alerjiyle yaşamayı öğrenmek

• ilaçlarını sektirmeden almak,
  yazın ortasında bile atlet giymek,
  terlememeye azami gayret göstermek,
  pikniklere gitmemeye bahane aramak vesair şeylerdir alerjinin öğrettikleri
  
  yine de her sene baharda bir hafta bile olsa nükseder ve adamı "ağlama len hayat güzel ehuehue"türünden esprilere maruz bırakır
• her aksam yatmadan önce polen ve tozlara karsi bir adet zyrtec hap içmek.
• küçüklükte yıllarca olunan aşılardan sonra pek gerek kalmayan hadise..
• (bkz: ota boka alerjisi olanlar)
• belirli bir yastan sonra ortaya cikan bir alerjiniz varsa once bunu inkar edersiniz, gormezden gelirsiniz. butun vucudunuz kipkirmizi olup da kasinmaktan bitap dusseniz de yigitlige bok surdurmez, 'hava degisiminden', 'yok yok bugun cok sicak ondan' gibi abuk subuk bahaneler bulursunuz kendinize. ta ki bir gun, kendinizi kasiyarak yok etmenize dayanamayan birinin elinizden tutarak doktora goturup alerji sahibi oldugunuzu kabullenmenizi saglayana kadar. sonrasinda tedavi olup olmamak yine opsiyoneldir ama en azindan kasintilarin sebebi olarak artik alerji denmektedir.
• benim gibi her türlü ağaç, tahıl ve çiçek polenine alerjisi olan bir insan için "benim bahara alerjim var, sonbaharda mutluyum ben" demekten başka yapılacak pek bir şey yoktur. alerji gerçekte aşıyla, iğneyle tedavi edilebilen bir hastalık olmadığı için (yapılan aşılar depo antihistaminik aşılarıdır) kutsal ilaç zyrtec'i her daim yanında taşımak ve baharda buna ek olarak steroid içeren burun spreyleri^** kullanmak yardımcı olabilir.
• (bkz: surekli ilac kullanmak)
• bir yere giderken yanınıza ilk aldığınız şeylerden birinin ilaçlarınız olması, iklimi değişik bir yere gidiyorsanız, yanınıza ne olur ne olmaz diye normalin iki katı ilaç almanız demektir. iki üç saatliğine bile dışarı çıkarken ihtimal freddy kruger'a dönüşmeniz ihtimaline karşı çantanızda her zaman yedek bulundurmanız anlamına gelmektedir. bütün kolunuz, keyfe göre bacağınız ya da sırtınız az evvel yangından kurtulmuşçasına kabardığı, şekilden şekle girdiği zaman çevredeki buna alışık olmayan kimselerin "aaıııyyyy noldu koluna? sırtında bişey varrr" çeşitlemelerine "alerji o alerji" diyebilmektir, çok sinir bozan olursa mesela cüzzam falan olduğunu iddia edip can sıkmaktır. sevgilinizle romantik anlar yaşarken denk geldiği bölgelerin kaşınan kabarıklıklarla dolu olduğunu -karşılıklı olarak- gözardı etmektir, boş zamanlarınızda "cheja olm sırtında şifreli bir yazı çıktı ahahah" diye gülüp eğlenebilmektir. doktorun "kusura bakmayın, atipik alerjik reaksiyon bu, hiç geçmeyebilir, ahıay ne yapalım oluyor böyle" cümlesini kabullenmektir.
  
  - atipiğim ben. çok özelim.
• her banyoda birisi üzerinide airbrush ile kirmizi çalişmasi yapmiş gibi lekeler çikmasina siz alişsaniz da sizin banyodan cikinca orjinal rengine donen bir yaratik oldugunuzu düşünenler ne derece alişabilir orasi şaibeli. suya alerjik olmak ne demek, rutubet alerjisi ne demek, avrupa tipi ev tozu alerjisi ne demek, yuh.
• takmamayi ogrenmek. cantanda her dem bir alerji kremi / hapi bulundurmayi ogrenmek.