• eren yayınlarından çıkmış "tanzimat ve sosyal direnişler: niş isyanı üzerine ayrıntılı bir inceleme (1841)" adlı 2002 tarihli baskısı olmayan kitabı hiçbir kitabevinde bulunamayan, son bir kaç gündür istiklal caddesindeki kitapçılarda en çok aranan/sorulan yazarlar listesine girmiş olduğuna inandığım tarihçidir. kitap sadece tünel'de bulunan yayınevinin kendi mekanında bulunmaktadır.
  • 1957 yılında rize'de doğdu.rize'de devrimci yol hareketinin ilk militanlarındandı.2 eylül öncesinde pazar ilçesi kırsal kesiminde yürütülen örgütlenme çalışmalarının sorumluluğunu üstlenmişti.bölgedeki çay üreticilerinin örgütlenmesinde, fabrika işgallerinde önemli rol oynadı.

    12 eylül'den sonra, rize bölgesinde yapılan değerlendirme toplantılarına katıldı, toplantıda, kırsal kesimde silahlı direniş birlikleri oluşturma kararı alındı.bu amaçla, biri rize merkezin üstünde gündoğdu bölgesiyle kalkandere arasında, diğeri ise pazar, ardeşen ve fındıklı ilçeleri üstündeki kırsal alanda hareket edecek iki grup oluşturuldu. ahmet uzun, pazar dağlarında oluşturulacak silahlı direniş grubunun askeri ve siyasi sorumluluğunu üstlendi. 12 eylül'ün ilk günlerinde devlet güçlerinin kırsal kesimde fazla bir denetimleri olmadığı için bu gruplar kısmen rahatça faaliyet yürüttüler. ancak 1981 kışıyla birlikte kırsal kesime yönelik operasyonlar yoğunlaştı. bunun üzerine pazar dağlarında faaliyet gösteren ahmet uzun'un sorumluluğundaki grup çamlıhemşin bölgesine çekilme kararı aldı ve kararlaştırılan bölgeye çekildiler.

    bir yayla evinde barınan gruptan bir kaç kişi yakınlardaki bir köye yiyecek almaya gittiklerinde, dönüşte pazar dağlarından beri operasyonu yürüten askeri birlikler tarafından görüldüler. takip sonucu yerleri tespit edilen direniş grubuyla askeri birlikler arasında büyük bir çatışma çıktı.iki gün süren takip ve çatışmanın sonunda ahmet uzun yaralı olmak üzere grubun tüm üyeleri ele geçirildi ve rize'ye götürüldüler.

    ahmet uzun bölgede en çok tanınan devrimcilerden biri olduğundan özellikle ağır işkenceye maruz kaldı ve bu işkenceler sonucunda 16 ocak 1981 günü gözaltında yaşamını kaybetti. işkenceciler, önce "hap içerek intihar ettı" şeklinde uydurma bir rapor düzenlettiler. oğlunun kişiliğini bilen babası bu iddiaya inanmadı ve ikinci bir otopsi konusunda savcılığa ısrar etti.bunun üzerine yapılan otopside ölüm nedeni, "beyninde 5 cm. boyunda yarık, kaburgalarında kırık ve kalp yetmezliğı" biçiminde tespit edildi. ggerek babasının, gerekse ahmet uzun'a işkence yapıldığına tanık olan arkadaşlarının başvurularına rağmen işkenceciler hakkında herhangi bir cezai işlem yapılmadı.

    ayrıca kendisinin konu olduğu ve dava arkadaşları tarafından hazırlanan dağban isimli belgesel 12 ocak 2014 günü altunizade petrol iş sendikası salonunda gösterilecek, ahmet uzun ve arkadaşları için anma töreni düzenlecektir. belgesel fragmanı için *
  • isminden tuhaf bir haber vasıtası ile haberdar olduğum cumhurbaşkanlığı iletişim başkanlığı muğla şube müdürü.

    muğla menteşe ilçesindeki lisede öğrencilerin oyun oynadığı alana şahsi aracını ve makam aracını park etmek istiyor, okul müdürü bu isteği yazılı olarak talep edince okul müdürü önce görevden uzaklaştırılıyor, sonra uzak bir yere sürülüyor.

    kaynak

    "muğla’nın menteşe ilçesindeki zübeyde hanım mesleki teknik ve anadolu lisesi müdürü sunday özcan, okula ait olan oyun alanı içerisine iletişim başkanı ahmet uzun’un makam aracını park etmesine izin vermemesi nedeniyle görevinden uzaklaştırılmıştı. ardından özcan’a ikinci bir ceza geldi. özcan, milas ortaköy ortaokulunda beden eğitimi öğretmeni olarak görevlendirildi.

    iddiaya göre cumhurbaşkanlığı iletişim başkanlığı muğla şube müdürü ahmet uzun, makam aracı ve kendisine ait özel aracını, okul aile birliği ve öğretmenler kurulu tarafından öğrencilerinin oyun sahası olarak belirlenen alana park etmek istedi.

    kapının kilitli olmasından dolayı aracı içeri park edemeyen uzun, il milli eğitim müdürü emre çay’ı arayarak okul müdürü özcan’ı kapıyı kapattığını ve aracı almadığı yönünde şikâyet etti. çay ve beraberindeki amirler, okul müdürü özcan’ı makamına çağırarak demir kapıyı kapatmamasını ve araçların park edilmesine izin vermesini istedi.

    özcan ise alanın oyun parkı olarak kullanıldığını park yeri olmadığını ifade ederek talimatın sözlü değil yazılı olarak bildirilmesini istedi.

    görüşmeden iki gün sonra okul müdürü özcan, milli eğitim müdürü emre çay’ın talimatıyla "sözlü talimata uymadığı" gerekçesiyle görevden uzaklaştırılarak 100 kilometre uzaklıktaki ortaokula beden eğitimi öğretmen olarak sürüldü"
hesabın var mı? giriş yap