• dil doğruluk ve mantık adlı kitabı çağdaş bir "mantık" klasiği olarak yorumlanmıştır.kitap dilimize vehbi hacıkadrioğlu tarafından (metis yayınları) 1984 yılında çevrilmiştir.
  • 1910 - 1989 yılları arasında yaşamış, ingiliz felsefeci. dil doğruluk ve mantık(1939) ve bilginin sorunu(1956) kitaplarıyla ingilizce konuşulan ülkelerde mantıkçı pozitivizmin popülerleşmesine katkıda bulundu. ikinci dünya savaşında ingiliz ordusuna katıldı .viyana düşünüşünden etkilenerek oluşturduğu kendi felsefesini mantıkçı empirizm olarak adlandırdı. ayer'in nedensellik konusunda hume'dan ayrıldığı nokta, ayer yapay (doğal olmayan) bir fikrin haklılığının ya da haksızlığının ispatlanamayacağını düşünürdü.
  • "bir tümce, bir kimse için, ancak o tümce ile öne sürülen şeyi nasıl doğrulayabileceğini, yani belirli koşullar altında hangi gözlemlerin kendisini, önermeyi doğru olarak kabule ya da yanlış olarak reddetmeye götüreceğini biliyorsa bir anlam taşır" diyerek doğrulama ilkesini bir anlamlılık ölçütü olarak sunmuş düşünürdür.
  • kendi döneminde örneğin oxford'da epey bir etki bırakmış mantıkçı. vehbi hacıkadiroğlu'nun bryan magee'den aktardıkları şudur:

    "ben 2.dünya savaşı'ndan sonra oxford'da lisans öğrencisi iken, hiç felsefe dersi almayan pek çok insan bu öğretinin(ayer'ın öğretisi) etkisinde kalmış gibiydiler. bunlara herhangi bir konuda -felsefeyle hiç ilgisi olmayan- herhangi birşey söylemeye kalktığınızda 'bu önermei nasıl doğrulayabilirsiniz?' ya da 'bu soruya nasıl bir yanıt bekliyorsunuz?' gibi sorularla sizi sıkıştırırlardı".
  • kant'a meydan okuyan filozoftur:

    ayer'a göre sentetik apiriori yargılar mümkün değildir. yargılar ya sentetik aposteriori ya da analitik aprioridir. bu durumda matematiğin yargıları da analitik aprioridir (kant, sentetik apriori olduğunu iddia ediyordu).

    “her gözcünün bir göz doktoru olduğunu bilişimizin, ‘göz doktoru’ simgesinin ‘gözcü’ ile eşanlamlı oluşundan gelmesi gibi, ‘7+5=12’ önermesini hiçbir deneyin çürütemeyeceğini bilişimiz de, doğruca, ‘7+5’ simgesel anlatımının ‘12’ ile eşanlamlı oluşundan gelir. aynı açıklama bütün öteki önsel (apriori) doğrular için de geçerlidir.” (ayer, dil doğruluk mantık)

    ayer 7+5 anlatımının 12 ile eşanlamlı olduğunu söylemektedir. ona göre 91x79=7189 gibi yargılar bizim doğal kavrayışımızın dışındadır. yani aklımız sınırlı olduğundan, biz bu kavramları doğrudan anlayamayız bunun için hesap yaparız. bu nedenle matematiği yargıları analitik apriori olmalıdır görüşündedir.
  • kant yetmezmis gibi descartes'a da meydan okuyor.

    "eger herhangi bir kimse varsa, o zaman vardir ve eger bu kisi dusunuyorsa, o zaman dusunuyordur."

    adam troll.
  • (bkz: igteizm)
  • hakkında okudukça hayata dair yargılarımın başka bir yansımasını gördüğüm filozof.

    tanrının varlığını tartışmanın tamamen anlamsız olduğunu düşünen, onu da diğer tartışılması anlamsız meselelerle aynı şekilde sınıflandıran, igteist yakıştırılması yapılan ancak anlamsızlıktan yapılan çıkarımı sıfat olarak kabul etmeyeceğini düşündüğüm düşünür.

    en kısa sürede okuyacağım. sonrasında umarım buraya daha isabetli yorumlarla gelirim.
  • a.j.ayer'in ünlü "dil, doğruluk ve mantık" kitabından alıntılar:

    birisine, "bu parayı çalmakla yanlış davrandın" dediğimde, "bu parayı çaldın" demenin ötesinde bir şey söylemiş olmuyorum; yalnızca o kişiyi onaylamadığımı ifade ediyorum.

    yani, bir eylemin ahlaken doğru veya yanlış olduğunu söylerken, olgusal bir bildirim yapmakta değilim; yalnızca duygularımı ifade ediyorum.

    bu tür etik yargıların geçerli olup olmadığını belirleyecek bir ölçüt yoktur.

    ***

    eğer "tanrı" metafizik bir terimse, bir tanrının varlığı olası bile olamaz demektir. çünkü "tanrı vardır" ifadesi, ne doğru ne de yanlış olabilen metafiziksel bir sav olup anlamsızdır.

    eğer bu sav anlamsızsa, ateistin "tanrı yoktur" savı da anlamsızdır.

    ***

    tümevarım sorunu, geçmiş deneylerden türetilmiş önermelerin gelecekte de geçerli olacağını kanıtlama sorunudur. ... çokluk denir ki, biz tümevarımı doğanın düzenliliği yardımıyla kanıtlayabiliriz. fakat doğa düzenlidir demek, geçmiş deneyler gelecekte de bize yol gösterebilir demektir. (bu yaklaşım, tümevarımın geçerliliğini tümevarımla kanıtlamaya çalışmak olduğundan geçersizdir.)...

    böylece, tümevarım sorununu çözmenin olanaksız olduğu görülüyor.

    ***

    "bütün insanlar ölümlüdür" ifadesini ele alalım. bunun, zorunlu bir bağlantı örneği olduğu söylenir. eğer böyleyse, "insan" kavramı, "ölümlü olmak" kavramını içeriyor demektir. yani "bütün insanlar ölümlüdür" ifadesi bir totolojidir.

    dc2l
  • düşünceleri saçmadır.
hesabın var mı? giriş yap