not: resmi değil bu verilen süreler, ben saydım ve yazdım. nasıl saydım? bir yılda 12 ay var kuşkusuz ve her ay (istisnasız) 30 çekiyor.
  • allah rahmet eylesin.
    helallik alamadan gittiği, özür borçlu olduğu birkaç insan tanıyorum.
    demek hayat böyle kısa, böyle ansızın geliyor ölüm.
    hellaşmeyi ertelememek lazımmış, sayesinde hatırladım.

    edit:
    seri sekilde eksileyen arkadaslara selam olsun!
    ben dogruyu iki cihanda söylemeye devam edecegim.
  • cenazesi ikindi namazına müteakip kalkacakmış. karacaahmet'e defnedilecek.
    (bkz: allah rahmet eylesin)
  • süleymancılar denilen cemaatın 2000 yılından beri lideri ve bakanlığı refah partisinden yapmış birisinin cemaat-tarikat karşıtı olduğunu iddia etmek de ilginçmiş. fetö için yaptığı uyarı cemaat-tarikat karşıtlığından değil fetö üzerinden yapılmı. uyarılarının sebebide büyük olasılıkla kendi cemaatinin önünü kapatmaları ve istediği alanları fetönün doldurmasıdır.

    @ayrintilar birazdan 'ın uyarısı sonrası edit: bakanlığını refah'dan yapmış demişim affola, bakan olduğu sırada bağımsızdı ve mesut yılmaz hükümetindeydi ama meclise refah partisi ile girdi.

    https://tr.wikipedia.org/wiki/55._türkiye_hükûmeti

    https://tr.wikipedia.org/…m_milletvekilleri_listesi
  • dü cihanda tasarruf ehlidir ruh-u veli,

    dime kim mürdedir, bunda nice derman ola,

    ruh şimşir-i hüdadır ten gılaf olmuş ona,

    dahi a’la kar eder, bir tığ ki, üryan ola….

    (akşemseddin k.s. hazretleri)

    açıklama
    [evliyaullah iki cihanda tasarruf ehlidir.

    bu ölüdür, bundan nasıl derman olur deme.

    mevlanın kılıcıdır, vücudu ona kılıf olmuştur.

    bir kılıç ki çıplak olduğu zaman daha fazla tesir eder.]
  • selamdan sonra ilk kelamı "kaç kuran talebesi okutuyorsunuz?" olan merhum kanaat önderi. türkiye'de cemaat dendiğinde akla fetö geldiği andan itibaren sohbetlerinde kendilerinden bahsedeceğinde cemaat yerine topluluk demeyi tercih ederdi. hac ve umre programları düzenleyen hizmet turizm adındaki şirketin adının da aynı sebeplerden hisar turizm olarak değiştirildiğini düşünüyorum. bu 14 yıllık serüvende bunun gibi nüanslar sayesinde süleymanlı cemaatinde hiç bir şaibe yoktur.
    fetö ile süleymanlı cemaati arasında çok bariz farklar vardır.
    örneğin süleymanlı cemaatine yapılan en küçük bağışın makbuzu kesilir ve yapılan ödemeler de resmi olarak yapılır, yani paranın nereden geldiği ve nereye harcandığı tamamen şeffaftır. ayrıca süleymanlı cemaatinin hiçbir şekilde gizli ajandası yoktur. devlete sızma, adam sokma, adam kayırma gibi bir yönlendirme asla olmamıştır. merhum arif ahmet denizolgun abi yurtlardan mezun olan cemaat mensuplarına devlet görevi yerine cemaat içinde kuran hizmetinde görev almalarını tavsiye ederdi.
    allah rahmet eylesin ve yerine geçecek olan idareciye de aynı feraset ve basireti bahşeylesin.
  • refah partisi'nden, 8 ocak 1996-18 nisan 1999 tarihlerini kapsayan 20. dönemde antalya milletvekiliği, 4 ağustos 1998-11 ocak 1999 tarihleri arasında da ulaştırma bakanlığı yapmış, süleymancılar diye bilinen süleymanlılar cemaatinin lideriydi.

    öldükten sonraki haberlerde adı, hürriyet gazetesi de dahil, "arif ahmet denizolgun beyefendi" diye geçiyor. baktım, iki soyadı mı vardı yoksa diye, ama öyle değilmiş. sanırım haberi yazan da tarikat üyesiymiş ve onun tanımını tüm gazeteler "kopyala yapıştır"la yayımlamış demek ki.
  • rahmetlinin cenazesinin kaldırıldığı selimiye camii'nin hemen köşesinde küçücük bi yer vardır. selimiye çocuk kütüphanesi. mesecina ve kızı (3.5y) bula bula o günü ve o saati bulmuşlardır. kapatılan sokaklar arasında arabaya zar zor bi yer bulup kendilerini izdiham arasında kütüphaneye zorla ulaştırmışlardır (kitapların tesliminde son gün olduğu ve zor bela trafikle ulaştıkları için vazgeçmemişlerdir)

    içeri girince kitapların dünyasında geçirdikleri 1 saat kadar bir zamandan sonra dışarı adım atınca mesecina daha da artan "yürüyen" kalabalık karşısında şok içerisinde arabaya doğru giderken polislerin "o sokak doldu bu tarafa" yönlendirmesiyle bir grup tek tip giyinmiş insanın içinde zor bela kendilerini arabalarına atmışlardır. (lacivert/siyah kareli/düz takım elbise ve lacivert takke ve evet sene olmuş 2016 halaa hala kalırmatik gözlük!). araba tabi bırakıldığı gibi değildir, g.tüne kadar başka bir araba girmiştir, zor bela kendine yol bulan survivor anne mesecina karşısından gelen polis arabasına tabi ki de yol vermek zorundadır, arkasındaki 2-3 araçla beraber geri geri gelirler, polis geçer ve mesecina son gaz bu manyak manzaradan kaçar.. (bkz: izdiham) (bkz: bu adamlar nereye yürüyor)

    (bkz: bu da böyle bir anımdır)

    feto bitti falan deniyor da cemaat dediğin olay ülkede bitmemiş ve bitmeyecek gibi de duruyor. ne cemaat sever milletmişiz, vay arkadaş. nedir bu cemaatleşme manyaklığı, sade düz bi şekilde gösterişsiz kendince iman eden bir insan olmak gelmiyor mu elinizden ? cidden merak ediyorum.ya da yok ya amaan banane etmiyorum ya merak. ne haliniz varsa görün.

    edit : ay zor bela diye diye bi hal olmuşum. demek ki günün özeti bu : zor bela.
  • süleymancılar cemaatinin önceki lideri.

    tbmm'de 20. dönem milletvekilliği yaptığı sırada nato komisyon başkanlığı görevinde bulunmuştur.
hesabın var mı? giriş yap