• (bkz: 35 yaşında bekar mutlu huzurlu ve güzel kadın/#62136091)
    (bkz: 35 yaşında bekar mutlu huzurlu ve güzel kadın/#62154593)

    ve elbette (bkz: kahrolası zeitgeist)

    edit: bu durum sadece kadınlarda görünen bir durum değil, erkeklerde de sorumluluk alamama üzerine bir hayat kurma eğilimi var. mesele hedonizmle ilgili, mesele özgüvensizlikle ilgili aslında. bu arada, cümleye mizojinist falan diye başlayacak feminikler, rica ediyorum höykürmeyin.

    bir de garip sansürcü kezbanlar var, kezban diyorum çünkü tanımadığı herkesin kendisine asıldığını sanmakla geçmiş bir ömrü var. meriçlerin de desteğini alan bu cenah, genelde utanç verici şekilde zırvalıyor. bunların tepkileri hep bilindik, hep ortak; toplumsal bir vakıayı yorumlayınca şaşırıyorlar, susulsun istiyorlar. pudra şekeri niyetine "erkekler kadınların hayatına dair ahkam kesmeyi bıraksın" diye sansürleme gerekçeleri uyduruyorlar. hatta paronayaya bağlayıp bu başlığın açılma sebebini bile "kadınları tespit edip sarkmak" olduğunu zannediyorlar.
    bakın bu bir dramdır, travmatik halisülasyonlardır, bunlara tavsiyem: "bol bol fikir cimnastiği yapın, aklınızı kaybetmeyin".
    son olarak; kimsenin kimseyi yargıladığı yok, içinde bulunduğunuz zaman diliminde sosyal algılar değişiyor, bundan uzak kalamazsınız eyvallah, bunun içine istemsizce doğduğunuz doğru. ama sorgulayabilirsiniz. benim bu başlığı açma sebebim de sorgulamanız gerektiğini görmenizdir.
  • ilk önce şunu düşünmek gerek; özgürlük nedir? sahiden özgür olabilir miyiz? küreselleşmenin, akın akın insan benliğine saldırması sonucunda fethedilen insan hayatı, özgür olabilir mi? özgürlük, gerçekliğin yolundan sapmış, düzene köle bu tekno gerçeklik aleminde, içi boşaltılmış bir kelimeden öteye gidemeyecektir bundan sonra.

    yalnızlık özgürlüğün bir ifadesi değildir. kafamı dinlemek istiyorum dinleyeni anlarım, o ayrı.
  • (bkz: modern zaman hastalıkları)

    (bkz: çağla şikel/#63426850)
  • hayatında kayınço, baldız, bacanak, görümce, enişte, kaynana, kayınaba, elti vs. gibi kavramların olmaması, bayramda arayan veya aranacak kimse olmaması, karının halasını, kardeşinin kaynanasını aramadığın için kapris görmemek falan ne güzel şeylerdir. ailesizlik özgürlük müdür bilemiyorum ama epey bir özgürlük alanı açtığı kesin.
  • tanım: muhtemelen kadınları tespit etmeye yönelik yazılmış bir şey ama dayanamadım. kendimden ve aklı başındaki yazarlardan peşinen özür diliyorum.

    bakınızlardan anlaşıldığı üzere yine yalnız yaşamayı seçen kadınlar hedef alınmış.

    anlayamıyorum yani nasıl bir tehdit oluşturuyor size bu kadınlar. belki istemiyor evli olmayı, birinin karısı- gelini- yengesi vesairesi olmak istemiyor. ya da istiyor ama istediği gibi birini bulamıyor. ya da hiç bulamıyor kimse onu istememiş. bir çok nedeni olabilir ama siz kim olarak onu yargılama hakkı buluyorsunuz kendinizde.

    bu baskıları kurup kadına evlenmezse bir hiç olacağı fikrini aşılıyorsunuz, sonra tek derdi koca bulmak olan kadınlara kezban diyorsunuz. what the fuck !

    erkekler kadınların hayatına dair ahkam kesmeyi bir bırakabilir mi lütfen.

    bakın lütfen diyorum. herkes haddini bilsin, bir kadın nasıl yaşayacağına karar verecek akla, hatta bir çoğunuzdan çok çok fazlasına sahip merak etmeyin. evlenmeye ikna ettiğiniz kadınlarınızla kendi işkencenizi çekmeye devam edin, o ızdırabı çekmek istemeyenlerden uzak durun.
  • benim tercih etmeyeceğim ama bilinçli şekilde tercih eden kadın ve erkeklere saygı duyduğum yeni dünya mottosu.

    (bkz: evlenmek ve çocuk doğurmak istemeyen kadın/#66943143)

    not: yukarıda link'lediğim entry aile olmak istemeyen kadın ver erkeklerle ilgili, daha önce yazdıklarımda sanki bu insanların tercihine saygı duymamışım anlamı çıkabilir diye özellikle bu başlık altına ekledim. diğer taraftan; evlenip, çocuk yapıp aile olduktan sonra ya aslında ben ailesiz olmalıymışım diyerek bencilleşen anne-babaya saygı duymuyorum. birbirine kesinlikle karıştırmayınız. dünyaya getirdiği çocuğuna fedakarlık yapmayanları tebrik edecek değilim.
hesabın var mı? giriş yap