• bu milletin evlatlari en guzel is toplantılarında tanınırlar herhalde; dusunun ki sabahın saat yedisi ve daha kargaların kahvaltı etmedigi bu vakitte x binasında alman dostlarimizla bir toplantı ayarlanmış durumda ve turk katılımcılar ancak ve ancak saat 07:20 gibi uykulu bir şekilde ve davul gibi şişmiş gözleri ile toplantı salonuna gelmeye başlıyorlar ve çay istermisiniz kahve ister misiniz sorularına da genelde “haaa höaaa” “hrffsss ehuehu” “hı ne ne ne” gibi cevaplar veriyorlar; buaraya kadar hersey normal, cok guzel

    ama o da ne toplantı salonunda farkediyoruz; ki salaman dostlarımız; grand tuvalet bir sekilde sımsıkı baglanmıs kravatları, etrafa keskin bakışlar atan buz mavisi gozleri ile coktaan hazır ve nazırlar ve birbirlerine: - jaaa jaaa ach so .. lustig, tarzinda konusmakta arti toplantıya geciken turk arkadaslara da saatlerine bakarak sitayişte bulumayı ihmal etmemekteler, işte alman başarısının sırrı; ikinci dunya savası sonrası yşanan unlu alman mucizesinin anahtarı budur; u insanustu “cyborg” olma –olabilme- yetenegidir, sanırsınız ki bu arkadaslar sabah beşte “on” dugmesişne basılarak açılıyor ve akşam saat yedi sekiz de “off” status a gecirilip sogutmaya alınıyor ertesi gun icin hazırlanıyorlar

    şu da ilginctir ki toplantı boyunca (turkler arasinda) sıkıntıdan mütemadiyen “osuranlar” ve “gegirenler” olmus ve bunun üzerine alman dostlarımız herkesin elini tek tek sıkarak osuranlara “aferin” gegirenlere ise tek tek “bravo” deme nezaketini de gostermisler, bizi utandirmamislardir - allah da onlari utandirmasin

    en guzelini banker bilo bogaz koprusunu gorunce demis:
    "ahanda munih ! de hadi gidelim. alaman bu acimaz adami it gibi ise kosar"

    http://www.youtube.com/watch?v=1kpl5qdvseq

    (bkz: almanlar osurana bravo gegirene aferin dermis)
    (bkz: arbeit macht frei)
  • (bkz: deli sikmesi)
  • bi de kargalar daha cay suyunu koymadan sen otobüs duraginda gözünü zor acarken bunlarin sanki saat ögleden sonra ücmüs gibisine uyanik halde köpek gezdirmeleri vardir ki icinde nefret uyandirir ama heralde vardir bi hikmeti
  • almanların spor aşkından kaynaklanan bir dumurdur tahminimce,çünkü muhteşem ırk genelde her akşam koşar,koşmasa yürür,yürümese karısıyla danseder,dansetmese bile parmağını oynatmak suretiyle ter akıtır...haftasonları ayrı bir komedyadır,kışları her haftasonu kayağa gidilir,sabahın köründen hava kararana kadar kayak kayılır,arada 10 dakikalık bir vakte arjantin bira ve büyük boy patates sığar(biz uludağda bütün gün kahve içeriz,piyasa yaparız tey tey),sonunda bütün günün yorgunluğu kayak pistlerinin kenarına kurulmuş barlarda gene dansederek şarkı söyleyerek atılır.yazın ise iğrenç soğuk sularda rafting diye debelenilir,zaten hayatı boyunca soğuk su yiyen bünye hiç bir zaman hastalık görmez,sabahın köründe robot gibi hazır olmaya adamı hazırlar.türkler olarak anlayamayız,bizim anormalliğimiz midir,bence değildir,almanlar gariptir,ama:
    (bkz: ben sağlıklı yaşam için spor yapmıyorum)
  • aksam saat 9 da yataga girdikleri icin son derece dogaldir.
  • kanımca asıl önemli olan şey bunnarın sabahın köründe zımba gibi olmaları değil, her daim kıpkırmızı bir surata sahip olmalarıdır. köpek gibi içiyor adamlar, tavuk gibi de erken yatıyor.
  • kontrollu bir deneyle ispatlanması gerekir kanımca.

    iki alman alınır.

    birini sarhoş edinceye kadar bira içirilip, 12 sularında karanlık bir mekanda sızmaya bırakılır.

    diğer alman ise 9 da pış pışlanıp yatırılır.

    sonuçta görülürkü sızan alman öğlene doğru kalkmakta, pış pışlanan ise erkenden zımba gibidir, kağıt delmeye başlamıştır.

    demekki; erken yatan erken kalkar.

    zira bir türk evladı olarak 06.30 sularında zımba olmasamda, uyanığımdr.
  • sebebi saat farkıdır..
  • plajda guzel yerde shezlong kapmak gayretiyle kahvaltidan once havlularla sipir sipir (terlik sesi) kosarsiniz, bir de ne goresiniz: almanlar sabah 5te kalkmis, su cimnastigini yapmis, butun shezlonglari sabah 6 gibi parsellemis.
    9'da kalkan bi turk genci olarak hicbir sansiniz yoktur.
hesabın var mı? giriş yap